bugün

sevdiği entry'ler

telaferde türkmen katliamı

Kürt köprkleri ölünce yaygara koparıp da brnim kandaşım atam ırkdaşım öldürünle umursayan vatan hainlerine yazıklar olsun. Tengri türk ü korusun.

koç burcu erkeği

--spoiler--
en önemli özellikleri gerçekçi olmalarıdır. bu durum bazen onların yararına bazen de zararınadır. herkesin bahsettiği özellikleri bu şablon altında irdelemek daha doğru olacaktır.

inatçıdır, kolay kolay pes etmez. kafasına koyduğu şeyi yapmak için bütün alternatifleri zorlar. birçok insanın, neyse olmuyorsa olmuyor uğraşmayalım dediği yerde, “elimizden gelen her şeyi daha yapmadık ki neden pes ediyoruz” diyen adamdır.

hayatı belli kalıplarda yaşar. onun için doğrular ve yanlışlar vardır, arası yoktur. genellikle insanları da bu değer baremi içerisinde yargılar. hayatın gerçeği bunlardan ibarettir ona göre. ihtiyacı olan bir insana yardım etmek doğrudur ve yalan söylemek yanlıştır. bunların muhakemesi olmaz.

hissiyatları kuvvetlidir. insanlar hakkında kısa sürede bir yargıya varırlar ve bu genelde doğrudur ancak bu asla bir önyargıya dönüşmez. karşısındaki kişi hakkında net bir izlenime sahip olmadan karar vermeyi o insana haksızlık olarak görürler.

olduğu gibi görünen, davranan insanları severler. bakımlı, güzel ve sempatik kadınlardan hoşlanırlar. kasıntı, suratında 40 kat fondoten bulunan kadın onlar için tam bir faciadır. doğal olmama durumu, yapmacıklık hayatta tahammül edemeyecekleri özelliklerdendir. bu nedenle; kahvaltı yapmak için bir cafe'ye basketbol şortu, tişört ve tiger giyerek gelmiş bir kıza aşık olabilirlerken, topuklu ayakkabı giyip makyaj yaparak oraya gelen kıza iğrenerek bakarlar.

çapkın olduğu düşünülür, değildir. etrafında çok ilgi çeker, kendini rahat ve mutlu hissettiği ortamda çok hareketli ve eğlencelidir. bu nedenle hemen hemen her girdiği bu tür ortamda mutlaka birisini kendisine aşık etmeyi başarır. ama bu demek değildir ki gönlünü hemen ona kaptırsın. zaten böyle bir ilişki de onun tarzı değildir.

aşık olduğu kişi onu flört döneminde peşinden koşturmalıdır. bu durumda koç burcu erkeğinin duyduğu aşkın içerisine artık inat da girmiştir. gecenin ikisinde arayıp şarkı dinletmeler mi dersin, msn-whatsapp’ta saatler süren konuşmanın ardından “ben uyuyorum da senin sesini duymadan uyumak istemedim” jestleri mi, gün içerisinde ufak-tefek sürprizler mi, gözlerinin içine bakarak en kallavi iltifatlar mı… karşısındakinin başını döndürür ilişkinin başında, yaptıklarının karşı tarafın hoşuna gittiğini anladığı zaman ise egosu hemen devreye girer. bu tarz şeyler yaptıkça, hem karşı tarafa olan bağlılığı artar hem de egosu okşanır. bildiğin kendi kendine egosunu okşar işte. istediğini elde ettikten sonra ise gerçekçilik hormonları depreşir. artık istediğini almıştır ama karşısındaki insan onun hayat görüşüne uygun mudur bunu anlamaya çalışır. derdi kızı yatağa atmak, gönül eğlendirmek falan değildir. biz olur muyuz diye düşünür ve bir noktadan sonra ya ilişkisini bitirir gider ya da devam etme kararı alır. gittiği zaman çok net gider, bir an bile o kişinin kim olduğunu hatırlamaz. kalbinde ya da beyninde o kişiye karşı tek bir düşünce kalmaz. devam etmeye karar verdiği andan itibaren ise, bambaşka bir adam rolüne bürünür. artık karşınızda sizi gerçekten seven, ölümüne sadık bir sevgili vardır. hani uzun ilişkilerde, sıvı gibi girdiğiniz kabın şeklini almanız gerekir ya, bu adam onun için en uygun kaptır. yeri geldiğinde o sizin gibi olur, yeri geldiğinde sizin onun gibi olmanıza yardım eder. duvarları yoktur, içi dışı birdir. hiçbir şey saklamaz, yalanı aklının ucundan bile geçirmez ve bu yüzden karşısındaki insanın güvenini kısa sürede kazanır. ciddi bir ilişki içerisindeyken başka bir kızın kendisiyle ilgilenmesine asla izin vermez ve hatta gelebilecek her türlü teklife de düşünmeden hayır der. çünkü bu tarz durumlar onun hayata duruşuna terstir.

zaman zaman ilişki sırasında bunalır ve en belirgin özelliklerinden birisi olan sinirli olma hali gün yüzüne çıkar. ilişki sırasında görebileceğiniz en kötü özelliği budur ama iq seviyeniz ayak numaranızdan büyükse ve gerçekten bu adamla birlikte olmak istiyorsanız, yapacağınız tek şey; olgunluk gösterip 15 dakika kadar bu içindeki çocuk asla ölmeyecek olan koç burcu erkeğininin mute tuşuna basmaktır. en fazla 15 dakika sonra, önce bütün siniri geçecek sonra neye sinirlendiğini hatırlamayacak ve en sonunda haklı olsa bile, ben ne için bu insana bu kadar sinirlenip tepki gösterdim diye kendine kızmaya başlayacaktır. bunun dışında uzun ilişkilerde iyidir. ilişkisine sahip çıkar, emek verir. öyle bir sahiplenir ki, kız babasından abisinden görmediği ilgi alakayı ondan görür. aynı şekilde sahiplenilmek ister. bu nedenle bencil insanlarla mutlu bir birliktelik yaşaması mümkün değildir. unutmadan, kıskançtır. etrafı iyi gözlemlediği ve realist bir dünyada yaşadığı için bu tarz rahatsızlıklar duyması normaldir. örneğin; okula ya da iş yerine kısa bir etekle gitmenize karışır. çünkü oradaki insanların size ne gözle bakacaklarını bilir ve bu durum onu rahatsız eder. ama aynı zihniyet, tanıdık bir ortamda ya da insanların sizin dekoltenize bakma kaygısı gütmediği bir yerde giydiğiniz hiçbir şeye karışmayacaktır. sevdiği zaman ilişkisinin bitmemesi için elinden geleni yapar, bitmiş olsa bile inatçı yönü nedeniyle aylarca geri dönmek için uğraşabilir. ayrıldıktan sonra onu süründürmek istiyorsanız seviyormuş numarası yapın, epeyce peşinizden koşturursunuz. ancak sevilmediğini, kullanıldığını ya da kandırıldığını anladığı anda öyle bir tersine döner ki bünyesi, charlize theron olsanız yüzünüze bakmaz.

dürüstlük, hayatının temel felsefesidir. sosyal çevresinde, iş yerinde ya da ilişkilerinde bu duruma çok özen gösterir. herkesi kendi gibi sandığından, hiç tanımadığı bir insana bile %80 güvenir. o insanı tanıdıkça bu oran onun için ya da %100 ya da %0 olur. dediğim gibi onlar için ara değer diye bir şey yoktur. eğer koç burcu erkeğine bir kere yalan söylemişseniz, artık size güvenmesini ondan beklemeniz büyük bir yanlıştır. güvenmek istese de, bunun için efor sarfetse bile bu mümkün değildir.

kendisine yapılan iyiliği de kötülüğü de asla unutmaz. bu konuda filler falan halt yemiştir yanında. 3 yıl önce yaşadığı güzel ya da kötü bir anıyı tüm detaylarıyla oturup anlattığında ağzınız açık dinlersiniz. bu nedenle vefa duyguları da çok gelişmiştir. onun için önemli biriyseniz, en kötü zamanlarınızda mutlaka yanınızda o olacaktır. sevdiği insanlar için yapamayacağı şey yoktur. 40 derece ateşle yatıyorsanız, sabaha kadar başınızda bekler. moraliniz bozuksa onu düzeltmek için palyaço kıyafeti bile giyebilir. ancak, nankörlüğe gelemez. sizin için tüm fedakarlıkları yapıyor, içinde koç burcu olmanın getirdiği egosuna rağmen karakterine ters olan her şeye sizi üzmemek için anlayış gösteriyorken, karşısına geçip bir de pervasız bir şekilde nankörlük yaptığınızda onu net olarak kaybedeceğinizi bilmeniz gerekir. o an içinde bulunduğunuz durumu düşünerek bunu size hissettirmemeye çalışacaktır ancak bir çuval incir çoktan berbat olmuştur.

hayata karşı genel olarak sabırsızdırlar. 60 saniyelik trafik ışığı, devlet dairelerindeki anlamsız kuyruklar hatta atm’de 45 saniyeden daha fazla işlem yapan insanlar onları delirtmek için yeterli sebeplerdir. monotonluktan nefret ederler, hayatın akışından geri kalmak istemezler.

liderlik anlayışları, kendilerini çoban başkalarını da koyun olarak görmeyi ve onları gütmeyi içeren bir anlayış değildir. örneğin teknik direktör olarak çalışıyorlarsa, ilk 11’de kimin çıkacağına ve nasıl bir taktikle oynanacağına dair son sözü koç burcu erkeği söylemelidir. elbette yardımcılarının fikrini alabilir ama son kararı kendisi verecektir. eğer yardımcı antrenörlerinden biri gidip de kendinden habersiz bir değişiklik yapmaya kalkmış ya da başkana gidip “bence ilk 11’de ahmet yerine mehmet oynasa daha iyi” deme cesaretini kendinde bulmuşsa, delirir. bu durumu kendine saygısızlık olarak görür ve gazabı fena olur.

sanata, sinemaya, şiire ilgilidir. hemen hemen hepsinin gizli kapaklı yazdığı ya da okuduğu şiirler vardır. he bir de bunların yükseleni balık burcu olanları pek duygusal olur.

not: sene olmuş 2013 hâlâ burçlara inanan insanlar mı var diyordum ama okuduğum bunca şeyin tesadüfi olabileceği artık bana da pek mantıklı gelmiyor.
--spoiler--

koç burcu erkeği

--spoiler--
kendimden yola çıkarak analizler yapmak isterim. bu başlık altına girilmiş çoğu yazıyı okudum (bu bile ne kadar bencil ve kendimi beğenmiş bir insan olduğumun göstergesi aslında). çoğu da doğru şeyler buraya yazılanların. ha bu nasıl oluyor en ufak bir fikrim yok. doğum tarihimize göre nasıl şekillenir karakter? bence okuduklarımızdan çabuk etkileniyoruz. bir süre sonra ona göre davranmaya başlıyoruz.

neyse bu abidik gubidik başlangıçtan sonra; efendim koç burcu erkeği normal değildir. hep anormal insanlarız fark ettiyseniz. ilk defa girdiğiniz ortamda hemen fark edebileceğiniz tiplerdir. kendilerini zeki göstermeye çalışmaya bayılırlar. 23 yaşıma kadar herşeyi bilebileceğimi düşünürdüm ben mesela. ben ortamdayken ortada bir genel kültür sorusu varsa ben cevaplamalıydım. cevabı bilmem yetmezdi, önce ben cevaplamalı ve kendimi göstermeliydim. böyle sosyopatlık olur mu? oluyordu maalesef. entelektüel olarak kendimi kanıtladıktan sonra insanların bana saygı göstereceğini düşünürdüm. belli bir noktadan sonra her sorunun cevabı için gözler ister istemez size çevrili oluyor. işte koç burcu erkeğinin liderlik özelliği bu sosyopat davranışların altında gizlidir. tabi sadece entelektüel olarak sosyal bir ortamda ayakta kalmanız çok zordur. hele ki türkiye gibi artiz diye bir sıfatın olduğu saçma ülkelerde. zirveye çıkarsınız ama tutunamazsınız. ben mesela bunu "masanın komik çocukluğu"yla giderdim. mütevazi olmak, en azından öyleymiş gibi davranmak her zaman prim yapar ortadoğu çoğrafyasında. kendimle dalga geçmeye başladım. bazen gerçekten mütevazi olduğum için mi yapıyorum, yoksa "yok lan sen süpersin" desinler diye mi yapıyorum ben bile bilemiyorum. buradan bir diğer koç burcu özelliğine geçiyoruz: samimiyet. ulan koç burcu erkeği samimidir, ite it, göte göt diyecek kadar açıksözlüdür. iki yüzlü insanlardan nefret eder. ortamdan uzaklaşır. sessizce çekip gitmez ama dünyayı önce başlarına yıkar da gider. belli bir noktadan sonra; etrafınızda gerçekten insanlar iyi insanlar varsa sizin etrafınızda dönmeye başlarlar. bu da sorumluluk özelliğini geliştirir. herkese karşı kendini sorumlu hisseder. bu durumda her duruma balıklama atlama özelliğini getirir. sonucunu çok düşünmez. nasılsa gelecek daha yazılmadı. hesap adamı değildir anlayacağınız. çünkü her hesabın yanılma olasılığı vardır. öyle yaşar gider...

bir de ben ölümsüz olduğumu, bir gün dünyaya hükmedeceğimi falan düşünüyorum ama galiba bu benim şahsi sorunum. psikologa falan gideyim bari...
--spoiler--