Federasyon sistemi ile yönetilen ülkeleri düşünün. Mesela ABD, mesela rusya... Gerek Rusya içinde gerek ABD içinde yer alan devletler ve o devletlere ait vatandaşlar o ülkenin bayrağına ve devletine bağlılık ve saygı gösteriyorlar mı? Siz hiç New York'lu birinin ABD bayrağını yaktığını duydunuz mu? Bunu yapabilir mi? Güneydoğu'da türk bayrakları yakılırken, türkiye cumhuriyeti kimliğinden nefret ettiklerini her fırsatta beyan ederken hangi özerklikten bahsedilebilir. Bütün bu talepler ülkenin bölünmesi için atılan adımlardır. Amaç ise bağımsız bir devlet kurmaktır.
Bugün bu iddiaların ortaya atılmasının kronolojik sürecini düşünün... 8 yıl önce güneydoğu halkı böyle miydi? özerklik ya da federasyon konuları konuşuluyor muydu? Ama bunlar bazı aydın geçinen ülke düşmanı yazarlar tarafından ısıtıla ısıtıla önümüze sürüldükçe "Acaba olsa mı" diye düşünmeye başladık... Hergün medya organlarında yöre halkını zehirleyen, devlete düşman eden ve hemen hemen herkesçe bilinen bu yazar-aydın kısmı bazılarının da desteği ile insanlar gırtlak gırtlağa geldikleri gün kıçlarına kına yakarlar artık.
Ülkemizde özellikle kürt kökenli vatandaşlarımızı etkileyen anadille konuşmayı yasaklamak gibi hiçbir şekilde savunulmayacak bazı kararlar alınmıştır. Bunun arkasında duran ve devamını isteyen olmamalı. Ama bu ülkede cumhurbaşkanı, başbakan ve genelkurmay başkanı kürt kökenli vatandaşlarımızın içinden çıkıyorsa, istanbul dünyada en çok kürt nüfusun olduğu şehir ise, Meclisin neredeyse 3'te biri kürt kökenli milletvekillerinden oluşuyorsa, ülke genelinde güneydoğu'dan daha az kalkınmış iller ve ilçeler varsa, zengin işadamlarının büyük bir çoğunluğu o bölgeden çıkıyorsa kürtlere ikinci sınıf insan muamelesi yapıldığı da, azınlık oldukları da söylenemez.
bu konunun başlangıcı için Sevr anlaşmasını araştırın. iyice araştırın. Bu ülkenin geleceği sizler emanet edildiği için araştırın. Çıkan benzerlikler ve tıpatıplar karşısında herşeyi daha net anlayacaksınız.