ilk yarı itibariyle fenerbahçe'nin lige göre daha derli toplu oynadığı karşılaşma. son maçlarını izlememiştim ama bugün iyi gördüm fenerbahçe'yi. raul orta sahaya baya bir direnç katıyor.
fenerbahçe'nin çok değişik oynadığı maç. taktik desen pek yok gibi ama hırs var. herkes birşeyler yapmaya çalışıyor , koşmuyor dediğiniz alex bile orta sahada 2 top çaldı rakipten.
hem bu maçta kimin nasıl oynadığının ne önemi var ? dün galatasaray çok iyi oynadı diye puan vermediler , varsın kötü oynayalım ama bu maçı kazanalım.
Dün oynanan manchester maçından dolayı fenerli arkadaşlara oldukça öfkeliydim. o sebeple bugün marsilya karşısında fenerbahçe'yi desteklemiyordum. caner gol atınca sevinmedim, çünkü caner attı. neyse efendim ilerleyen dakikalarda fener ileriye çıktıkça 'yürü ulan.. koş ulan.. vur ulan' gibi sözler söylemeye başladım. kendime gelmeliydim, fener'i tutacak degildim ya!
ta ki büyük kaptan kafayı çakana kadar. 'gol ulan, goool.. amına koyim goool' diye çıglıklarıma engel olamadım. kendimi kandırmama gerek yok, burası avrupa arenası, o formada fb amblemi oldugu kadar, ay yıldız da var. gereksiz rekabete, kıskançlıklara yer yok burada. hadi ulan ezeli rakip fener! kupaya kadar yolunuz var...
not: bu entryi yazarken alex çıktı. seni seviyoruz koca yürekli adam.