bugün
- herkesle iyi geçinmek17
- aşkım ben hiç osurmuyorum bizde genetik diyen kız16
- sarılma ihtiyacı12
- kendini bir görsel ile anlat18
- gizli samyelin moderatör olması14
- jose mourinho27
- meral akşener17
- bursa9
- kuresel ikinma'nın sevgilisi19
- dünyanın en güzel kızını tarif et17
- gideon reid morgan jj9
- anın görüntüsü13
- icardi190556
- evlendikten sonra çok daha iyisiyle karşılaşmak15
- magicovento12
- sekse doymuş erkek12
- hafta içi avm kafelerinde oturan menopoz karılar12
- dem parti'nin tc kürdistan da işgalci açıklaması9
- xdearm9
- en ilginç bilgiler11
- gizli samyel22
- küresel ıkınma9
- dinlilerin dinsizlere sürekli lakap takması12
- namaz kılmayan türk değildir12
- tatvan belediyesinde rte'nin resminin indirilmesi11
- dem parti'nin valiyi ölümle tehdit etmesi8
- dünyanın en güzel kızıyla karşılaşmak8
- albay kemal22
- kadir mısıroğlu mezarı18
- en sevmediğiniz sözlük yazarları10
- kemalistler 15 temmuzda ne yapıyordu20
- ankarayı sel aldı25
- haysenin1210
- ey müslümanlar inananlar haydi cumaya allah yoluna8
- eksi ruyalar için diktiğim tulum12
- kocasına kahvaltı hazırlamayan kadın kusurludur13
- uludağ sözlük aktrollerinin uçurulması9
- içinde hiç'a harfi geçmeyen bir cümle yazınü19
- fethullah gülen8
- güçlü kadınların ortak özellikleri22
- yazarların en sevdikleri diziler11
- okula gidiyorum sözlük10
- gay olanları toplum niye sevmiyor12
- yazarların cinsel tercihi15
- hangi sözlükçüyü dövmek istersiniz21
- peygamberlerin yahudi olması9
- zalbert ramstein18
- bugün yaşadığınız en üzücü olay13
- şanlıurfa da damattan istenilenler listesi15
- dini eleştirmeyi dün düşmanlığı ile bir tutmak8
Ekmek arası, metis yayınları. Çeviren: Avi pardo. 223 sayfa.
Charles Bukowski'nin çocukluğuna ve ilkgençliğine dair son derece samimi bir dille yazılmış roman.
Tüm Bukowski kitaplarında olduğu gibi Ekmek Arası da önemli ölçüde otobiyografik unsurları içinde barındırıyor. Bir diğer yandan da okurun kısmen anlayabileceği çarpıtmalar ve alegoriler de kitabın her yerine dağılmış durumda.
Ekmek Arası, Bukowski'nin çocukluğunun ilk başlarında çok kısa bir süre yaşadığı Almanya yıllarıyla başlıyor ve Amerika yıllarıyla devam ediyor. Bukowski ailesine dair inanılmaz açıklıktaki anlatımlar okuru, geleceğin alkolle barışık yazarının iç dünyasına bir adım daha yaklaştırıyor.
Kitap, ilerleyen sayfalarda Bukowski'nin çıbanlarla kaplı vücudundan bahsederken, zahmetli bir tedavi sürecini anlatıyor, bu durumun yarattığı anti sosyal Bukowski ise gittikçe bir yazara doğru evrilmektedir.
Kitabın bir diğer ilginç yanı ise bizleri Charles Bukowski'nin alkolle tanışma zamanlarına götürmesi. Kitaptan, Bukowski'nin arkadaşının babasının şarap mahzenine gizlice girerek içkiyle tanıştığı bölümü buraya alabiliriz:
"Ağzımı musluğun altına sokup musluğu çevirdim. Kokulu bir sıvı damladı ağzıma. Tükürdüm.
"Ödlek olma! Yut şunu."
Musluğu açıp ağzımı dayadım. Kokulu sıvı ağzıma girdi ve yuttum. Musluğu kapatıp ayağa kalktım. Kusacak gibi olmuştum(...)
Biraz daha içtim. Tadı giderek düzeliyordu. Daha iyi hissediyordum kendimi(...)
Hiç bu kadar iyi hissetmemiştim kendimi. Otuz bir çekmekten bile daha iyiydi." (s. 71-72)
Charles Bukowski'nin çocukluğuna ve ilkgençliğine dair son derece samimi bir dille yazılmış roman.
Tüm Bukowski kitaplarında olduğu gibi Ekmek Arası da önemli ölçüde otobiyografik unsurları içinde barındırıyor. Bir diğer yandan da okurun kısmen anlayabileceği çarpıtmalar ve alegoriler de kitabın her yerine dağılmış durumda.
Ekmek Arası, Bukowski'nin çocukluğunun ilk başlarında çok kısa bir süre yaşadığı Almanya yıllarıyla başlıyor ve Amerika yıllarıyla devam ediyor. Bukowski ailesine dair inanılmaz açıklıktaki anlatımlar okuru, geleceğin alkolle barışık yazarının iç dünyasına bir adım daha yaklaştırıyor.
Kitap, ilerleyen sayfalarda Bukowski'nin çıbanlarla kaplı vücudundan bahsederken, zahmetli bir tedavi sürecini anlatıyor, bu durumun yarattığı anti sosyal Bukowski ise gittikçe bir yazara doğru evrilmektedir.
Kitabın bir diğer ilginç yanı ise bizleri Charles Bukowski'nin alkolle tanışma zamanlarına götürmesi. Kitaptan, Bukowski'nin arkadaşının babasının şarap mahzenine gizlice girerek içkiyle tanıştığı bölümü buraya alabiliriz:
"Ağzımı musluğun altına sokup musluğu çevirdim. Kokulu bir sıvı damladı ağzıma. Tükürdüm.
"Ödlek olma! Yut şunu."
Musluğu açıp ağzımı dayadım. Kokulu sıvı ağzıma girdi ve yuttum. Musluğu kapatıp ayağa kalktım. Kusacak gibi olmuştum(...)
Biraz daha içtim. Tadı giderek düzeliyordu. Daha iyi hissediyordum kendimi(...)
Hiç bu kadar iyi hissetmemiştim kendimi. Otuz bir çekmekten bile daha iyiydi." (s. 71-72)
güncel Önemli Başlıklar