bugün

mgtow

öncelikle şunu bilmek gerekiyor. insan nedir? insan diğer canlılara göre bilgiyi en iyi kullanan canlıdır. insanlık bilgiyi kullanma sanatıdır. bu yüzden her doğan "insan" insan değildir. insan olabilmek için sadece "homo sapiens sapiens" genlerine sahip olmak yetmez. bu sadece ön koşuldur. doğduğun kültür, coğrafya, aile durumu vb. bir çok değişken ancak sen şanslıysan seni insan yapabilir.

günümüzde tahminimce homo sapiens sapienslerin sadece %10 u ancak insandır. geri kalanlık %90 lık kesim ezbere yaşayan farkındalığı olmayan, makinelerden farksız sadece insan olmayı taklit eden kitledir. bu oran, dünya nüfusu arttıkça daha da vahim olacaktır.

kutsal olan bilgidir, insan olmak bilgiye ulaşmakla başlar. şanslıyız ki en iyi bilgiye ulaşma aracı olan internete sahibiz. ya internet olmadan önceki yıllarda yaşasaydık? bilgiye ulaşan çok ufak bir azınlık olacaktık. internet sayesinde orta gelir grubundan biri bile insan olmayı başarabiliyor artık, ama internet olmadığı zaman orta gelir grubundan birinin bunu başarması çok zordu. yoksulların zaten hiç şansı yoktu. günümüzde yoksulların şansı yine düşük, internete dolayısıyla bilgiye ulaşma şansları çok düşük. bilgiye ulaşsa bile bu onun insan olacağı anlamına gelmiyor. çünkü sadece bilgide yetmez. önemli olan bilgiyi, diğer bilgilerle entegre, kombine etmek gerekir. günümüzde yoksullar internete ulaşsa bile sosyokültürel seviyelerinden dolayı insan olmayı çok çok azı başarabiliyor.

maddi durumun ne kadar iyi olursa insan olabilme şansın artıyor fakat sadece maddi durumda kurtarmıyor. ister sosyokültürel seviyen yüksek olsun ister maddi durumun yüksek olsun bunlar sadece senin bilgiye kolay ulaşmanı sağlayabilir, insan olmak için yeterli değil. daha önce dediğim gibi önemli olan bilgiye ulaşmak değil bu bilgilerle yapacağın şeydir. bilgiyi lego parçaları gibi düşünün, tonlarca ağırlığında veya büyük bir hacim kaplayan lego parçalarının bir anlamı yok önemli olan legolarla ne yapabileceğin. her insan olmayı başarabilmiş canlılar elde ettiği bilgilerle kendi dünyalarını inşa etmişlerdir.

hem sosyokültürel, hem ekonomik hem de evrimsel olarak kadınların bilgiye ulaşmaları ve bu bilgilerle bir şeyler inşa etmesi çok zor. bilim dünyası zaten bunu kanıtlar nitelikte. bu demek değil ki bir kadın her zaman bir erkeğin gerisinde olacak hayır. bir kadın çoğu insan olmuş erkekten daha iyi bir insan olmayı başarabilir ama bu sayılarının az olacağı gerçeğini değiştirmez.

sosyokültürel olarak kadınlar erkeklere göre daha çok ezbere yaşamaya zorlanıyorlar, yaratıcılık yok denecek kadar az. türkiye gibi geri kalmış ülkelerde kadınların ekonomik bağımsızlık kazanmaları daha da zorlaşıyor buda dolayısıyla bilgiden uzaklaştırıyor. evrimsel olarak ise kadın ver erkek ne kadar eşit yapılmaya çalışılsa da eşit değiller. bir erkek bireyin nöron sayıları, gri madde kütlesi vb. kadın bireylerden fazladır. buda beyin kalitesini yani zekayı veya aklı birebir etkiliyor ama her erkek her kadından zekidir veya akıllıdır demek zeki veya akıllı kadınlara haksızlık olur. sonuçta önemli olan arazinin büyüklüğü değil o arazide yapabildiğin hasattır. bunca zorluğa rağmen insan olmayı başarmış kadınlar, insan olmuş erkeklere göre daha fazla insanlık vasfını hakkediyorlar ve temsil ediyorlardır.

bu yüzden kadınların çok ufak bir kısmı kutsalken büyük çoğunluğu makinelerden farksızdır. bunca ezbere ve taklide adanmış hayatlar için verilecek çaba israftır, ziyandır. bu söylediklerim insan olmayı başarmış erkekler için geçerlidir.