Beşiktaş iki galibiyet aldı yine şımarmışlar aq. Kendilerini nimetten sayıp da galatasaray ve fenerbahçe'den daha büyük bir takımmış gibi davranıyorlar ya çok gülüyorum bunlara.
Ulan sizin almak için yırtındığınız üçüncü yıldızı bu iki takım ne zaman almış bir bakın da ne kadar geriden gelip bizi bu açıklamalarla güldürdüğünüzü anlayın.
Hala bunun bir futbol maçı gibi olduğunu düşünerek oy verecekler var aq açılan başlıklara, girilen entry'lere bak.
Sandıktan ne çıkarsa çıksın olay o akşamki zafer kutlamasından ibaret olup da önümüzdeki maçlara bakmayacağız, sizler konvoylardan evlerinize geçtiklerinizde uyuyup da her şey sona ermeyecek. Aksine yepyeni bir dönem başlayacak ve atılan her adımdan siz sorumlu olacaksınız artık kaçışınız olmayacak. Sırf bu yüzden bile çıkan her türlü sonuca tedirgin yaklaşmak gibi bir erdemlik varken avazınız çıktığı kadar galibiyet kutlar gibi bağırırsanız da kusura bakmayın ama olmayan aklınızı sikeyim.
Evet ya da hayır, ne oy verirsen ver ama yeter ki kendi bilincin ile ver, ne için oy verdiğini bilerek ver, ama bu şekilde davranırsanız size koyun diyenler de artar sırtınıza binenler de.
Arzular, sevginin önüne geçmediği müddetçe sorun yoktur. Geçtiği andan itibaren ise ilişkinin boyutu ve amacı yavaş yavaş kaymaya başlar. Dengeyi iyi kurmak lazım, tabii bu da iradeyle doğru orantılıdır.
Kısacası sevişmek istediğinden fazla seviyorsan bu onun için de senin için de mutluluk vermelidir.
Aldığım eksileri hiçbir zaman kafama takmadım bugüne kadar ve tek bir eksi oy bile kullanmadım kimseye. Sonuçta yazılanlara katılmayanlar olabilir, doğal bir şey bu.
Ancak son zamanlarda paylaşılan şey ne olursa olsun (ki çizdiğim resimler örnektir buna) zevk için eksileyen özenti bir tayfa türedi. Profesyonel olmadığımı sürekli dile getiriyorum tabii ancak varsa çizimde bir hata söylersin eleştiriye açığımdır. Ha yoksa yaptığın şeyde yine özgürsün ama bokunu çıkarmanın da alemi yok. Bir şeyler paylaştığın kişilerin ne kadar kalitesiz olduğu anlaşılıyor bu durumda.
Sözlüğü bırakmakla bırakmamak arasında kaldığım şu günlerde, bu konu karar vermemde bana oldukça yardımcı oluyor. Zira ne kalite kalıyor sözlükte ne de heves.
Çünkü herkes kendi fikrine göre oyunu vermekte özgürdür (tabii fikri varsa). Bu sebeple kimsenin kimseyi çeldirmeye ya da yönlendirmeye hakkı yoktur. Ünlüsün diye senin dediğini niye yapayım ki, Bu yüzden bal gibi yalakadır aq.
Zamanında hakan şükür de aynı yolla milletvekili olmuştu, sonrası malum.
Uzay mekiği misali yükseldikçe bir parçasını boşluğa bırakan akp, elbet zamanı gelince bir parça daha bırakacaktır boşluğa ve tahminimce o parçanın içinde bu da olacaktır. Tıpkı bir önceki parçada hakan şükür'ün olduğu gibi.
Bir çizgiye sahip olmak önemlidir ancak o çizgiyi bozmadan ilerleyebilmek daha önemlidir.