Bayrağımız geçerken ayağa kalkma zahmetinde bile bulunmayan sığırlar için miydi bütün bu çileler dökülen bu kanlar diyerek içimi sızlatan gün olmuştur. Her şeye rağmen rahat uyu Atam.
etek boyu dikkatimi çekti kızlar eteklerini toplamaya çalışıyo .Etek neden uzun değil sorun olan Esas sorun namusun veya ahlakın etek boyu ile ölçüldüğünü sanan insafsızlarda.Ahlak kafanın içindedir.Kafanın içinde beyin olmayınca tınnn diye çıkan o ses ne yazıkki uzun eteklerle sıvanmıyor.
atatürk'ün 19 mayıs 1919'da samsun'a ayak basmasıyla birlikte, türk tarihinde ilk defa kişisel egemenlikten, milli egemenliğe geçiş süreci başlamıştır.
atatürk, samsun'a ayak bastığı andan itibaren, hem içe, hem de dışa dönük olarak, dini ve batılı fikirleri yanına almış ve bunların senteziyle anadolu'da tek idare, tek devlet, tek egemenlik, tek kumandan, tek meclis ve tek millet fikirlerinden hareket ederek, her alanda gerçek milli egemenlik ilkesini uygulamaya çalışmıştır.
- yav bırak mustafa abi yaa, sen mi kurtarıcan memleketi allah aşkına!
- ama işgal zırhlıları...
- boşver şimdi sen işgal zırhlılarını filan... gün gelir, memleketin malını mülkünü tapusuyla ingilize satar bunlar.
- yok canım!
- yeminle söylüyorum, ingiliz vatandaşı bakan bile getirip koyarlarsa şaşma.
- ama ahval ve şerait...
- güzel abim yaranamazsın... bak şimdi binicez bu dandik gemiye, taaa samsuna gidicez, savaş, boğuş, kendimizi paralayacağız, diyelim becerdik, devrim mevrim, anlata anlata dilinde tüy bitecek, sonra sen kahırdan ölücen, önce biraz ağlıycaklar, sonra gene "son osmanlı padişahı" diye pankart açacaklar, mezarında dönücen.
- saltanat kalsın diyosun yani...
- alışmadık kıçta don durmaz abi, egemenlik megemenlik vereceğine, iki çuval kömür ver, daha iyi... aha buraya yazıyorum, açlıktan nefesleri kokarken padişahlarına saltanat uçakları alırlar, bu gemiyi de jilet yaparlar, söylemedi deme.
- efkárlandım be...
- yakma o cigarayı gözünü seveyim, yarın öbür gün belgesel yaparlar, keş gibi gösterirler seni haberin olsun.
- hal çaresi nedir peki?
- al padişahın kızını, yırtalım.
- millet ne olacak?
- onlar da ulemaya sorsun artık ne olacaklarını, bize ne, kendi düşen ağlamaz.
- laik olmasınlar mı, birey olmasınlar mı, kendi lisanları olmasın mı, şıhlara şeyhlere mi bırakalım kaderlerini?
- bak ne güzel söylüyorsun, kader der geçerler, takalım takkemizi bakalım dalgamıza, iş çıkarma başımıza...
- iyi de, yazık olmaz mı?
- asıl bu yaptığını yaparsan yazık olur... bazıları sana inanacak, etkilenecek, senin fikirlerini yaşatmaya kalkacak, hayatları kayacak, evleri basılacak, içeri tıkılacaklar, kimine saçını örtmediği için fahişe diyecekler, kimine milletin malını arapa satmayın dediği için komünist diyecekler, kimine ne mutlu türküm diyene dediği için faşist diyecekler, darbeci diyecekler... yorma ahaliyi, kula kulluk edelim, rahat edelim.
19 Mayıs 1919 da, Mustafa Kemal Atatürk, Bandırma Vapuru ile Samsun a çıkmış ve bugün Kurtuluş Savaşı nın başladığı gün kabul edilmiştir.
Ama...
Bu kadar önemli bir gün, 1938 yılına kadar kimsenin umuru olmamıştır...
Ve ilk kez, 20 Haziran 1938 tarihli kanunla bayramlaşmıştır...
Kurtuluş Savaşı nın başladığı günü, ilk Meclis in açılışından 18, Cumhuriyet in ilanından da 15 yıl sonra kutlamaya başlamışız...
Ve bu çelişkinin üzerini örtmek için de, 19 Mayıs Atatürk ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı nın kaç yıldır kutlandığı bilgisini toplumun gözünden çekip alıvermişiz...
Türkiye nin en büyük sorunu maalesef saydamlık...
***
19 Mayıs gibi Vahdettin konusu da sisli, puslu...
Osmanlı Devleti nin 36 ncı ve son padişahı ve 115. islam halifesi, resmi tarih tarafından Cumhuriyet Dönemi boyunca hain ilan edilegelmiştir...
Hâlbuki geçenlerde de söz ettiğim gibi, doksan yıldır ingiltere Devlet Arşivi nde bulunan ve de istanbul da bulunan ingiliz Yüksek Komiseri Sir Horace Rumbold un kaleme aldığı raporda, Padişah Vahdettin in Millî Mücadele ye açıkça destek verdiği anlatılıyor; istanbul daki nazırlardan birinin bu süreçte Millî Mücadele güçlerine silah ve cephane tedarikinde bulunduğu belirtiliyor, Anadolu ya asker, savaş malzemesi göndermek için istanbul da örgütlerin kurulduğuna da dikkat çekilip, resmî tarihi sarsıcı şu tespitlere yer veriliyordu:
istanbul hükümeti, Yunanlılarla mücadelede Ankara dan yana tavır koymuştur... Sadrazam ve Hariciye Nazırı, Ankara hükümeti ile doğrudan ilişkilerinin olmadığını söylese de buna inanmak güçtür... istanbul hükümeti nazırları Ankara dan bağımsız görünmekle beraber Ankara nın görüşlerini göz önünde tutuyorlar...
***
Mamafih, ingiltere Devlet Arşivi nin kamuya açılması öncesinde, Cemal Kutay, Nuriye Akman ın siz bugün Vahdettin i vatan haini kategorisine sokmuyorsunuz tespitine şöyle cevap vermişti: Elbette hain değildi.
Ve şöyle devam etmişti:
Kafanız hiç karışmasın devrimlerin kaderi budur. Evet, Atatürk, Vahdettin e vatan haini dedi ama bence hata etti. Ama o günkü şartlara göre onu demesi aşağı yukarı bir çaresiz savunmaydı. Atatürk, Cevat Üstün isimli bir büyükelçinin ikinci Viyana Muhasarası kitabının yeniden tetkikini Türk Tarih Kurumu ilk başkanı Tevfik Bıyıklıoğlu ndan istemiş. Çünkü Üstünün gördükleri ile herkesin zannettikleri arasında bir aykırılık bulmuş. Bu vesileyle ben de Milli Mücadele de sarayın hareketini o günün şartlarına göre değerlendirdim ama şimdi elbette başka düşünüyorum demiş.
***
Son Padişah Vahdettin in Atatürk ü Samsun a göndermeden kendisine ne kadar para verdiği de, gene bu röportajda gündeme geliyor...
Kutay ın cevabı şu:
25 bin altın. O zaman bu parayla istanbul un onda biri satın alınırdı. Ben bunu Demokrat Parti milletvekili olan hukukçu Celal Fuat Türkgeldi nin babası Mabeyn Başkatibi olan Ali Fuat Türkgeldi den dinledim.
***
19 Mayıs ın ayrılmaz parçası Vahdettin dir...
Nasıl öldüğünü de gene Cemal Kutay şöyle anlatır:
Dünyanın en namuslu adamlarından biriydi. Ölürken yastığının altından parasızlıktan alamadığı ilaçlarının reçeteleri çıktı. Bunu Tarık Mümtaz Göztepe anlatıyor. Ve cenazesini rehin ettiler San Remo da. Akrabaları, arkadaşları cenazeyi kaçırdılar da gömüldü. Bunlar hakkında hüküm verebilmek için önce bilgili olmak lazım. Bakın Hazine-i Hassa Reisi Refik Bey i çağırıp sayım yaptırdı gitmeden evvel. Nuriye Hanım, oradan kaşıkçı elmasını alıp gidebilirdi. Hakkıydı, ailesinin çünkü. Kesinlikle bunlar namusu müeccem.
Resmi tarihin vatan haini ilan ettiği son padişahın manevi ölümü 19 Mayıs sayılabilir ama fiili ölümü de gene bir Mayıs ayı içinde olmuştur: 15 Mayıs 1926 da...
Tüm Gençliğe armağan edilen; Tarihimize 92 yıl önce Yazılan Türk Kahramanlık Destanı'nın Önemli olaylarından "19 mayıs ATATÜRK'ü ANMA, GENÇLiK ve SPOR BAYRAMI"mız Kutlu Olsun.
aynı zamanda mustafa kemal atatürk'ün kendi deyimiyle doğum tarihidir, 19 mayıs.
--spoiler--
Gençler, Cesaretimizi güçlendiren ve sürdüren sizlersiniz. Siz, almakta olduğunuz terbiye ve kültür ile, insanlık değerinin, vatan sevgisinin en değerli örneği olacaksınız. Ey yükselen yeni nesil, gelecek sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk; onu yükseltecek ve sürdürecek sizsiniz... benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır."
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
--spoiler--
atatürk'ü anma, gençlik ve spor bayramımız kutlu olsun.
--spoiler--
Herşey Unutulur . Fakat biz her şeyi gençliğe bırakacağız.
O Gençlik ki hiçbir şeyi unutmayacaktır;geleceğin ışık saçan çiçekleri onlardır
................B Ü T Ü N . Ü M i D i M . G E N Ç L i K T E D i R ................
19 mayıs 1919'da samsun'da başlayan kurutuluş mücdelemiz, kısa sürede tüm yurdu sardı ! toplarıyla, tüfekleriyle kanla kazanılmış vatan toprağına göz dikenler tarihin görüp görebileceği en ağır yenilgiyi aldı. büyük komutan mustafa kemal atatürk'ü ve onunla birlikte olan ecdadımızı saygıyla anıyoruz. spor bayramınız kutlu olsun.
ayrıca ısrarla eğitim-kültür-spor reformu diyorum !
Mustafa Kemal Atatürk'ün,"Türk Milleti için bağımlı yaşamaktansa ölmek daha iyidir" diyerek Samsun'a çıkması, bağımsızlık ve özgürlük mücadelemizin de başlangıcı olmuştur.Oradan dalga dalga tüm yurda yayılmıştır.Bugünkü varlığımızı ve özgürlüğümüzü o günlere borçluyuz.
Atatürk'ün şu sözleri hepimiz için bir rehber olmalıdır:''Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız, bu kâfidir.''
türkiye nin doğum günüdür. kutlanmalı, kutlanırken de cumhuriyetimizin kurucusu büyük önder ile vatanları uğruna canlarını vermekten çekinmeyen aziz şehitlerimiz ve gazilerimiz bir kez daha hatırlanmalıdır. ruhları şad olsun.
halen kuzey kore deki gibi stadyumlara gençleri toplayıp senkronize şekilde haraketler yaptırarak kutlanılan bayram.
eminim haftalar öncesinden güneş altında perişan olarak ezberledikleri haraketleri bugün yine güneş altında icra etmekten bütün gençlerimiz zevk duyuyordur. bayram dediğin böyle olmalı zaten.
türk halkına yapulan büyük bir hakaretdir! bir halkın kurtuluşu için yanan ışık, sömürüye isyan ettiği gün, nasıl sporla alakalandırılır? bugün, sporla ilgisi olmayan birgündür.