sosyolojik bir kavram olduğu için sadece erkek bireyler değil kadın bireyler ile de alakalıdır. bence konuşurken bu konuyu en çok bu noktayı göz ardı ediyoruz. kadının ikinci plana atılmasında birbirinin kuyusunu kazan, hemcinslerimle anlaşamıyorum diyen kadınların hiç mi suçu yok?
küçükken okuduğumda derin bir hüzne kapılmıştım. büyüyünce tekrar okudum ağlamaktan helak oldum. üstelik büyüdüğümde okuduğum yaz genç werther in acılarını da okumuştum ağlamaktan bir hal olmuştum be. ama bir şeker portakalı, bir de küçük prens beni sizler mahvettiniz.
güzel film arayan bendenizi geçen hafta şenlendirmiş, neden bu zamana kadar izlemedim diye üzen enfes film.
izlemek için neden arayanlara ; destanlar-söylenceler ve onun kaynağı gerçekler arasındaki uçurumu görmek mi, evrenin müziğini dinlemek için mi, efsane yönetmen milos forman için mi desem bilemedim. enfes bir yaklaşık 3 saat için durmayın derim.
zamanında ülkeyi yanlış tanıttığı için berlin film festivaline gidememiş yapımcı tarafından kaçak olarak filmi ülke dışına çıkarılmış ve büyük ödülü alınınca film bir ulusal gurur hikayesine dönüp oyuncu ve yönetmenler tek tek bizzat devlet tarafından ödüllendirilmiş.*
izlemek isteyenler için burada da hd versiyonu yayınlanmış link
bu film kesinlikle ceylan'ın sinematografisiyle bağırdığı filmdir. bu filmin en iyi film ödülü almamasının tek sebebi oyunculuklardır. yavuz bingöl dışında herkes oldukça vasat. üstelik bir de "bir zamanlar anadolu'da" nın üzerine izlerseniz, zaman zaman anne'nin hareketleri, çiğ mimikleri öylesine gözüme battı ki yarısında çıkmayı düşündüm entel bir sözlükçü gibi izlerken*. filmin tamamı neredeyse üç kişiyle geçen bir anlatı olmasına rağmen bu kadar ortalama oyunculuk fazlasıyla sırıtıyor.
ancak nbc'nin fotoğraflarının önüne geçememişler. ayrıca ne alaka demezseniz bence breaking bad sevenler bu filmi de kesinlikle çok sevecekler. öyle ki bazı sahnelerde sanırsın ıssız çöllerdeki mike & walt buluşmalarını istanbulda izliyordum falan.
öncelikle en başarılı oyunculuk nejat işlere aitti filmde kesinlikle. zaman zaman konuşan kafalara dönmüş ama malesef film. dialoglar bazen belki fazla uzuncaydı ve karakterler türk sinemasinda görmeye alışık oldugumuz türden karakterler değildi pek. o anlamda baya orijinal. sahneler kendi içerisinde yavaş başlasa da güzel yükseliyor fakat sahneler birbirinden biraz kopuk kalıyor. hikayeyi de çok taşımıyor aslında. görüntüler konusunda ise film daha dar alanlarda geçiyor bu sefer. ve tek mekanda çok uzun dialog boğucu ve takip etmesi zor olabiliyor.
mümkünse vizyondan çıkmadan önce tekrar izleyeceğim, bence şu ana kadar en iyi x-men filmidir. hatta abartıyorum belki ama en iyi marvel filmi.
kesinlikle 3d izlemeyin. ne zaman 3d izlesem daha çok nefret ediyorum bu teknolojiden. filmin özellikle gelecekle ilgili bölümleri zaten karanlık bir ortamda geçiyor e bir de gözlüğün karartması gelince iyice zorlaşıyor olayları kavrayabilmek.
spoiler a geçmeden izlemeyi düşünenler için bir çok önemli not: filmde herkesin de söylediği üzere bir quicksilver sahnesi var ki, o 3-5 dakika için bir bilet parası göz kırpmadan verilir, defalarca da izlenir kesinlikle.
--spoiler--
öncelikle oyuncu seçimleri muhteşem. öyle denk getirmişler ki yaşlı ve genç magneto ve profesörün aynı kişiler olduklarına inanıyorsunuz. bunun temel sebebi hem yaşlı hem genç oyuncuların muhteşemlikleri elbette. ama aslan payını ben james mcavoy'a veriyorum. hele o uçaktaki "you abandoned me" deyişi yok mu, adamın acısını paylaşıyorsunuz resmen. olayın mystique etrafında dönüyor oluşunun sebebi jennifer lawrence bence, kızabilirdim aslında ama çok güzel oturduğu için affedilebilir. hugh jackman dursa yeter zaten, x-men'in popülerliğinin en büyük nedeni bu adamın wolverine'idir, hayran olmamak elde değil.
hikaye; işin içine zamanda yolculuk girince işler genelde sarpa sarar, ama senaristlerimiz bu riskli işi çok güzel kotarmış. ben bu hikayenin seçilmesinin nedeni olarak the last stand faciasını görüyorum. bryan singer çok büyük risk alarak o filmimsinin batırdığını toparlamak istemiş ve becermiş, daha güzel bir şekilde yapılamazdı. gelecekteki karanlık ve umutsuz ortamı iliklerinize kadar hissediyorsunuz, sentineller çok korkutucu yapılmış. filme sentineller nedeniyle ekstra puan çok rahat verilir. xavier'ın çaresizliğini, mystique'nin inadını, magneto'nun kararlılığını ve wolverine'in oturmuş olgunluğunu başarıyla yansıtmışlar hikayeye. yine çok iyi bir oyuncu olan kötü adamımızın motivasyonunu ise daha iyi yansıtabilirlerdi, orasının biraz eksik olduğunu söyleyebilirim.
genel olarak da bence muhteşem oyunculuk, çok güzel yazılmış bir hikaye ve başarılı bir yönetmen bir araya gelince verilen parayı sonuna kadar hak eden bir yapım ortaya çıkmış. zevkle defalarca izlenebilir kesinlikle.