yalnızlık bir lükstür. zorunluluk haline gelirse yaşam kalitesini düşürür. utangaçlık istemediğin insanların etrafında olmasına neden olur, asla istediğin hayatı yaşayamazsin. çözülebilir.
alman halkının sokaklara döküldüğünü göremezsiniz. halktan olan herhangi bir birey hangi ara hangi yasanın meclisten geçtiğini bilmez. avrupa da işçi sınıfını en çok ezen devlet alman devletidir. 40 sene çalışıp 63 yaşında 900 euro alırsanız şanslısınız. ayrıca emeklilik yaşı 67 olduğu için o 4 senenin kesintisi ölene kadar maaşınızdan her ay kesilir. hollanda da ömrü hayatında hiç çalışmamış adamın bile 60 yaşından sonra aldığı emeklilik maaşı 1500 euro olur. almanya da emeklilerin çok büyük bir kısmı aktif olarak ekonomiye katılırlar, çünkü aldıkları yeterli değildir. ara sıra diğer avrupalı devletlere emeklilik yaşını artırmasını dayatsa da almanya, o ülkenin halkı sokaklara döküldüğü için yapamazlar bunu. medya devlet politikaları hakkında eleştiri yazısı yazmaz. medya tek bir merkezden yönetilir.
polis devletidir. yasalara karşı gelemezsiniz, peşinizi bırakmazlar, adım adım takip ederler. baskın siyaset organları birlikte hareket eder. mesela ekonomiyi güçlendirmek için halkın elindeki bazı hakları almak gerekiyor, bunu sosyal demokratlar vasıtasıyla yaparlar. çünkü adı üstünde onlar sosyal demokratlardır. kimse onların böyle bir şey yapacağına ihtimal vermez. aslında tüm dünyaya genellenebilirse de almanya da sol kapitalizmin bir maskelemesidir sadece.
türkiye de olduğu gibi her kanalda günde 88 saat siyaset tartışan adamlar göremezsiniz. aslında alman devleti ekonomik açıdan bakarsak güçlü devlet isteyenlerin ideasıdır. lakin bunun için halkı, özellikle işçi ve emekli sınıfını ezmek kaçınılmazdır.
kesinlikle bu işin profesyonelleri ülkemizdedir. asıl sorun ne biliyor musunuz? her zaman işe yaraması. her kesimde bu insanlardan mevcut fakat çok iyi bildiğiniz bazı kesimler bu işte uzmanlaşmıştır. aslında çok güzel bir konu, örneklerle editlenilebilir.
bu dünyada iyi veya kötünün olmadığı apaçık ortadadır. ocular, bucular, tümdengelir yavşaklar. her insan menfaatleri doğrultusunda hareket eder kabul. kendinden olmayanı, veya kendinden sandığından olmayanı hemen yermeye başlar, gözlerini açıp bakmaktan korkar. samimiyetsizlik paçalardan akar fakat farkında olmaz.
yüzyıllar öncesinin özgür insanı yok artık. artık bütün insanların beyinleri görünmez kablolarla birbirine bağlı. beyinlerimiz siyasallaştı. suç devletin değil biz insanların. sadece konuşuyoruz, kimseleri düzene, barışa veya iyi olan her şeye yanaştırmıyor, zıtlıkları daha da deşiyoruz.
gerçekten de öyledir nasıl bir tanım mınakuyim. paraya önem vermeyen orospu çocuğu kızlar olması bir sorun teşkil etmez. hayattaki her şeyin öznesi biz değiliz.
her insan am dan çıkıyor. en azından 1 yaşına kadar dünyadaki tüm insanlar yalnızca insandır. ondan sonra ırklara bölünürler, geleneklerle, çevresiyle bezenirler.
aslında artık türkiye de kürtlere yönelik bir sindirme politikası olduğunu düşünmüyorum çünkü ciddi bir oy potansiyelleri mevcut. bunun yanın da artık kürtler akıllandı, birlik beraberlikle istediklerini alabileceklerinin farkına vardılar. her yerde birbirlerini koruyor, her türlü ortak menfaatte buluşabiliyorlar. hakim güç karşısında siyaset ( aynı hakim güç gibi yanarlı dönerli ) yapabiliyorlar.
aleviler açısından bakarsak henüz kürtler gibi organize hareket edebildiklerini düşünmüyorum, sayısal azınlıkta olmaları da ayrı bir dezavantaj.
aslında biliyorsunuz ki her şey otoritenin ve elitist kesimin menfaatine gelişir. kürtlerin açılımının sıradan bir kürde alevi çalıştayının sıradan bir aleviye faydası çok dolaylı yollardan gelir.
her ne kadar ileride yok olacaklarsa da şu an bu dünya da ırklar var bunu kabul etmemiz gerekiyor. insanlar ırk kavramına dayalı hak mücadelesi vereceklerse buna karşı çıkamayız, ezilen insanları desteklememiz gerekir fakat insanları enayi yerine koymak kabul edilemez.