bugün
- en taşaklı kızların bizim sözlükte bulunması16
- en havalı erkek meslekleri16
- yaz aşkı varda kış aşkı neden yok10
- düşün ki o bunu okuyor9
- jose mourinho23
- her erkeğin unutamadığı bir kadın vardır10
- burçlara inanmak9
- kezo dili ve edebiyatı8
- zall beceremiyorsan bırak git24
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı25
- anın görüntüsü16
- sözlüğe yeni gelen masum erkek12
- 13 yaşındaki kıza tecavüz eden 28 kişi26
- bugün hangi kadın yazara ne diksem15
- hayatınızda kaç kere reddedildiniz19
- doğum gününde hatırlanmamak17
- en dindar özelliğiniz31
- kahverengi gözlü olmanın hiç bir işe yaramaması14
- sözlük erkeklerini evire çevire pataklamak8
- hangi sözlük yazarı ile uyumak isterdin11
- şort diken müzisyen motorcu uzun boylu yazar11
- icardi1905 ile jakuziye girmek10
- kimsenin okumadığı sözlükte yazar olmak17
- ali koç9
- günahların takımı galatasaray13
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri9
- ayetullah hamaney'in mini etekli torunu20
- bir erkekle kız arkadaş olabilir mi sorunsalı8
- anneler günü18
- erkekler seks yapamayacağı kadınla arkadaş olmaz15
- bik bik için diktiğim şort21
- toplu taşımalardaki müzisyen sorunsalı8
- üstteki yazar gözünde nasıl canlanıyor13
- icardi19058
- piknikçi grubun varoş olduğunu anlama yolları15
- kızların mesajlara geç cevap vermesi16
- elinin değdiği anı unutamıyorum 5 posta attım16
- serdar ortaç renault megane benzerliği8
- şizofreni11
- bacağa kramp girmesi10
- arkadaşlar sizce bu yüzük nasıl14
- erkeklerin sadakatsiz olması9
- erkekler götünüze değil yaptığınız pastaya bakar9
- eloande ile evlenip sözlüğü huzura kavuşturmak8
tam da goygoy değildir. çok insanlar tanıdım bu sözlükte geçirdiğim yaklaşık on senede. çoğuyla muhabbetimiz koptu ama içlerinden biri var ki 9 yıldır arkadaşım demekten gurur duyduğum birisi. onca ilginç insan tanıdım,
sözlüğe üye olduğumda ya 12 ya 13 yaşındaydım. 9 sene falan ediyor. o zamanlar da sözlüğün ne kadar kalitesizleştiğini konuşurduk, hala yapıyoruz bu arada merak etmeyin. çok az şey değişti o zamandan beri. neyse, konu bu değil.
sekizinci sınıf şubat civarları, sözlükte yaşıtım bir insan olduğunu duydum. gittim yazdım ben de, meğer birçok kişi varmış. o zaman 18+ insanlardan çok daha kaliteli olan birçok insan yaşıtımmış hatta. ben hiçbir zaman o kadar kaliteli olmadım tabii ki, kendi adıma konuşmuyorum asla. mesaja attım ben bu kişiye, lise tercihlerinden falan konuştuk. kısmen boş muhabbet, kısmen dertleşmek. hatta bir süre ben ince ince yürümüştüm ona. şimdi hatırlar gülerim, biraz yüzüm kızarır.
neyse, çok kısa bir muhabbetten sonra yaza kadar konuşmamak üzere muhabbeti bitirdik. yazın haziran civarları tekrar mesaj attım. sınavı ne yaptın, tercihlerde karar kıldın mı falan derken bu sefer mesajlar uzamaya başladı. gitgide daha fazla konudan konuşmaya başladık. en son kısa romanlar yazıyorduk birbirimize, msn'e geçtik. msn kapannınca skype'a geçtik ama skype beni pek sarmadı. whatsapp'ı keşfettikten sonra oradan devam ettik.
lise ortalarına doğru sözlükten yavaş yavaş koptuk ama arkadaşlığımız kopmadı. o en son 2014'te entry girmiş, ben de yılda iki kere falan gelip bir sürü şey yazıp terk eder oldum. whatsapp'ta da kısa kısa mesajlar atmayı başaramadık bu arada. belli bir uzunluğun üstüne çıkınca daha fazla oku çıkıyor whatsapp'ta. çoğu insan görmez onu zaten. bizim mesajlarımızda o yazıya minimum altı kere tıklamak gerekiyor.
eskiden bu kadar depresif değildim, attığı cevaplara anında cevap verirdim ya da en geç iki üç güne geri dönmeye çalışırdım. depresyonum ilerledikçe kimseyle çok konuşamaz oldum ama yine de anlayışlı oldu. ben ayda bir cevaplamaya başladım, o aynı haftada geri dönmeye çalıştı.
ikimiz de üniversitedeyiz şimdi. onun son senesi, benim 3 senem daha var. * hayatımın neredeyse yarısını onun arkadaşlığıyla geçirdim. birbirimizin büyüyüşüne, sorunlarına. çözümlerine şahit olduk. ilgi alanlarımız çok değişti ama ortak noktalarımız daha da arttı. birçok şeyi onun sayesinde öğrendim. şu an en rahat konuşabildiğim, sevgilimden daha çok içimi döktüğüm tek insan.
belki o bir istisnadır ama bu olayın goygoy olmadığına dair elimdeki neredeyse tek kanıt.
uzun süredir cevap yazmıyorum, şimdi yazmaya başlasam sabah 7 gibi biter sanırım. ne işim gücüm var* * ne de uykum. gidip güzel bir şeyler yazayım, belki uyanınca görür de bir keyfi yerine gelir.
edit: 7.30 gibi bitti, beklediğimden biraz daha fazla yazdım ama özlemişim.
sözlüğe üye olduğumda ya 12 ya 13 yaşındaydım. 9 sene falan ediyor. o zamanlar da sözlüğün ne kadar kalitesizleştiğini konuşurduk, hala yapıyoruz bu arada merak etmeyin. çok az şey değişti o zamandan beri. neyse, konu bu değil.
sekizinci sınıf şubat civarları, sözlükte yaşıtım bir insan olduğunu duydum. gittim yazdım ben de, meğer birçok kişi varmış. o zaman 18+ insanlardan çok daha kaliteli olan birçok insan yaşıtımmış hatta. ben hiçbir zaman o kadar kaliteli olmadım tabii ki, kendi adıma konuşmuyorum asla. mesaja attım ben bu kişiye, lise tercihlerinden falan konuştuk. kısmen boş muhabbet, kısmen dertleşmek. hatta bir süre ben ince ince yürümüştüm ona. şimdi hatırlar gülerim, biraz yüzüm kızarır.
neyse, çok kısa bir muhabbetten sonra yaza kadar konuşmamak üzere muhabbeti bitirdik. yazın haziran civarları tekrar mesaj attım. sınavı ne yaptın, tercihlerde karar kıldın mı falan derken bu sefer mesajlar uzamaya başladı. gitgide daha fazla konudan konuşmaya başladık. en son kısa romanlar yazıyorduk birbirimize, msn'e geçtik. msn kapannınca skype'a geçtik ama skype beni pek sarmadı. whatsapp'ı keşfettikten sonra oradan devam ettik.
lise ortalarına doğru sözlükten yavaş yavaş koptuk ama arkadaşlığımız kopmadı. o en son 2014'te entry girmiş, ben de yılda iki kere falan gelip bir sürü şey yazıp terk eder oldum. whatsapp'ta da kısa kısa mesajlar atmayı başaramadık bu arada. belli bir uzunluğun üstüne çıkınca daha fazla oku çıkıyor whatsapp'ta. çoğu insan görmez onu zaten. bizim mesajlarımızda o yazıya minimum altı kere tıklamak gerekiyor.
eskiden bu kadar depresif değildim, attığı cevaplara anında cevap verirdim ya da en geç iki üç güne geri dönmeye çalışırdım. depresyonum ilerledikçe kimseyle çok konuşamaz oldum ama yine de anlayışlı oldu. ben ayda bir cevaplamaya başladım, o aynı haftada geri dönmeye çalıştı.
ikimiz de üniversitedeyiz şimdi. onun son senesi, benim 3 senem daha var. * hayatımın neredeyse yarısını onun arkadaşlığıyla geçirdim. birbirimizin büyüyüşüne, sorunlarına. çözümlerine şahit olduk. ilgi alanlarımız çok değişti ama ortak noktalarımız daha da arttı. birçok şeyi onun sayesinde öğrendim. şu an en rahat konuşabildiğim, sevgilimden daha çok içimi döktüğüm tek insan.
belki o bir istisnadır ama bu olayın goygoy olmadığına dair elimdeki neredeyse tek kanıt.
uzun süredir cevap yazmıyorum, şimdi yazmaya başlasam sabah 7 gibi biter sanırım. ne işim gücüm var* * ne de uykum. gidip güzel bir şeyler yazayım, belki uyanınca görür de bir keyfi yerine gelir.
edit: 7.30 gibi bitti, beklediğimden biraz daha fazla yazdım ama özlemişim.
güncel Önemli Başlıklar