eğer tanrı büyük felaketleri durdursaydı insanlar da dahil bugün yaşayan canlı türü olmazdı. senin için felaket olanlar doğa yaşam için arınma, adeta detoks etkisi yapıyor. yanardağın çıkardığı lav ve tozlar toprağı yakıp kavuruyor bitki örtüsünü ormanı yok ediyor, havayı kirletiyor (bizim için) ama en verimli topraklar tarım arazileri de bu felaket dediğiniz bölgelerdir. en yoğun depremler volkanlar kıta hareketleri olan yerler yeraltı ve yer üstü zenginlikler canlı yaşam arasında 1. sıradadır.
bırakın insanın önleyemeyeceği deprem, sel, heyelan, yanardağ patlaması, kasırga vb doğal olayları; insanın neden olduğu senin için çevre felaketi ve doğanın dengesini bozma vb olan durumlar (çernobil felaketi sonrası insandan arındırılan bölgelerde yeni yaşamın var olması) bile doğa için yenilenmedir. en bereketli topraklar sel baskını olan bölgelerdir. örn: 1. ve 2. dünya savaşları bile şu an geçerli olan dünya düzenini sağlamış uluslar arası anlaşmalar, haklar hukuklar vb toplum refahını ilimi teknolojiyi üretimi belirlemiştir.
biraz saksıyı çalıştırsanız anlarsınız zeus babanın neden işe karışmadığını. sen embesillik eder tarım yapacağın alana ev yaparsan, bu eve tapu verecek adama oy atarsan evin sana mezar olur. konu zeus'u değil bir nörolog uzmanını ilgilendiyor. zeus her şeye burnunu sokmaz, koskoca zeus'un işi gücü yok benim gibi aptalla mı uğraşacak?
biraz saksıyı çalıştırın, sen yolda gördüğün her şarhoşu dur düşme diye alıp evine mi götürüyorsun? ya da sıçıp bokuyla oynayannı görünce bokunda boğul mu diyorsun, yapma canım bu kaka pis diye elini mi siliyorsun?
empati yapın, aptallara ve cahillere kimse yardım etmez.
aptallık ce cahillik bir tercihtir ve aptallar ile cahiller en çok zararı kendisine değil; bu aptal ve cahilleri önemsemeyen aptallık cahilliği bir hak olarak görenlere zarar verir.
