fenerbahçeliyim ama bu yorumu bir fenerbahçeli olarak değil de bir futbolsever olarak yazdığımı belirteyim.
bir kaç şeyi düşünüp ona göre yorum yapmakta fayda var. fatih terim'in ilk geldiği dönemde galatasaray'a, galatasaraylıların bile hayal edemeyeceği başarılar yaşatmış olması gerçeğini yok sayamayız. türk futbolu'nun gelmiş geçmiş en başarılı teknik direktörlerindendir. futbolumuz için ne derece önemli bir kişi olduğunu belirtmekte fayda var. bazı özelliklerini sevmesem de kesinlikle saygı duyduğum bir kişi olduğunu belirteyim. ancak galatasaray'a ilk geldiği zaman elinde yabancı oyuncu olarak kaliteleri asla tartışılmayacak hagi, popescu ve taffarel gibi oyuncular ile temeli galatasaray altyapısında atılmış sağlam yerli bir kadro vardı. fatih terim'in hırsı ve başarıya olan açlığı ile birleşince ortaya büyük başarılar çıktı ve o başarı süreci lucescu'dan sonraki süreçte fatih terim'in ikinci gelişine kadar devam etti.
ikinci gelişinde bir yıl önce* lucescu'nun kurduğu şampiyon kadronun sağlam futbolcularını tek tek gönderip yerine kendi temelini atacağı bir takım kurma düşüncesiyle bir sürü futbolcu aldı fatih terim. sonuç ne oldu bir düşünün. fatih terim'in lucescu'nun takımını bozmasındaki tek neden egosuydu. o egonun 2006 yılında milli takımımızın dünya kupasına katılamamasına sebep olduğunu da hatırlatalım. ayrıca aynı egonun yıldıray baştürk gibi bir oyuncuyu en ihtiyaç duyulduğu dönemde, 2008 avrupa futbol şampiyonasında milli takımdan koparttığını da. belki de fatih terim'in en kötü ve benim sevmediğim diyerek bahsettiğim özelliğidir egosudur.
ama çok iyi özellikleri de vardır. mesela terim'i terim yapan ve onun takımlarını en temelde başarıya götüren olay onun motivasyon kabiliyetidir. o motivasyonun milli takımımızı 2008 de avrupa şampiyonasında, onca sakatlıklara rağmen yarı finale çıkardığını unutmamak gerek. futbol bilgisini ve oyunu yorumlayışını yorumlamayacağım bile çünkü futbolu bilmeyen birisi galatasaray'ı 2000 yılındaki haline getiremezdi.
ancak kabul edelim ki olay sadece terim'de bitmiyor. sağlam bir kadro ve hagi gibi bir lider oyuncu olmadıkça galatasaray'ın 2000'li yılların başına dönmesini ummak hayalcilik olur. artı fatih terim'in galatsaray'a ilk geldiği zamanlardaki hırsının olmayışını ve başarıya doymuşluğunu da hesaba katalım ki bence onun galatasaray'a gelişinde düşünülmesi gereken en temel nokta budur.
ha ne olursa olsun hem türk futbolu hem de galatasaray camiası için isminin heyecan vericiliğinden şüphem yok. bu yüzden başlıkta bahsi geçen galatasaraylı, fatih terim'den medet umuyorsa asla yadırganmaması gereken ve beslediği umutta kesinlikle haklı olan galatasaraylıdır.
