bugün

küçük prens

"bir gün üzüntün geçince (çünkü zamanla geçmeyen üzüntü yoktur) beni tanımış olduğuna sevineceksin. hep dostum olarak kalacaksın. gülmek isteyeceksin benimle birlikte. koşup pencereyi açacaksın. gökyüzüne gülerek baktığını gören dostların şaşıracaklar. onlara diyeceksin ki; "evet ne olmuş yıldızlara bakarken gülerim ben!"

Güzel kitap. Lakin iki eleştirim olacak. Birincisi kılık kıyafet kanunu ile ilgili yanlış bilgilendirme yapılmış. 1920 değil 1934 yılında gerçekleşti ve Atatürk'ü diktatör olarak göstermiş kitabında.

ikinci olarak dünya hakkında bilgi verirken 'orada yüz on bir kral (zenci kralları da sayarsak), yedi bin coğrafyacı..'vs diye giden paragrafta zencileri ayırarak söylemesi bana ırkçı bir yaklaşım olarak geldi. Apayrı bir gezegende yaşayan birisinin insanları kategorize ederek anlatacağını hiç sanmıyorum. Bu tam tersine dünyada yaşayanların yapacağı bir şey. Yani yazarın.

Bu eksiklikleri 2. dünya savaşı, emperyalist bir ülkenin vatandaşı olması ve savaş psikolojisine veriyorum.