bugün

ben bu yazıyı sana yazdım

Gittin. Bildiğin gittin. Beni de almadın yanına. Madem gidecektin ne diye hayal kurdurdun ki bana. Planlar yaptırdın, yavaştan yavaştan bağladın kendine.
ne zaman birazcık yalnız kalsak dudaklarıma bakıp iç çekmeni nasıl unutayım ki ben.
Hiç sinirlenemedim sana. Bütün planlarımı alt üst edecek cümlenin sonuna kuzu ya da bebeğim ekleyince eridim gittim. Mal gibi kaldım hep. Ondan kaybediyorum aslında.
Rengarenk kadının bedduaları peşimi bırakmıyor. Bütün sinirimi o küçücük güzel kadına boşaltacak kadar aşağılıktım sanırım. O güzel kadını terk ettiğimde bana "umarım en kötü anında karşılaşırız" demişti. Şimdi sende gittin. Daha kötü bir şey olmayacaksa karşılaşabilir miyiz artık?
Hayır bi de siktiğimin şehrinde bütün güzel yerlerde anılarımız var. üstüne hayatımda yaptığım her şeyde sende vardın. Nasıl unutayım ben seni? yardım et. Eğer istemiyorsan beni ona da eyvallah. Ama tam yokluğuna alışmışken geri dönme. Biliyorsun sana asla hayır diyemiyorum.
güncel Önemli Başlıklar