bugün
- jose mourinho51
- arda güler9
- nihavend longa20
- 1 haziran 2024 borussia dortmund real madrid maçı24
- siyasal islamcıların aslında kötü olmaması15
- fethullah gülen öldü mü sorunsalı13
- şu an ihtiyacım olan şey8
- true nickli yazar8
- bir erkeğe nasıl aşık oldunuz18
- icardi19059
- uzun entry giren erkek12
- en objektif siyasi parti9
- sokak kedilerine örgütlü saldırı başlayacağı gün16
- türkiye akp lidir akp'li kalacaktır13
- kadir mısıroğlu'na bir söz bırak14
- amında oyalanmak istiyorum12
- anın görüntüsü10
- kizil kara17
- kadir mısırlıoğlu seven mhp'li sorunsalı15
- 1 metre 55 santim balonu ağzına alan kız12
- eskorta 220 bin lira gönderen adam9
- barbara palvin'in aldatılması15
- albay kemal16
- tecavüz ettiği kızlarını müge anlı da arayan baba18
- magicovento cesurluğu17
- aşkım kapışmak8
- erdoğan'ın mülteci sevdası19
- enes kanter'in cemaate 110 milyon dolar vermesi27
- beli açıp kot şort giymek10
- ahmet uğurlu16
- ismail kartal9
- sözlüğün en güzel kızından aldığım iltifat11
- ağızdan çiş kokusu gelmesi15
- sağlık bakanının suriyeli rakamları12
- fenerbahçe seneye sistemi yenebilecek mi13
- galatasaray'ın en son kırmızı kart gördüğü derbi10
- kılıçdaroğlu'nun kuracağı partiye isim önerileri10
- ateistlerin zeka seviyesi düşüktür15
- jose mourinho nun fenerbahçe ye transferi12
- dinci zekası8
- magicovento38
- cennette ergenliğe yeni giren eşleriniz olacak30
- ben 76 yaşındayım beni tahrik ediyorsun15
- avrupalılar niye mülteci istemiyor sorunsalı10
- sözlük kızları sözlük erkeklerine yazıyor mudur17
- pedofiller niye uyutulmuyor sorunsalı8
- bir erkeğin bir kadına çicek alması16
- almanyada hilafet gösterisi12
- 99 098 146 tl satılan saat12
- almanya türkiye emeklilik karşılaştırması11
Bugün itibariyle pratik ve reel değerlendirmeler ile bakıldığında, sınır komşuları, orta doğu ülkeleri, ABülkeleri ve Asya ülkeleri ile ilişkileri hem siyaset hem bazı ülkelerle de ekonomik anlamda kötü yönetiliyor. Bu kötü yönetimin en büyük sebebi ise tutarlılık, orta vadeli ve anlık değerlendirme analizlerinin iyi yapılamaması.
Irak devlet başkan yardımcısını Tarık Haşimi ülke de barındırılarak şuan ki mevcut yönetim olan Maliki ile ilişkilerimiz çok kötü. Bu durum hem sınır güvenliğimize hem ekonomik genişlememize engel teşkil ediyor. Bugün Irakta çalışmaya gden bir çok Türk firmasına ve çalışanlarına çeşitli zorluklar yaşatıldığını, pasaport işlemlerinde geciktirmeler yapıldığını biliyoruz.
Suriye konusu en açık tabirle bu hükumetin yaptığı en büyük dangalaklıklardan birisi. 3 yıl önce ikili ilişkiler devlet başkanlarınız bodrumda beraber tatil yaparken şuan savaş çığırtkanlığı yapmak ve bölgede ki muhalefeti desteklemek en basit tabirle "düşünememektir".
Şöyle ki,
Bugün Esadın halkını katlediyor diye müdahale istiyorsanız, diktatör diye müdahale istiyorsanız o zaman Ömer el beşir ile yaptığınız görüşmenin ne olduğu, Esad ın 3 yıl önce de diktatör olduğu, yakın ilişkiler kurmaya çalıştığınız Özbekistan başkanının da bir diktatör olduğu karşınıza çıkartılır. işte o zaman samimiyetiniz daha da önemlisi saygınlığınız azalır ve azalıyorda.
işin muhalif grupları destekleme boyutu ise daha feci sonuçlar doğurabilir. Bugün desteklediğiniz radikal dinci terörist gruplar * her geçen gün güney sınırınıza daha da yerleşmekte ve sizin sınırlarınızdan istediği gibi geçebiliyor. Yarın bitecek olan suriye iç savaşında bu grupların kontrolünü Türkiye nasıl sağlayacak? Bu sorunun cevabını bilmeyen yegane kişi sayın Davutoğlu dur bence. Şuan da bile ellerinde kimyasal silahlar olan bu gruplar, sadece kendi mezhebinden değil diye adam , kadın , çocuk öldüren bu gruplar yarın hizbullahgibi 10 sene önce ki HSBC bombalaması gibi ülkemizde terör olaylarına devam edebilirler.
Mısır konusunda hatta daha genel bi başlık olan arap baharı konusunda hükümet kendisini 1.5 yıl öncesine kadar gayet başarılı görüyordu. Hatta kendilerini U.S.A ile beraber bu projenin yöneticisi olarak atadılar. Fakat bugün olanların hiçte bekledikleri gibi olmadığı çok açık. Bölgede istikrar sağlanamadığı gibi 3 yıl öncesine göre daha da karıştı. Son Mısır darbesi ile beraber Türkiye nin Mısır ile ilişkileri diplomatik seviye de neredeyse durdu ve işin daha vahim tarafı kendi ülkesinde yapılan eylemlerde hükumetin tavırlarını eleştirenlere tahammülü olmayanlar bugün Mısır iş içlerine karışacak düzeye geldiler. Mısır özellikle Osmanlıdan sonra Arapların ağabeyi konumuna geldi. Mısır da hakim ilişkiler kuramamamız demek bölge coğrafyasında büyük bir boşlukta durmamızı sağlar. Mısırda halkın darbeden önce Mursiyi istememesi , AKP nin bu istekleri görmeyip sadece darbe oldu "tüh size , bi daha sizle konuşmam" politikası hiçbir işe yaramadığı gibi gelecekte askeri, siyasi, diplomatik ve ekonomik anlamda da Türkiye nin aleyhine olacaktır.
Dünya dış ilişkilerinde elbette ki Amerika , Rusya , Almanya ,ingiltere Hatta artık Çin gibi önemli ülkeler gözetilerek icra edilmeli. Lakin Emperyalist düzenin savaş çığırtkanlığını yapmak ülkenize sadece kan ve göz yaşı getirir. Derin strateji bu ülkelerin karşısında "diklenmeden dik durmayı" gerektirir. Kendi politik konumunuzu çok iyi konumlandırmadan ve ülkelerle ilişkilerinde "ya herro ya merro" zihniyetiyle bi yere varılmadığı çok açık.
Irak devlet başkan yardımcısını Tarık Haşimi ülke de barındırılarak şuan ki mevcut yönetim olan Maliki ile ilişkilerimiz çok kötü. Bu durum hem sınır güvenliğimize hem ekonomik genişlememize engel teşkil ediyor. Bugün Irakta çalışmaya gden bir çok Türk firmasına ve çalışanlarına çeşitli zorluklar yaşatıldığını, pasaport işlemlerinde geciktirmeler yapıldığını biliyoruz.
Suriye konusu en açık tabirle bu hükumetin yaptığı en büyük dangalaklıklardan birisi. 3 yıl önce ikili ilişkiler devlet başkanlarınız bodrumda beraber tatil yaparken şuan savaş çığırtkanlığı yapmak ve bölgede ki muhalefeti desteklemek en basit tabirle "düşünememektir".
Şöyle ki,
Bugün Esadın halkını katlediyor diye müdahale istiyorsanız, diktatör diye müdahale istiyorsanız o zaman Ömer el beşir ile yaptığınız görüşmenin ne olduğu, Esad ın 3 yıl önce de diktatör olduğu, yakın ilişkiler kurmaya çalıştığınız Özbekistan başkanının da bir diktatör olduğu karşınıza çıkartılır. işte o zaman samimiyetiniz daha da önemlisi saygınlığınız azalır ve azalıyorda.
işin muhalif grupları destekleme boyutu ise daha feci sonuçlar doğurabilir. Bugün desteklediğiniz radikal dinci terörist gruplar * her geçen gün güney sınırınıza daha da yerleşmekte ve sizin sınırlarınızdan istediği gibi geçebiliyor. Yarın bitecek olan suriye iç savaşında bu grupların kontrolünü Türkiye nasıl sağlayacak? Bu sorunun cevabını bilmeyen yegane kişi sayın Davutoğlu dur bence. Şuan da bile ellerinde kimyasal silahlar olan bu gruplar, sadece kendi mezhebinden değil diye adam , kadın , çocuk öldüren bu gruplar yarın hizbullahgibi 10 sene önce ki HSBC bombalaması gibi ülkemizde terör olaylarına devam edebilirler.
Mısır konusunda hatta daha genel bi başlık olan arap baharı konusunda hükümet kendisini 1.5 yıl öncesine kadar gayet başarılı görüyordu. Hatta kendilerini U.S.A ile beraber bu projenin yöneticisi olarak atadılar. Fakat bugün olanların hiçte bekledikleri gibi olmadığı çok açık. Bölgede istikrar sağlanamadığı gibi 3 yıl öncesine göre daha da karıştı. Son Mısır darbesi ile beraber Türkiye nin Mısır ile ilişkileri diplomatik seviye de neredeyse durdu ve işin daha vahim tarafı kendi ülkesinde yapılan eylemlerde hükumetin tavırlarını eleştirenlere tahammülü olmayanlar bugün Mısır iş içlerine karışacak düzeye geldiler. Mısır özellikle Osmanlıdan sonra Arapların ağabeyi konumuna geldi. Mısır da hakim ilişkiler kuramamamız demek bölge coğrafyasında büyük bir boşlukta durmamızı sağlar. Mısırda halkın darbeden önce Mursiyi istememesi , AKP nin bu istekleri görmeyip sadece darbe oldu "tüh size , bi daha sizle konuşmam" politikası hiçbir işe yaramadığı gibi gelecekte askeri, siyasi, diplomatik ve ekonomik anlamda da Türkiye nin aleyhine olacaktır.
Dünya dış ilişkilerinde elbette ki Amerika , Rusya , Almanya ,ingiltere Hatta artık Çin gibi önemli ülkeler gözetilerek icra edilmeli. Lakin Emperyalist düzenin savaş çığırtkanlığını yapmak ülkenize sadece kan ve göz yaşı getirir. Derin strateji bu ülkelerin karşısında "diklenmeden dik durmayı" gerektirir. Kendi politik konumunuzu çok iyi konumlandırmadan ve ülkelerle ilişkilerinde "ya herro ya merro" zihniyetiyle bi yere varılmadığı çok açık.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar