dersim isyanını 70 bini aşkın insanı katlederek bastıran zihniyetten daha masumdur. ötüken bayırlarından yuvarlananlara sormak gerek, dersim'e dair ne biliyorsunuz? ilk türk kadın pilotumuz(!) sabiha gökçen'in yağdırdığı bombalarla yaşamını yitiren çocuklardan söz edelim, muhsin batur'un utancından dersim'e dair konuşmak istememesinden söz edelim sıkıyorsa. akabinde ve detayında hüviyetinde tunceli yazanların karşılaştığı sorunları konuşalım, ondan sonra bölücü sıfatını münasip hedeflere yöneltelim. ve gidip soralım ihtiyar dersimlilere, isyan günlerini nasıl anımsıyorlar, diye. belleklerden bu acıları silebilirseniz unutmayı öğütleyin!
istanbul-konstantinopolis örneğini de çağrışıma bağışlayalım. cumhuriyet kurulduğunda istanbul uzun zamandır istanbul'du yine, herkes ve istanbullular için.
yine aynı terane, devletle yurt-ülke kavramlarını birbirinden ayırdedemeyenlerden de bu beklenir zaten. kafayı kuma gömüp kıçını havaya dikenler demokratikleşmeyi yiyecekleri tekme için cezbediyorlar.