öncelikle istatistik anlatıyorum. mallar gibi okumadan karar vermeyin.
kolaylıkla tesbit edilebilecek dağılımdır.
dönemsel olarak değişiklikler gösterse bile, genel itibarda sürekli galatasaraylıların entry girdiği dağılımdır.
ister inanın, ister inanmayın ama bu entry girilmeden önce bir istatistik çıkarılmamıştır. keşke o kadar zamanım olsa idi ama işte...
neyse,
sadede gelelim gençler.
öncelikle fenerbahçe başlığı açılır ve içerisine entry giren son 100 kişinin hangi takımlı olduğuna bakılır. emin olun bu oran gs taraftarı ile kafa kafayadır. açın bakın olum yalan mı söyleyeceğiz.
ancak galatasaray başlığını açtığınızda bu oranın çok yüksek müktarda galatasaray taraftarı lehine değiştiğini görürsünüz.
ya da rvp, nani veya mario gomez başlıklarına girin bakın fenerliler ve beşiktaşlılar kadar galatasaray taraftarının da ( çoğunluğu bok atmak adına da olsa) entry girdiğini görürsünüz. sadece son 100 entry yi hesap edin, anlaşılır.
şimdi bunun karşılığı olarak wesley şınayder in başlığını açtığınızda, orada da galatasaray taraftarlarının çoğunlukca yazdığını göreceksiniz.
olum çok basit gir başlığa bak. hadi son 100 ü geçtim son 30 a bak. ben bakmadan bu kadar emin yazıyorum. sen bakarak karar ver.
önümüze iki ihtimal geliyor, ya sözlükte yazarlar arasında galatasaraylılar çok fazla, ya da elin sikiyle gerdeğe girmeye bayılıyorlar.
ilk teorinin istatistiği varmı, bilmiyorum.
ama ikinci teori için mario gomez vs rvp başlığındaki " podolski ikisini üstüste koyar, araya bilmem ne kağıdı koyar öyle siker" ifadesi yeterince net kanıt elde etmemizi sağlıyor.
edit: allah ın adını verdim, neden eksilediğini anlat bana...
yeni kampanyamızla sevelerimizin karşısındayız. *
şimdi bu sikimsonik ortamda en çok konuşulan şeylerin spor ve siyaset olduğu düşünülürse tüm sözlüğü ilgilendiren bir kampanya olması kaçınılmazdır.
tuttuğunu koparan, orda burda tv lerde vs sürekli cırlamayan, ona buna sataşmayan, işini layığı ile yapan sevgili muhtar dayımız a hakettiği değeri vermemizi sağlayacak bu kampanya ya destekleriniz bekleniyor.
şimdi girilecek olan entrylerin altına sadece bilmem ne sporluyum yazmak yetmeyecek, aynı amanda parti/görüşünüzü de yazmanız gerekecek.
dikkat edelim lütfen. *
önemli uyarı: eğlenmek için başlattık, yasal sınırlamalardan bahsedeni zirce değneği ile döverim. *
insanın, evli olduğu kişiyi özlemesine verilen isimdir. *
3 ay gibi bir süredir iş gereği başka şehirlerde yaşamak zorunda olduğum eşimi ve çocuklarımı 2 haftada bir ziyaret ediyordum. ilk başlarda zor gelmedi ne yalan söyleyeyim, hatta biraz bekar takılmak iyi bile gelmişti diyebilirim.
ancak 3 ayın sonunda daha biraz önce açtığı telefonda seni çok özledim, sen de özledin mi diye sordu.
- "etim kemiğim sızlıyor"
dedim kadıncağıza... hem seni hem çocuklarımı o kadar özledim ki, etim kemiğim sızlıyor...
dedim kapattım...
ben bu kadar duygusal bi adam değildim ne oldu amk anlamadım ki...
edit:
ayrıca, işyerimdeki mutfak tezgahının üzerinde bu kadar acı soğan doğranması bence çok yanlış...
bunca zaman yetim hakkı yiyenlere, ölmek madenciliğin fıtratında var diyenlere en güzel cevap olur.
aynı zamanda dünyanın en güzel yetimler yurdu ülkemizde olur.
islam' dan doğru nasiplendiğimizi de tüm dünya görür.
neden olmasın?
okuldaki başarı derecelerine göre oraya yerleştirilir ve öğrenimlerine orada devam ederler, külliye neymiş, medrese neymiş cümle aleme göstermiş oluruz.
hem de ne cevherler sokaklarda çürümez, alim olur, vatanına milletine faydalı olarak yetişirler.
tanım: ak saray' ın yetimler okulu ve yurdu olması talebidir.
görüntüsü esrarı andırır sanki küflenmiş esrar gibidir ama (şükürler olsun hayatta işim olmaz o tür işlerle) içerik bambaşka...
bu bokun bu kadar tercih edilmesinin tek nedeni kolay bulunabiliyor olması. eroinden daha tehlikeli bir maddenin bu kadar kolay temin edilebiliyor olması sizleri de en az beni ettiği kadar rahatsız etmelidir.
hah tanım bu olsun.
son dönemlerde ülkemizde oldukça popüler olan (olumsuz manada) bir uyuşturucu türü olan bonzai nin, bir kişinin kafasının ne kadar güzel olabileceği konusundaki varsayımlarda kullanılması neticesinde ortaya çıkan birimdir ama boktur işte.
öncelikle; yapmayın!
bu maddenin adını kafa yapıcı maddeler içerisinde bu kadar sıklıkla kullanılması insanları tiksindirmekten çok özendirir. özellikle bu nedenle yapmayın!
tamam , bundan güzel caps ler, espriler vs çıkıyor ama bu harbiden uyuşturucu bile değil, doğrudan zehir.
bundan önce bu tür durumlardan torbacın kim falan derlerdi, kimdir torbacı? esrar satan adama denirdi ve algı bu yöndeydi. (yasa dışı bir madde olduğunu ve kesinlikle kullanılmaması gerektiğine vurgu yaparak) esrar bunun yanında bayram şekeri kalır, o nedenle bu kadar sık kullanılmamalıdır.
bu zehirden çocuklarımızı kurtarmak için en ufak detaya dikkat edilmesi gerekiyor. inanın bunun eroinden hiçbir farkı yok. çok daha sık ölümler yaşatıyor görüyorsunuz çünkü acı ama temini çok kolay. her yerde her köşe başından temin edebiliyorsunuz. devletin bunun teminin engellenmesi hususunda ciddi adımlar atması gerekiyor. bulamadığını içemez abi, ben bunu bilir bunu söylerim.
hafıza olmadığından, geçmiş ile ilgili herhangi bir kayıt tutamadığından bunlar üzerinden değerlendirme yapması ve daha önemlisi bunları kaydedebilmesi mümkün değildir.
şimdi öncelikle magazin basınının görevlerinden yetkilerinden ve dahi en önemlisi sorumluluklarından bahsetmek gerekiyor ama benden sonra yazacaklara da birşeyler bırakmak lazım.
şimdi efendim bugün bu ek' in manşetinde, en ön sayfasında kocaman bir haber var.
şimdi isteyen açar bakar ben özetini yazacağım.
der ki ;
caner erkin' in eşi asena erkin, bir avm nin bebek odasında şarkıcı berkay la buluşmuş, çıkarken gazeteciyi de görünce "yakalandık" demiş.
şimdi kadının yaptığının alem-i cihan' da açıklaması yok arkadaş amenna. yani yakalandığın yer, yakalanma şeklin vs. bunların hiçbir açıklaması yok. bunun da cezasını çekersin!
çekmelisin de!
ancak bu tabloda en çok yarayı verdiğin, o fotoğrafları boy boy basmak yerine özel bir sohbet ayarlayıp kendisine elden göstermen gereken caner erkin' in burada ne kabahati var sevgili hakan uç!?
bu nasıl haberdir arkadaş! eğer bu haberle prim yaptığını ve bundan para kazandığını düşünüyorsan emin ol caner sana bu tutarın fazlasını öderdi bu yaptığın iyiliğe karşılık.
ve adın iyi biri olarak kalırdı...
ama şu anda yuvasını bir avm nin bebek odasında bir şarkıcı müsvettesi ile paralayan o edepsiz karıdan çok da farklı sayılmazsın. hatta bir adım önde olduğun bile söylenebilir.
