1930'da türkiyede hangi nedenle ve hangi içerikle çıkmış olduğunu bilmiyorum bu sistemin, 1930 doğumlu değilim. fakat günümüze gelen izdüşümüne baktığınızda ülkemizdeki sözde aydınlar topluluğu. aydın dediğin mağarada elinde mum bulunduran kişidir, insanları o mağaradan dışarı çıkarmaya çalışır. fakat ülkem aydınları değildir öyle, elinde mum devamlı "yanımda kal ey halk,ışık burda" demektedir. fakat halk etrafını zahiri aydınlatan bir ışık değil, kalıcı bir aydınlık istemekte, mum değil güneş istemektedir. hiç bir gelişim sarfetmektedir bu kemalist aydın kesim. örnek mi istiyorsunuz, kemalistler dolu izmirde banliyo treni ilk defa görürken, muhafazakar cahillerle dolu istanbulda dört bir yan raylı sistemle dolanmış. ne alakası var diyecek olursanız, kullanmadıktan sonra bilgiyi,tekniği napayım ben, bana yararı olmayan kilisenin papazını s.keyim. madem biliyorsun bilmi, tekniği,çağdaşlığı getir hayatım kolaylaşsın, artta kalan zamanlarda çağdaşlaşalım bizde. bu topluma hizmet yönüyle zulmüdür, siyasi ve demokratik kontektürde zararları tartışılmakla anlatmakla bitmez, yazamıcam üşeniyorum..
Not: hayatım boyunca bir defa akp'ye,saadete oy vermedim, yaftalamak isteyenlere.