Ne acıdır ki duyguların karşısında işlevsiz kalan değerdir.
Sıkıldığım ciddi bir ortamı “yeter ama ya” diye bağırarak terk etmek.
Genelde başladığım cümlenin sonunu getirmeye üşenip susarım.
Ne istediğine dikkat et! Bugünlerde geçtiğim her sokakta, okuduğum her kitapta bir yerlerde karşıma çıksın ve anlamını yitirmeden özümsediğim cümle olsun istiyorum.” Ne istediğine dikkat et!”
Sonra kendi içine bir yolculuk yaparsın, ama yolun sonunun ona çıktığını anlarsın.
Kalbin rotası belirsizse yol da uzun ve belirsiz olsun ister insan.
Pişman olduğun şey için artık pişman olma.o an öyle hissettim ve öyle yapmam gerekiyordu de ve sadece şimdiyi yaşa.
Her insandan öğrenecek bir şeyiniz vardır. Ki bu nasıl olmamanız gerektiği de olabilir.
Üzücü bir fiildir.
Yarın yapacak süper bi işinin olması üstelik erken kalkmak zorunda olmaman.
Kar yağarken gökyüzünün pembe olması.
‘Ne doğan güne hükmüm geçer ne halden anlayan bulunur.’
Karıncaları izlemek.
Doğruluğu kabullenilmek istenmeyen doğru entrylerdir.
Şimdi şöyle ki; mutlu olmamla şehrin bir ilgisi yok.
Masal gibi bir şarkıdır.melodisinin tatlılığı, sözlerinin doğruluğu sizi alıp götürür.
Boşu boşuna küfür yedirten durumdur.
Vasıfsız elemandır.ilanların aranan adamıdır.
Batsın bu dünya, başka gezegen mi yok.
Sanki herkes zan altında
Şaşırtılmak olabilir.
Aslında gerekli bir yol tarifi bırakıyorum
En az uyanmaya çalışıp uyanamamak kadar can sıkıcı durumdur.
Gece “rahat bi uyku çekeyim” dersiniz uykunuzu açar; sabah “açılırım” dersiniz uykunuzu getiririr.tamamen ters çalışan mekanizmadır.
ilerde okuyup büyük saçmalamışım diyeceğiniz diyaloglar zinciridir muhtemelen.
Koşulların değişkenliğini fark edin.
3 haftada bir yeni koleksiyon çıkarıyorlarmış.Çalılşkan adamlar
2. sezon 3.bölümü itibariyle efsane olduğunu kabullendiğim dizidir.
daha fazla entry yükleniyor...
