istanbul

entry5985 galeri ses1
    1534.
  1. hep beklenen, kavuşulduğunda yüz güldüren, ayrı kalındığında özlenen, ayrı bıraktığında ise özletendir.

    teoman'ın tasvir ettiği gibi gözyaşlarından ötürü rimelleri akmış bir kadındır bazen. fakat her zaman o kadar narin değildir. kimi zaman aldatıp giden bir erkeğin ruh haline, kimi zaman aldatıldığı için intikam peşinde olanınkine, bazı zamanlarsa platonik aşkını içinde yaşayan, mahallenin maço delikanlısınınkine tanıklık eder.
    saflığıyla gelen bir riyakarlığı da vardır istanbul'un. aslında, yüzüne geçirdiği ve her geçen gün aslını unutturan bir maskedir bu. zengindir ama fukaradır aynı zamanda. siz ona acırsınız, o ise sizi acıtabilir. içine attığı o kadar çok şey vardır ki, bir ömrünüz onu çözmeye çalışmakla geçebilir.

    öfke eşiği yüksektir istanbul'un. sizi yaşar ve yaşatır. karşılıksız değildir asla duyguları. en önyargılımıza bile sevdirir kendini. ama o, kendi önyargılarından kurtulamadıysa, siz de onun elinden kurtulamazsınız.

    bir girdaptır istanbul, eninde sonunda herkesin içine çekileceği. görmeden sevilen bir takıntıdır bazen. yeltenmeseniz de onu görmeye, adı kalbinizin ritmini değiştirmeye yeter de artar bile.

    kendini sokan bir akreptir bazen. adeta kendini bitirmeye çalışır gözünüzde. oysaki kendinin tükendiğinden haberi olmaz. sevgisi ,öyle gibi görünse de, maddi değildir asla. en damar şarkıdır o.

    ''ben senin hizmetçin miyim?'' tribindeki bir anne olur çıkar arada eninde sonunda ona döneceğinizi bilen ve size saçını süpürge edebileceğini er ya da geç itiraf eden. öyle ki, annenizi gör(e)mediğiniz her an gibi, bulun(a)madığınız her noktası için de içiniz sızlar.

    sulara karşı asırlarca ayakta durmaya çalışan bir kaya gibidir o. onu döversiniz, o sizi sever. onun sizi dövmesi için sizin darbelerinize ihtiyacı yoktur. canı istesindir sadece. onu severseniz, size delicesine aşık olur. gördüğünüz ilgiye siz de dayanamayıp ona adarsınız kendinizi sonunda. asla nankör değildir, sizi karşılıksız bırakmaz. damdan düşer gibi duygularınızı belli etmeyin ama, yoksa kendini biraz naza çekip duygularınızı zaman aşımına uğratabilir.

    öyleyse ona şöyle bir sorum vardır ayrı ya da birlikte geçen yılların hatrına:
    güzelim, duygularımı biliyorsun. sana nasıl aşık olduğumu... biraz darıldık ama tuzu biberi oldu ki. şimdi soruyorum, beni kabul eder misin tekrar?
    1 ...