bugün

kuğulu park

adını Viyana Belediyesi'nin hediye ettiği kuğulardan alan ve ankara'da bulunan park. siyah kuğular da çin'den gelmiş.

eskiden, şimdi göründüğünden oldukça farklıydı, bilenler bilir. parkın bir kısmı elçiliklerden birine verilmiş epeyce zaman önce. arada bir yapılan düzenlemeler neticesinde biraz daha farklı görünüyor artık. 2000'li yılların başlarında, tunalı hilmi bey'in heykeli yapıldı parkın önüne. şimdi onun biraz arkasında ışıklı fıskiyeler falan var. çocuklar parkı bırakıp sularla oynuyor bazen.

çok daha eskiden, bilmem benim gibi dinozorlardan hatırlayanlar var mı, kavaklıdere şarap bağları vardı bugün karum'un olduğu yerde. kuğulu park da bol kavak ağaçlı ve içinden dere geçen bir yermiş o zamanlar. bu kısmını ben de hatırlamıyorum, ama semtin ismi olan kavaklıdere buradan geliyormuş.

20'den fazla kuş türü olduğu söyleniyor parkta. mesela tandoğan ve anıtkabir taraflarında da yeşilliğin bol olduğu yerler var ve rengârenk papağanlar ve değişik kuşlar görebilirsiniz bu tür bölgelerde. hatta ankara üniversitesi'nin bahçesinde sincap bile bulunur. yani bu yazdıklarım konuyla alakasız gibi görünse de, ufacık bir yerde o kadar tür olur mu diyenler için söyleyeyim; evet, gerçekten olabiliyor. hayvanlar güzel, doğal bir bölge görünce orayı bizden daha güzel bir şekilde değerlendirmeyi iyi biliyor.

kışın, kırk yılda bir de olsa lapa lapa kar yağdığında güzel bir görünüme bürünür, ama yine de parkın, yazın o yeşillikler içindeki cıvıl cıvıl halini tercih ederim.

eskiden hemen hemen her gün gördüğüm bir yerdi. şimdi, yani mecburen evde oturduğumuz bu günler haricindeki zamanlarda, haftada 1 ya giderim ya gitmem... yine de sevdiğim yerlerden biridir hâlâ, çocukluğum oralarda geçti çünkü.