bugün

entry'ler (31)

üstteki yazara akrostiş şiir yazmak

deep throat gibi hayat,
enine zor, boyuna bayat,
eskisi gibi değil videolar,
pırasalar, pırasalar.

in case of emergency,
nane aromalı sakızımız,
what happens kim bilir
her zaman ataktayız.

ite kaka bugüne geldik,
taklacı güvercindik,
eğilmedi kanadımız.

edit : yazıp, silen ergen deepinwhite'a sevgilerimle.
edit 2 : ilk sayfanın son entry'sini, başlığın son entry'si sanan ergen yazarınızdan (: - tükenmeden alın.

bir alttaki yazara mesaj vermek

dön bir de arkandan bakayım nasıl olmuş.

ışid in türkiye ye gelmesiyle olabilecekler

niye girsin? sen babana dalıyor musun?
her gördüğü sakallıya silah dağıtan, onu da daha kendi jandarmasından bile saklayamayan süper istihbaratımız var bizim hem. ne isteseler veriyoruz.

22 eylül 2014 bursaspor beşiktaş maçı

bundan 2 sene sonra skoru bilmemnesi unutulacak maç.

ama 200 sene sonra bile unutulmayacak bir Gezi Direnişi var. bu işin kalbinde Çarşı ve destekçisi Teksas gibi anadolu yiğitleri var. aradaki mevzular, husumetler kapanır, alevlenir. yalnız adam olanlar ne zaman ve nerede, kime karşı yürekten savaşacağını bilirler.
passolig'i protesto eden tüm Bursa'lı kardeşlerimin gözlerinden öpüyorum. Davamızın temeli futbol değil, davamızın temeli insanlık.
tribünü bilen, kardeşlerini almadan gitmeyen tüm delikanlılara sevgilerle.

ebru gündeş in 400 bin liralık kışlık alışverişi

ülkeyi kışa hazırlamıştır.

17 eylül 2014 hakkari pkk saldırısı

ak trollerin önemsemediği olay. bu ülkede terörü bitirdim masalını uzun zamandır dinliyoruz. oysa terör siz iktidardayken bitmişti, şartsız şurtsuz silah bırakmış bir pkk, ve 'benim annemde Türk, Türkiye için ne gerekiyorsa yapmaya hazırım' diyen Apo ile geldiniz. Apo ismi çocuk katili diye anılırken, Sayın Abdullah durumuna geldi, bayrağın yakılması normal birşey, artık askeriyeden bile indirebiliyorlar. milliyetçiliği ayaklar altına aldınız gerçekten.
Unutmayın ;
''Halktan aldıkları iktidar halka geri döner. insanlar ölür, hürriyet ölmez!''

edit ; imla

izmir de gidilmesi tehlikeli yerler

kıbrıs şehitleri caddesi'nin bile listeye girebileceği şehir.

1983 ten bu yana yok anane, yok teyze, yok dayı derken en az senede 2-3 kez izmir'e uğrarım. 90 zamanlarını gayet net hatırlıyorum. Gerçi 90 larda ülke olarak güzeldik sanırım. Böyle tersine bir evrim 20 senede nasıl gerçekleşiyor insan hayretlerle izliyor.

Askerliğimi izmir Ağır Bakım'da yapıyorum (As-Teğ olarak). Alsancak Orduevi'ne geçtik iş çıkışı 1-2 askerden arkadaşla. Muhabbetimizi ettik, ben biraz daha dolanacağım diyip ayrıldım. Kıbrıs Şehirleri caddesinde yürüyorum. Yapı Kredi Yayınları'nın olduğu bir yer var. Hala var mı bilmiyorum. Hah orası delikanlı evet, o dar boğazın hafif genişlediği orta kısımda.
50 metre öteden rahatlıkla görebiliyoruzsunuz, bali çeken arkadaşı. Saat 18 sıraları temmuz ayı, cadde dolu yani. Baliciye en yakın kişi 4-5 metre farkla yanındaki Milli Piyango Teyzesi.

Bu balicinin yanından farketmeden geçmek isteyen bir kızcağız. Muhtemelen liseli. Elindeki kitaplara sarılmış devam ediyor. Tam yanından geçerken, bu balici eteğinden çekmeye çalışıyor. Biraz beceriyor da ama kız toparlıyor. 12-13 metre kaldı benim balici ile mesafem gördüğüm de. Ona doğru gidiyorum çünkü kazı kazan alırım ben ne zaman yaşlı teyze görsem piyango tezgahının başında.

Duyabiliyorum çok rahat :

Balici : ehuaha mna birşeyler birşeyler.
Kızağız : Pislik.

O kadar da terbiyeli ki kızcağız, ne sesini yükseltme, ne yardım isteme bilmem ne yok. Üstünü başını düzeltip devam ediyor. Olaya benimle birlikte en az aynı mesafede 20 erkek bakıyoruz. Durduğumuz yerde değil tabi, süreç içerisinde. Yürürken insanın dikkatini çekmesi gayet normal bir bebenin, bir kızcağıza yaptığı puştluk.

Varıyorum yanına yavşağın, iki elimle havaya kaldırıp, 2-3 metre ileriye düşecek şekilde fırlatıyorum bunu. - Bunu yaptığım sıra sabah ayrı bir spor yapıyorum bölükle (bölük komutanı olmadığından 8 ay boyunca bölük komutanlığı yaptım 180 tane kardeşime), öğleleyin nöbette, cartta curtta olanla bir daha, akşama işi-gücü olan berberi, çaycısı, amm ile bir daha. Spor dediğimde 3km koşu - 11 dakikada, 50 şınav, allah ne verdiyse mekik. Kalan zamanda da koştur dur. Bu arada arkadaşlar, ahatlıkla söyleyebilirim ki dünyanın en zor işlerinden biri Türk Silahlı Kuvvetleri'nde subaylıktır. -

ittirdiğim genç, sendeliyor ama düşmüyor. Sonra bana hiçbir şey demeden arkasını dönüp yürüyor, daha doğrusu yürümeye çalışıyor.

Ben piyango teyzeme doğru gidiyorum :

Ben : Merhaba teyzecim bi-
Teyzem : Evladım allah razı olsun.
Ben : Hayırd-
Teyzem : Sabahtan beri bu çocuk burada, gören kimse gelip birşey almıyor. Uzaktan uzaktan geçiyorlar.
Ben : Şimdi açılır işlerin inşallah teyzem. 2 tane kazı kazan alıcam ben.
Teyzem : Seç bakal- evladım geliyo, arkanda.

Arkamı dönmemle, balici bebenin boynuma yumruk atması aynı zamana denk geliyor. Bakmayın yumruk dediğime siz, çaykaşığı ile fiske atmış kadar gücü. Zaten komalık hali, yani dursam 10 dakika vursa, morarmaz bile bir yerim. Tabi bu faaliyet zararsız olsa da, en azından teşebbüsten dolayı 3-4 yumruk benim atmam lazımdı. Netekim öyle oldu. ilk yumruğu attım bu baya ileri düştü bu sefer. 6-7 metre koşup düştü. O an çok komikti ama sonrası değil.

Bunun yanına doğru gidiyorum tam, çok net hatırlıyorum. Aramızda 4 - 5 metre mesafe var. Cebinden bir pet şişe çıkardı, içinde bir sıvı var. 'şimdi yaktım seni rsb çocuu'' dedi. Bu arada etrafımızda 20 metre çapında bir çemberde 30-40 delikanlı bizi izliyor. Hayatımda o kadar korktuğumu hatırlamıyor. Bıçak, silah ne bileyim tank namlusu çevirseler korkmazdım kezzaptan korktuğum kadar. Elim ayağım boşaldı. O kadar yavaş ve flu ki şişe dışındaki herşey. Şişe bana doğru yaklaşıyor, sürekli sesler duyuyorum birbirine karışan, ama herkes flu, tüm sesler anlaşılmaz o an. Şişe bana yaklaşıyor sadece. Çok yaklaştığı an kafamı yan çeviriyorum, kapağını açıp fırlatıyor üzerime bir miktar. Yan döndüğüm için kulağımda hissediyorum yanmayı. 2-3 saniye elim kulağımda, bekliyorum. Yanma azalıyor, elim kulağımda. Elim kulağımda, anlıyorum. Her ne bok döktüyse kezzap değil.

Yavşak bakıyor titrek titrek. Üstüne doğru hafif hızlı yürüyüp, önce sol yumruk vuruyorum ki, sağı da yetiştireyim bu düşmeden diye. Aynen öyle oluyor. Sağı alınca direk yere kapaklanıyor, hafif kanlı. Kafasını saçından tuttuğumda çemberdeki delikanlılar beni ayırıyorlar.

Sizin delikanlılığınızı skiyim. Şimdi mi ayırıyorsunuz diyorum.

izmir gözümde bitiyor, esnafı bitiyor. izmir'in en büyük handikapı, namusluların namussuzlar kadar cesur olmamasıdır. Aynı baliyi gelsin, Ankara'da karanfil de, istanbul'da cadde de çeksin bakalım. Esnaf kaç dikişe gönderiyor. Bizden 2-3 dikişle yırrtı.

Polis bebe geldi kimlik - mimlik (çember dağılsa da hala 10-15 kişi var takip eden), cüzdanı hafif kapatarak subay kimliğini gösterdim.

Polis : Tamam beyefendi, yapabileceğimiz birşey var mı?
Ben : Yok gözüm, işine bak sen.

Elini kapatarak birbirinin kulaklarına 'ne iş la bu' diyenler mi dersin, hemen yapı kredinin arkasındaki ganyan bayiye gidince gelen çaylar mı dersin, hafif bir şeklimiz oluşmuştu cadde de. Yalnız, o liseli kızına en kalabalık yerinde bir baliciyi musallat ederken, tepki veremeyen izmir delikanlılarının şekli benim gözümde çoktan bitiyordu. Kendi kızları olduğunda, toparlamak için çok geç olacak.

kemalizm bir israil projesidir

sınırların ötesindeki etkili olma çabamız sayesinde yavaş yavaş atlatmayı başardığımız bir proje.

tabi lan. sınırlar ötesinde, ulusal sularda kafamıza sıkıyorlar. nüfusu küçükçekmece etmeyen ülkenin vatandaşları, hava subayımızı dövüyor, üstüne bütün ülkeyi tehdit ediyor. oslo'da vatanı satıyoruz. sen düşün artık, o kadar sınır ötesinde etkiliyiz. libya'ya gidiyoruz-kısa çöp, mısır diyoruz kısa çöp, suriye kısa çöp, ırak kısa çöp, uzun adam ve yardakçıları ile kısa çöp arasında garip bir ilişki var. yaralı parmağına işemez ülkenin bunlar.

başkanı profesör olan tek siyasi parti

Akademik olarak alınan en yüksek derece Dr. (doktor) luktur Türkiye'de. Dr. olduktan sonraki bütün ilerlemeler emiş kuvvetinize bağlıdır. Dünyanın en dahi insanı da olsanız yine gidebileceğiniz en üst makam Şube Müdürlüğü'dür kamuda. Şunu iyi bilin arkadaşlar, üniversitelerdeki en büyük vazife Dr. larda, kamudaki en büyük yük de şube müdürlerindedir.

Yok daire başkanı, yok genel müdür, il müdürü vs. hepsi birinin sizi oraya layık görmesi sonucunda gerçekleşir ve o birinin layık görürken ilk kıstası hiçbir zaman potasiyeliniz veya kişiliğiniz değildir. Bundan 20 sene önce ne ise şu anda da o dur.

Tabii ki bu ülkenin tüm hükümetler döneminde ezileni solcular ve ülkücülerdir. Ya sürülmüş, ya öldürülmüş ya da hor görülmüşlerdir. Bakmayın şimdiki 'darbe' ağlaklığı yapanlara. Kendileri her darbede cenin pozisyonu alıp evinde bekleyenlerdir. Kaç tane akp milletvekili darbelerden zarar görmüştür?

erkeklerin uluda kız yok demeleri

bir erkek zaten burayı 'ulu' olarak tabir ediyorsa, ona hiçbir yerde kız yoktur. olmayacaktır.

ateizmdeki inanılmaz mantık hatası

iyi yapanları terfi ettiren, kötü yapanları işten çıkaran tanrı (: olum süpermiş bu sizin kavramlar.

düşünülmesi gereken şudur arkadaş : sen Tanrı isen işe insanlar almazsın. Yani şöyle düşün, işe kendi ürettiğin robotları alıyorsun. herşeyiyle sana ait. Sonra iyi çalışan robotları terfi ettirirken, yağını suyunu az koyduğun tekleyenleri cezalandırıyorsun.

hayal dünyanda Tanrı canlandırmaya çalışıp, rol kesmeyi bile becerememişsin henüz.

hem türkleri hem kürtleri mutlu edecek plan

olabilirsin. önce sen ve tüm arkadaşlarının çocukları üzerine kayıtlı tankerlerin sayısının 3 hanelere ulaşması gerekir. sonra ikametgahını al gel akboy.

ateizmdeki inanılmaz mantık hatası

anladım bebeğim. sorun aslında tamamen bir agnostik sorusudur. 'ya varsa'? bu soruyu kendine sorduğun andan itibaren, zaten inancın yoktur. islam'ın içerisinde münafıklık diye bir kavram var. hani biri inanıyor, biri inanmıyor. kafir var, imanlı var ya. hah münafık ne biliyor musun?

münafık sensin beybi.

uludağ sözlük kızlarının saç renkleri

(bkz: sözlük cıvırlarının cep telefonları)

kanka olunmak istenen ünlüler

(bkz: andrea pirlo)

ateistin din dersi görmesi zaruridir

farklı kültürleri tanıması açısından doğru beyanmış. lan müslüman halimle deliriyorum şu kendini savunmayı dahi beceremeyen eniklere. kültür ne lan? çok kültür istiyorsa angkor wat'a gezi düzenlesin din dersi yerine, toplam islam kültür'ünden daha fazlasını tek bir bölgede görebilir.

kuveyte verilebilecek cevap

devlet meseleleri öyle ergence ele alınamaz. hemen aklınıza ilk geleni yazıp, komik sevinçlerde bulunmayın. sabırla ve dikkatlice örülmesi lazım dış politikanın.
bence 'sizi kızıldenize yatırıp sikeriz' gibi daha yerinde ve uluslararası geçerliliği olan mesajlar vermek lazım.
malum, bazı ülkeler ulusal sularda bizim vatandaşlarımızın kafasına sıkıyorlar. özür diletince mutlu oluyoruz biz de. bari Kuveyt'e kalksın lan çükünüz.

bomonti vs tulborg gold

tuborg gols vs something farketmeyecektir.

bir erkeğin kalitesiz olduğunu gösteren detaylar

sırtındaki adidos dövmesi. ne demek lan kalitesiz erkek? kaliteli erkek?
yine hümanistliğim azdı, şah damarım seyirdi.

uludağ sözlük kızlarının saç renkleri

beyaz tenim ve mavi gözüme en çok kızılın yakışacağını düşünsem de, siyahtan vazgeçemiyorum kolay kolay. kalçalarıma kadar gelen saçlarımı tutup boyasana delikanlı?