sembolik dil sadece toplumun avam kesimine (eğitim, kültür vb açısından toplumun tabanına) karşı kullanılmaz.
sembolik dil toplumun elit kesimine (krallardan, bilim adamlarına, asillerden burjuvaya -ikisi aynı anlam-manada kullanılmaz- idarecilerden din baronlarına, yargı erkinden sanata siyasete idareye yön veren tüm üst kademeye karşı da sembolik dil kullanılır.
örn: dadaist akımı ele alabiliriz. sanatı tarif eden, yön veren, denetleyen erklere karşı bir anarşist tavır içinde olan marcel duchamp new york'ta sergiye bir pisuar yollamıştı. sanat eserlerinin sergilenmesinde görev alan seçici kurul bu pisuarın sanat galerisinde değil de tuvalette olması gerek diyerek bu pisuarın sanat değeri taşımadığına seçici kurul karar vermişti.
m. duchamp aslında sergiye yollamak için gidip ikinci el nalbur malzemesi satan bir dükkandan tuvaletten sökülmüş olan pisuarı alarak sergiye yollaması; tabiri caiz ise "sıçarım sizin sanat algınıza" demiş olsa da sanata yapılan tanım ve sınıflandırma, sanatçıya yapılan "bu böyle olursa sanat eseri, yoksa bu sanat eseri olmaz" sınırlandırmaya karşı bir ret tutum içinde olmasıydı.
sanatçı eserleri ile değil de düşünceleri ile değerlendirilmeli anlayışı olsa da asıl temel sanatı bir norm olarak kalıba sokarak bu sanat eseri bu değil diye sanatçının eserlerine yapılan tanımlamalara karşı çıkış burada etken.
çağlar boyunca sanata hep kilise ve kral yön vermiş, sanatçılar hep belli bir grup-zümre içinde tutulmuş ve üretkenlikleri denetlenmiş olması yanında toplumu idare eden kesimin sanatı toplumu uyutan afyon gibi kullanılmasına tepkidir.
dün kilise ve kralın biçimlendirdiği sanat için yine kilise ve kral kontrolünde olan sanat kurulları, akademiler sanatçıları biçimlendirdi.
bugün sanata yön vermeye onu biçimlendirmeye çıkarına göre tanımlamaya şekillendirmeye çalışan kral yerine rejimler, kilise yerine ideolojiler var.
dün tanrı sanatın vazgeçilmez temasıydı, bugün kadın (sex) sanatın vazgeçilmez teması oldu.
dün sanatı ülke kral kilise himaye ediyor çıkarına lüksüne ihtişamına kullanıyordu.
bugün holdingler, reklam şirketleri, moda, basın yayın çıkarına lüksüne ihtişamına göre sanatı-sanatçıyı kullanıyor, biçimlendiriyor, şekillendirip kullanıyor.
dün sanat ve sanatçılar şeytana benzetiliyor, ülkeye krala karşı küfür diye ya yakılıyor ya yok ediliyordu.
bugün milli menfaatler, rejim, sistem, ideoloji diye sanat ve sanatçılar ya yakılıyor ya yok ediliyor.
bunun için sanat ve sanatçılarda sembolik dil günümüzde daha çok kullanılıyor. 21. yy cehaletin yüzyılı olacak ve sansür öteleştirme yasaklamaya karşı sembolik dil engelleri aşmak için biraz da güce karşı onu muallakta bırakmak için kullanılıyor.