bugün

(bkz: arada kalmak)
Şu anda 17-18 yaşlarında olan çocuklardır.

Edit: Tamam 23-24 yaşlarında olsun. Amma baskı yaptınız he *
hala cocuksu hareketleriniz varsa bilin ki bu zamanlarda cocukluk gecirmis birisisiniz... *
* Siyah - beyaz bilgisayarları
* 486 , pentium II , pentium III işlemcileri
* Işıklı spor aykkabılar hava atmanın önemli bir unsuruysa
* Bayramda harçlıklarla aldığınız ilk şey kinder süpriz yumurtasıysa(kağıdını tırnakla yırtmadan dümdüz yapmak da sabır ister doğrusu)
* Kasete kayıt yapılabilmesi için alt tarafında bulunan karelerin bantla kapatılması gerektiğini öğrenmenin önemini biliyorsanız.
* Bizimkiler dizisi ertesi gün okul olduğunu bi süreliğine unutturduysa.
* Apartmanin altindaki zil veya taksi diafonuna basmak müthiş heyecanlı bir yaramazlıksa

işte bunları hatırlayan bi zamanların çocuğudur.
Ayrıca Facebook'da grup için : http://www.facebook.com/group.php?gid=6323912253
(bkz: 70 lerin sonunda 80 lerin başında çocuk olmak)
(bkz: 90 ların sonunda 2000 lerin başında çocuk olmak)
http://www.facebook.com/v...315874&oid=6323912253

bu videoyu barındıran grup vasıtası ile arı maya müfettiş gecıt rosalinde parlement sinema gecesi ve en önemlisi maria mar ı izleyip keyif alabileceklerin ortak paydasıdır.
ideolojilerin ciddi değişim yaşadığı dönemde çocuk olmaktır. çocuk aklınla ne berlin duvarını anlarsın, ne de kuveyt'i...
(bkz: amerika nın yükselmesi)
dışarda top-saklambaç-kör ebe vs. oynamak döneminin son demlerine denk gelmiş olmaktır.

teknolojik oyunları ilk oynamış çocuklardır bunlar;
(bkz: nintendo) (bkz: gameboy) (bkz: tamagotchi)
ileride 80sonrası apolitik gençlikten bahsedilirken senin de içine katılacağın,o zamanlarda çocuk aklınla en olmaz şeyleri en farklı yönleriyle gördüğün zamanlardır.
hem sokakta hem bilgisayarda oyun oynayabilmiş ilk ve son nesil olmaktır.
80 lerin sonunda 90 ların başında yani 85 lerin ortasın da çocuk olmakta pek bi zordu.
metin-ali-feyyaz beşiktaş'ta, rıdvan-oğuz-aykut fener'de; tanju-uğur-prekazi galatasaray'da harikalar yaratırken seyrettiysen , onurlu yenilgilerle sevindiysen ve ismi geçen futbolcuların kartlarını bumak için yüzlerce sakız çiğnediysen sen bu kuşağın uslanmaz erkek çocuklarından birisin demektir. hayrettin,recep,müjdat birer faciaydı onları da bir başka entry'de konu ederiz.
depresyona meyilli birer bünye olarak yola devam etmek.
susam sokağı'nı izlemeyi beklemek.
ilk özel kanalın star tv'nin interstar olduğunu hatırlamak,
voltran efsanesini yaşamak,
yalan rüzgarını, hayat ağacını zoraki izlemek,
cebindeki bütün parayı atari salonlarına yatırmak,
PW proğramını öğrenip yazı yazarak diğer çocuklara hava atmak,
windows 3.1'e hayran hayran bakmak,
SEGA'sı olan arkadaşlarından nefret etmek,
RC diye bir kola markasını hatırlamak,
RAMBO'yu ilk siyah beyaz tv de izlemek,

sonra devamı gelecek...
Şimdi zamanın çocukları, maddi imkanlar bakımından çok daha rahat olsalarda, 80'li yılların çocukları çok daha şanslı idi. Çocukluklarını doya doya yaşadı. O zamanlar, önemli olan insan ilişkileri ve arkadaşlıklardı. Şimdilerde her şey maddiyata dayandı maalesef..
ilk renkli tv yi , saat 20 de acılan tv 1 i ,adile teyzeyi, he- man i, she- ra yı, tusubasa yı nankatsu yu , cuneyt arkın filmlerini , tahtadan tapılma sapanı, tel arabayı, sokakta oynanan belkide son yakartop, istop, dokuz tas, bestas, korebe oyunlarını, turgut özal ı ve kalemini, siyah okul onluklerini , doğu batı almanyayı, berlin duvarının yıkılısını, yugoslavyayı, tanju yu, metin ali feyyazı, rıdvanın neden seytan oldugunu, SSCB nin var oldugunu ve tum rusların casus ve kotu oldugu zamanları hatırlamak galiba
o zamanlar bilgisayar neyin hak getire.. internet desen adı bile yok. gazoz kapağına misket oynardık lan sokakta. ya da sakızdalrdan çıkan kartlarla duvardan atış yapıp üstüste binince kazanmaca. oyunun adına bak yalnız ! hatırlayamadım. attım.. her neyse. video denen bir alet vardı mesela. buna sahip olanların misafiri eksik olmazdı.
tamam belki yokluk günleriydi, mahrumduk bir çok şeyden ama, saftı her şey be kardeşim. insanlarda art niyet yoktu şimdiki kadar. sokakta yürünüyordu en azından geceleri. hatta mahallenin çocukları gece 12 de eve girerdi. şimdi baban bile gece sokağa çıkmaz hırsız uğursuzla denkleşmeyeyim diye !
misafirlik denen bir kavram vardı mesela. ben bir karış çocuktum ama mahallenin bütün sakinlerini bilirdim don renklerine kadar.. yok abarttım.. o kadar değildi.. ama tanırdım mesela hepsini.. şimdi kazık kadar adam oldum ama yanıbaşımdaki evde kim oturuyor onu dahi bilmem. bana kalsa hep bu zamanda yaşamak isterdim. hep o samimiyetle..
facebook ta super wall bölümünde sıkça rastladığım yazı.
nazan öncel'e aa cık cık diyen anneannenin kucağında oturup nazan görülen kanallarda zap yapılmasını izlemektir..
alf, arı maya, 9 aylık, 11 aylık, alman, tsubasa, a takımı, karaşimşek, tetris, süper mario, heman, trt evet-hayır yarışması, oy tombulum tombulum yoldan geldim yorgunum, al fadimem, susam sokağı, edi-büdü, saklambaç, körebe, kayış saklama, atari salonları, mustafa atari salonu oyunu, captan comando ve ve ve ...
star'da her akşam üstü çizgi filmlerden önce yayınlanan yabancı klipleri izlemek.***
dönemin favori çizgi film kahramanlarının tasolar*** üzerinde resimlerinin yer alması ve o yaşta, o tasolarla kumara özendiren oyunlar oynamak. normal, süper ve bir de mega taso olayı vardı... bir zaman sonra bunların taş devri'lisi ve dönenleri çıkmıştı. ne günlerdi bee...*
doğudaysanız, silah seslerinin duyulmadığı bir geceye duyulan özlemdir. en kötüsü de silah seslerinin doğallaşmasıdır.
"ben 6 yaşımdan beri 80 lerin sonunda 90 larin basinda cocuğum ulan" dedirten kalıp.
çok güzel bir şey valla herkese denemesi için tavsiye ederim.