bugün

barda

barda'ya entry girmeden önce gemide için ne yazmış olduğumu merak ederek tıkladım ve gördüm ki şöyle not düşmüşüm:

"insan denen hayvanın, tabiatının nelere müsait olduğunu apaçık gözler önüne serer bu film, bitince de oturduğunuz yerde kalakalırsınız ve sonra boğazdan gecen her bir gemiyi gördüğünüzde, aklınıza gelir, acaba dersiniz....."

serdar akar 'ey insanlık sizin ne denli ham olduğunuzu yüzünüze vurmaktan ben bıktım ama siz hala bıkmadınız ve bıkmayacaksınız' diyor sanki, gemide ile birçok paydada ama en çok şiddet paydasında eşitlenebilecek son filminde...

tanım:
izleyeni yaşadığı dünyadan ve insanlığından utandıran, tabiri caiz mi değil mi bilmem, bok gibi hissettiren film...

olay bir grup gencin americanmovievari bar muhabbetleriyle başlar; bira, rock, futbol,geyik, hayaller,umut, umutsuzluk....vs, gençlik işte... ondan sonra ise serdar akar, yolunu bulur...

şiddet, psikopatik şiddet, tecavüz,işkence, cinayet,pervasızlık, hayvanlık , şeref ve haysiyet yoksunluğu, adaletin adaletsizliği, sevgisizlik...vs gözümüzün önüne serilir, tam karşımızdadır artık..biz onlara bakarız onlar bize...dürtüklerler bir taraflarımızdan, biz de varız bu dünyada derler biz de kötüler de...tırsın bizden der gibidirler...

filmin bence en çarpıcı taraflarından biri, yaşanan olayların johhny, liz,mike,jack arasında değil de selim, sevgi, nail, 45 ,çaylak..vs arasında geçmesi ve gözümüzün içine bu şekilde sokulmasıdır...
yabancı menşeli filmlerde hep görürdük...evet kanımız donardı yine, ama "psikopat amerikan toplumu işte canım " derdik ya da derdim ben ve geçerdim ,bizde yani bizim toplumda sanki olmaz böyle şeyler gibi saçma sapan bir düşünceye bürünürdüm,ki niceleri bizlerde yaşanmış olsa da...

bu filmin en önemli tarafı işte bu nokta bence "bu topraklara ait,böylesine hayvani karakterleri , birebir capcanlı ruhlarla gözümüzün içine apaçık sokması ve bize o an'ları yaşatması", ( çünkü gazete sayfalarından okunan haberler bizlerde ne derece etki bırakıyor ki, 15 saniye sonra arka sayfa güzeline bakıp ufff be hatuna bak demiyor muyuz ben dahil çoğumuz)...

--spoiler--
filmden aklıma yadigar birkaç söz :

-birini sevmek için diğerinden nefret etmek gerekmez..
-bara girmeye çalışsak egzozcu lan bunlar diye içeri alınmayacaz farz edelim ki alındık
içeri girince herkes kıllanacak, nerden çıktı lan bunlar ne güzel eğleniyorduk diyecekler...
-hayatını bir çok şekilde yaşabilirdin ama sen kötü olmayı seçtin...
-neden?-biz sadece arkadaş olmak istedik...
-tgg
-telefonun diğer ucunda işlerini bitirmek için bekleyenler var...

bu arada, nejat işler yine çok kral oyunculuk kesiyor, daha fazla filmlerde rol almalı bence, ayrıca çaylak, ve sevgi rolündeki nergis öztürkde çok iyi...yalnız nail karakterindeki arkadaş pek olmamıştı fikrimce...serdar orçin de çok sağlamdı..nil rolündeki melis birkan da çok iyiydi...ve çok güzeldi..dupduru bir güzellik...* ve müzikler de başarılıydı...

--spoiler--

ezcümle, çok etkileyici , vahşi, utandırıcı, üzücü, acıtıcı, insanlıktan soğutucu bir bizden filmdi...salondan çıktıktan sonra istiklal'deki tüm insanlar farklı geldi gözüme...yanımda allahtan, mikrop vardı, konuşabilmek için,kritik için çünkü bu film bittikten sonra konuşmadan tek başıma kalabalıkların arasına karışmak istemezdim...
iki muhabbet bi çay iki sigaradan sonra ben, bir an önce o keşmekeşten evime dönmek istedim ve geldim, su an bilgisayarın başındayım...sıcak, güvenli ve huzurlu...dışarıda ise yüzlerce, binlerce selim dolaşırken, tırsıyor muyum? belki evet, biraz... ama ondan daha fazlası, utanıyorum..evet doğru kelime bu heralde, utanıyorum...toplumlar, insanları nasıl insancıklar haline getiriyor?...

filmden üzerime kan lekeleri , salya sümük , gözyaşı, çığlıklar ve bok sıçradı sanki, kendimi iyi hissetmiyorum...duşa girmem lazım, filmin kirini pasını üzerimdem atmam lazım, arınmam lazım ve kendimizi kandırma oyunumuza hiçbir şey olmamış, olmuyormuş gibi devam etmem lazım...

"insan denen hayvanın, tabiatının nelere müsait olduğunu apaçık gözler önüne serer bu film, bitince de oturduğunuz yerde kalakalırsınız ve sonra herhangi izbe bir bar ortamında, aklınıza gelir, acaba dersiniz....."