bugün

albert einstein

albert, içine kapanıktı, çocukların arasına katılmaktan oyun oynamaktan hoşlanmıyordu. çocukluğunun ilk yıllarındaki gelişmeler endişe vericiydi, özellikle konuşmadaki gecikmesi.. sekiz yaşında bir çocukken sorduğu sorularla babasını bıktırmıştı. okula gitmekten nefret eder ve okulu bir hapishane olarak görürdü; ezbere dayanan eğitim disiplinine katlanamıyordu. mühendis olan amcası özel ilgisiyle yeğenine cebir ve geometriyi sevdirdi.
üniversiteyi bitirdiğinde iş bulamadı. üniversitede asistanlık bir yana okul öğretmenliği bile bulamadı. sonunda bir okul arkadaşının yardımıyla bern patent ofisinde sıradan bir işe girer, ama asıl dünyası olan bilimden kopmaz; çok geçmeden büyüsü bugün de süren devrimsel atılımlarıyla yaratıcı dehasını kanıtlar.