bir akşam yanıma geldi. usulca yatağıma uzandı. "üşüyorum be evlat" dedi.
hastaydı, annemi memlekete bırakıp yanıma gelmişti. doktora kontroller için geldiğini söylese de "galiba annem ile kavga ettiler." diye düşündüm.
bekarlık-serserilik yılları. ev kerhane gibi kullanılıyor. manita atamayacağım diye de için için babama kızmıştım.
neyse...
o gece bana sarıldı. yıllar olmuştu sarılmayalı. biraz da garipsedim.
sabah 7 gibi tuvalete kalktım. tekrar yatağa girdim. babama seslendim.
neden bilmiyorum bir daha seslendim. yüzüne dokundum buz gibi, sonra sırt üstü çevirdim uyur gibi ama nefes almıyordu.
hemen kalp masajı yapmaya başladım. nefes vermek istedim tekrar tekrar. şu an olduğu gibi o an da yutkunma zorluğu çekiyordum.
yataktan yere indim. bir sigara aldım. ölmüş babamın karşısında bile sigara içemedim salona çıktım.
yıllardır beni görmeyen babam, yanıma ölmek için gelmişti. 4 kardeşi okutmuş ve masraflar söz konusu olduğunda "çeketimi satar sizi okuturum." diyen bizlere bir tokat bile atmayan babam.
en zoru da anneme telefon açıp "babam öldü" demek olmuştu.
allah günahlarını af eylesin. mekanın cennet olsun.