Koala iddialarını tek tek ele alıyorum. Kesinlikle rencide etme niyetim yok.
Birincisi, yazdığın ayet hadisleri dışlamıyor. Yani sana delil çıkmaz ondan. Tefsirini geçtim literal olarak bile hadis dışlayıcı bir vurgu yok.
Sen Allah’ı direkt dinlemiyorsun, Allah’ın kelamına kendi uyguladığın akli sürecin sonucunu dinliyorsun.
Din ne bizim ne de bir başkasının tekelinde. Sünnilerden daha iyi koruyan bir ekol varsa bu dinin temellerini ve otantikliğini gösterin ona uyalım?
1.5 milyon adet hadis diye bir şey yok. Bununla ilgili bir yazı bırakıyorum. Lütfen sonuna kadar sakince oku. https://justpaste.it/hx6ki
Hadis kabulü=dinden soğutmak, islam’ı veya cenneti zorlaştırmak. Alakası yok? Bu kendi kurduğun garip bir mantık. Aksine sahih hadis okuyup kabul edip tatbik etmeyen islam’ın tadını alamaz, cennete giden kestirme yolları da tanıyamaz. Bedelsiz veya çok kolay da değil her şey zaten. Mesela sadece kur’an’ı ele alsak, enfal ve Tevbe surelerinde geçen hükümleri uygulamak dünyadaki insanların geneline kolay mı gelir yoksa zor mu?
Kur’an nasıl korundu? Sana aynı zamanda hadisleri aktaran ilk Ravi nesli olan sahabenin çabasıyla. Tutarlı olmak için bu nesle güveniyorsan ya iki kaynağı da alırsın ya da ikisini de reddedersin. ileten aynı kişiler? ikincisi Kur’an’ın manaen korunması için Rasulullah’ın ayetlerle ilgili sözleri ve pratiklerinin korunması yani sünnetinin kaydedilmesi lazım gelir. Niye? Çünkü akıl korunmadı. Bu noktayı anlaman önemli.
Kimsenin uydurma hadisleri din açısından kale aldığı yok. Ama sen sahih hadislere de uydurma dersen orda bi dur haddini aştın derim. Kimse Rasulullah’ı 7/24 sadece ayet sayıklayan bir papağan/postacı yerine koyamaz ve kur’an ile aramdan çekilsin diyemez. 14. Yy önce bu din Muhammed bin Abdullah (aleyhisselam)’ın dudakları arasından çıktı. Kafamıza düşen bir Mushaftan değil. Bunu unutmayın.