bugün

meriç

eidrne'nin meriç nehri kıyısında, yunanistana sınır olan ilçesidir. meriç nehrinin tam karşı kıyısında yunanistan'ın sofulu ilçesi bulunmaktadır.
hafta sonu pazar günleri, kiliselerinin çan sesleri bizim taraftan duyulmaktadır. çocukken nehrin öteki kıyısındaki yunanlı çocuklara kuş lastiğiyle taş atmışlığımız bile vardır.

kışın coşan meriç nehri, yazın neredeyse yürünerek karşıya geçilebilecek kadar kurumaktadır. eskiden burada kaçakçılık çok yapılırdı. şimdi ise hiç hareket yok diyorlar.

her sene hıdırellez zamanı dallık adında bir şenlik yaparlar, kırlarda eğlenirler. bu şenliğin hiçbir özelliği yoktur ama yine de her sene iple çekilir.

düğünlerinde köfte ile rakı içilir, düğün başlamadan önce rakılar traktör römorkuyla gelir, o kadar çok rakı içilir ancak, bir tane bile kavga çıkmaz, herkes efendidir.

hatta bir düğünde, damadın kafasından aşağıya bir 70'lik rakının döküldüğüne şahit olmuştum, yazık lan o geline gerdek gecesinde, damat da çok kızmıştı zaten.

güzeldir, şirindir, özgündür, kendi halindedir, azcık da sıkıcıdır meriç. ayrıca toprağı da çok verimlidir.