bugün

evlenmek

ulan "yarın okullar tatil mi acaba" diye sürekli haber sitelerini refresh eden ergenlerin vakit geçirmek için yazdığı abidik gubidik şeylerin arasında kaybolup gidecek ama ben yine de buraya bir şeyler bırakayım, belki çok sonraları benim çocuklarım falan açar buradan fikir edinir. *
abicim şimdi uzun süreli bir ilişkiden götünü avuçlayıp çıktıysan eğer sözlerim sana. eşekten düşmüşün halini anlarım ben. öncelikle uzun süreli ilişkiden kastım >3 yıl. tabi ilişkinin neden evliliğe gidemediği burada kilit noktalardan birisi. eğer araya sosyo-ekonomik sebepler girdi ve o yüzden bu iş senin iraden dışında bittiyse senin çekeceğin acının süresi görece olarak fazla kardeş. hiç sağa sola vurma kendini geçer diye, rutin hayatını o acı ile yaşamaya alış. bir noktadan sonra rutin içerisinde acının hafiflediğini hatta geçtiğini görecek, bu kardeşini anacaksın. * eğer ilişkin iki tarafın zaman içerisinde farklı yönlere doğru gelişmesi sonucu "ulan illa evleneceğiz diye hayatımızı bok etmeyelim, ayrılalım en iyisi" şeklinde mantık çerçevesinde bittiyse, senin işin ilk arkadaşa göre nispeten kolay.

şimdi bu girizgah neden yapıldı diye sorarsan, uzun süreli ilişkiden sonra evlenme aşamasına gelmek insanı çok yoran bir süreçtir. acaba hazır mıyım, bir daha sevebilir miyim, 5 senede eski sevgilimi tanıyamadım şimdi kimi ne kadar sürede tanıyacağım soruları döner durur kafanda kardeş, bilirim. öncelikle sen gün görmüş adamsın, * uzun ilişki içerisinde iken bir nevi evlilik provası yaptın, o ilk başlardaki heyecanın ne kadarı 4. yıldan sonra kalmıştı? bence büyük çoğunluğu gitmiş, alışkanlığın getirdiği bir konfor kalmıştı. o yüzden artık yaş kemale erdi ve evlenmen iktiza ettiyse ben sana kötü bir haber vereyim, o ilk günkü heyecanı bulamayacaksın. çünkü artık beynin biliyor ki bu heyecan gelip geçiyor, buna kapılırsan sonunda "tutuyorsun". yani felsefik tanımını yapacak olursak; "beynin aşk illetine karşı bağışıklık kazanıyor." * seni bir daha o hislerin peşinden maceralara girmeni engelliyor.

sen şimdi diyeceksin ki; "ulan bu kadar konuştun, çok matah bişeymiş gibi anlattığının adı mantık evliliği, ne artislik yapıyon". ben sana mantık evliliğinin aslında bir seçim olmadığını anlatıyorum, zaten senin önünde başka bir seçenek yok. artık o çılgın aşık olamazsın. yok arkadaş ben illa karımla/kocamla o aşkı heyecanı arıyorum diyorsan da o zaman kendini biraz frenleyeceksin, evlenene kadar bu bağışıklığı kazanmayacaksın. he ben sana demiyorum ki yüzüne bakınca içinde bir kıpırtı olmayan biriyle git evlen. sadece o "aşk" denilen herzeyi arayarak ömrünü daha fazla heba etme.