Rahmetli Kemal Sunal din ile dalga geçmiyor, dincilerle dalga geçiyordu. Aslında dalga değil de halkı insanları bilinçlendirmek, bu dincilerin beslendiği kaynak olan cehalete dikkat çekme için bir tür uyarı ikaz toplumsal bir görevi yerine getiriyordu.
Zaten Kemal Sunal tarafından konu edilen dincilerin savunduğu değerler din değil çıkarlarıdır. Hangi din insanların asalak gibi üretmeden tüketmesini savunur?
Hangi din cehalet temeli olan bir yapı ortaya çıkarıp bu cehalet den beslenir?
Benim inancım kimseyi ilgilendirmez ki; Allah'a onun indirdiği kitaplara, yolladığı peygamberlere inanan biri olarak rahmetli Kemal Sunal'ın filmlerinde resmettiği dinci bezirganların dininden değilim demek gerek ki, şu an en garip olan ve savunulması gereken insanlar peygamberlerdir.
Etrafınıza bakın, din adına sünnet diyerek hadis diyerek ayet diyerek kendini firavun gibi Allah'ın gözü eli veya peygamber gibi elçisi habercisi olarak gösteren, yazdığı kitapları Kur'an gibi yol gösterici öğüt kitabı yerine koyan o kadar çok hain şarlatan var ki...
Bunlar Kur'an tabiri ile kitap yüklü eşekler, Kur'an etrafında gürültü koparanlar, aşağılık maymunlar oluyor.
Allah bunların kıldığı namaza savunduğu dine lanet ediyor.
Kur'an da onlar için söylenen sözleri okuyunca rahmetli Kemal Sunal'ın filmlerinde yaptığı replikler iltifat kalır.
