markete gidip aldığı ayçiçek yağının %75 oranına varan ithal oranına bakmadan saçmalayan cahiller ordusu. sen önce karnını doyurmak için üretim yap.
teknoloji konusuna girmiyorum.
neyse, gireyim...
dünya öyle bir yere doğru gidiyor ki...
olur ya, motosiklet üzerinde gidiyorsunuz ve uykunuz geldi. görme kaybı yaşadınız, sağlık sorunu ortaya çıktı ya da sarhoş oldunuz motora binip eve gideceksiniz ama motosikleti kullanma becerinizi kaybettiniz.
ellerinizi motor direksiyonundan çekin ve motora "beni eve götür" deyin, veya "hastaneye götür" deyin.
motosiklet yere devrilmeden sizi eve hastaneye götürür.
tanımlanmış adrese sizi bırakır ve park eder, kendini kapatır.
olur ya eve geldiniz ama garaj park yeri dolu.
motoru dışarı park ettiniz. otopark-garaj müsait olunca sesli komut ile motor üzerine binmeden onu düzeltmeden motor kendisini park eder.
bu prototipler 3-4 sene önceydi.
şimdi ne halde bilmiyoruz, daha da geliştirildiği açık ve seri üretime geçmeden ipucu vermiyorlar.
mekanik ve dinamik olarak bu teknolojinin altyapısı tamamlandı. şu an enerji (elektrik ve hidrojen) ve yazılım üzerinde geliştirme çalışmaları sürüyor.
bu yeni nesil ve insanı korkutan gelişmelere bakıp (silah olarak kullanılması, örn: bir suikast aracı olarak canlı bombada insan yerine bu araçların-teknolojinin kullanılması ki, saygın güvenlik şirketleri think tank kuruluşlarının raporlarında bu tür teknoloji için yeni nesil savaş araçları tanımlaması var) the terminator artık bir film senaryosu değil diyerek "hollywood hayal eder, insan aklı yapar" söylemi gerçek oldu.
kalifiye olmayan çalışan çalışacak ve iş arayan bir iş gücü atıl halde milyonlarca genç nüfusun varken sen bakkala gidip ekmek alamazsın (buğdayın ithal olduğu, yok yani üretecek toprağın olmasa anlarım) gidip rusya'yı mı alacaksın?
türkiye'yi 1974 de ki türkiye mi sanıyorsun?