bugün

diyalektik

bu başlığa tekrar entry giriyorum çünkü felsefeyle uğraşanlar salaktır!

şu sözlerimi iyi dinleyesiniz iyi belleyesiniz. hepinizin gözleri ışıl ışıl. parlak zekalı gençlersiniz hepiniz über über bakıyorsunuz ve doğduğunuz andan beridir büyük yalana inandırıldınız. zıtlıklardan birşeylerin doğacağına... ama size temin ederim neden ve sonuçlar size anlatıldığı anlamda hiçbir zaman var olmadı. esasen öyle şeyler söz konusu bile değildi.

misal elmayı yere bıraktığımda elma yere düşer diye düşünürüz. yani bırakmak neden, yer sonuç şeklinde kurgularız. bize hep öyle öğretildi sokrat'tan beri ama ya bırakmamın nedeni yerse ve yer olduğu için elmayı bıraktıysam. bunu insan hareketlerine uyarlayalım birşey yapmaya başlıyorum. ne yapmaya başladığımı düşünürken bi' bakmışım zaten o işi yapmışım. evren hayat ve herşeyin o kadar çok değişkeni var ki tek bir değişken açısından bakıp da "bu işi işte şu nedenden dolayı yaptın ahmap ama yemezler" demek ahmaklık olur. kıssadan hisseye sen benim dikkat çekmek için entry yazmak istediğimi düşündün [sana göre neden] ve bana mesaj yolladın [sana göre sonuç] ama belki de senin dikkatin çekilecek yer aranıyordu ve sonucunda benim entryim dikkatini çekti. özetle herhangi bir şeye ait sonsuz değişken vardır ve o değişkenlerin bahsi geçen şeye etkisi aslında yoktur, olsa bile bilinemez bilinse bile, bir başkasına aktarılamaz.

(bkz: felsefeyle uğraşanlar salaktır)

çok sonra gelen edit: varlığın tam anlamıyla bir absürd olduğu gerçeği sizi "hayatın anlamsız olduğu" sonucuna ulaştırabilir. PANiK YAPMAYIN. intihar etseniz dahi absürdü ortadan kaldıramazsınız. sadece onunla bağınızı koparırsınız.