''yaşama güdüsü'' temalı bu film için söylenecek o kadar çok söz var ki hangisinden başlasak.
dümende christopher nolan gibi hayranı olduğumuz bir efsane olunca beklentim en yüksek seviyedeydi çünkü memento gibi, the prestige gibi, inception gibi yapılmayanı mükemmel seviyede yapmış nolan a güvenim tamdı.
film başladığında ilk ve tek hayal kırıklığımla karşılaştım. evrenin ve zamanın bükülerek evrenin en uç noktalarına gitme tezi daha önce ilkel senaryolarla işlenmişti. stargate filmi bu tezin atasıdır mesela. sam neill ve laurence fishburne ün oynadığı olay ufku filmi tam da bu tezden yola çıkmaktaydı hatta. dahası, kağıdın ikiye katlanıp kalem geçirme örneği birebir olay ufku filminde geçiyordu sam neill tarafından. aynı örneği filmin başında görünce ''yapma chris, yapma be olum'' dedim.
burdan itibaren film sazı eline aldı ve nolan gene yapılmayanı yaptı müthiş hayal gücüyle. açıkçası hepimizin ufkunu genişletti, bakış açımızı değiştirdi herşeye karşı. 5.boyutta yer alma sahneleri inanılmazdı gerçekten.
artık çıta o kadar yükseldi ki bu saatten sonra bilim kurgu çekmek cesaret ister.
bir de cool gözükmek için bu filme bok atanlar var ki ulan daha iyisini mi izlediniz de çamur atıyorsunuz ha? hayal bile edemeyeceklerinizi izleyip bıdı bıdı yapmak 3 perdelik komedi gibi.
müzikleri dahil olmak üzere kesinlikle imdb listesinde ilk 10'u hak ediyor interstellar.