cahil insanlarımız, iletişim çağında ekranlarda olan modacı-sanatçı-siyasetçi-basın, yayın organlarında ki yazarlar-üniversite hocaları-bizde olmayan düşünce kuruluşları-biologlar-sosyologlar vb. insanların birer toplum mühendisi olduğunu bilmez.
bu insanlar toplumu yapılandırır-bilgilendirir-yönlendirir. bu insanların, kalkıp özel hayatından dem vurarak yaşadığı rezaleti kişisel tercih olarak anlatma ve sizene deme hakkı yoktur. 1950 lerde demokrat parti iktidarının start vererek, sonraki iktidar ve sanatçıların halkımıza empoze ettiği yaşam tarzı ve insanlık seviyesinin geldiği yer budur.
gerçek sanatçıların, sanatçıyım demeye utandığı bir toplumda yaşıyoruz.
en tutucu-fanatik olarak değerlerimize sahip çıktığımız halde geldiğimiz nokta budur.