bugün

kişinin kendini ifade edebilmesi

kişi kendini sadece güven duyduğu insanların yanında rahat hisseder. tanımadığı ya da çok az tanıdığı ve aynı zamanda hoşlandığı birinin yanında ise kendi gibi olmakta zorlanabilir. "selvi boylum al yazmalım" filminde geçen "sevgi emektir" ifadesi ise bunu anlatır. sevgi, küçük küçük adımlarla birbirine ilerleyen insanların aralarında zamanla oluşan ve devamlılığı ve derinliği güvene dayanan en güzel duygulardan biridir. gerçek aşk ise ancak sevilen bir insana karşı hissedilebilecek tutkulu, coşkun bir sevme halidir. bir insanı tanımak için bir iki saat yetersiz bir süre olduğundan, ilk görüşte aşk diye bir şey de olamaz. sadece küçücük ve güzel bir his bir insanı tanımak istemenize neden olur ve bu da zaman alır. kişinin kendini olduğu gibi ifade edebilme rahatlığı ise, verilecek emeğin sonrasında görülebilecek bir durumdur. çok az tanınan birine ise kimse durduk yerde gerçek bir sevgi besleyemez. sadece kendini gösteren küçük bir kıvılcımın her iki insan tarafından sıcak ve canlı tutulmaya değer görülmesiyle başlayan birliktelik sonucu kıvılcım kora, kor aleve, alev de ateşe dönüşebiliyorsa her iki taraf da kendini ifade edebilme yolunu bulabilmiş ve aralarındaki gönül bağını kurabilmiş demektir. kısacası, her şey emek vermeye değer görmekle başlar ve, ya devam eder, ya da edemez.