insan isteyip erişemediği, bir engelle karşılaştığı bir şeyi daha bir arzuyla ister.
Bir elbiseyi mesela, biraz olsun beğendiğinde kendine uygun bedenin kalmadığını farkedince daha çok ister onu. Tam ona göre bir kıyafet olduğunu düşünür.
Bir teori ya da siyasi bir davaya karşı direnç gördüğünde ona daha sıkı sıkıya bağlanır. Davası uğruna birçok şey göze alır oysa böyle bir baskıya maruz kalmasa onun için sıradan bir düşünceden farksız olacaktır.
Aynı konu bir insanı severken de geçerlidir, sevdiğimiz insan bizden uzağa kaç adım attıysa o kadar düğüm atmıştır aramızdaki bağa.
Kolay elde edilmişlik arzumuzu ve çabamızı azaltıyor.