1. Boş duruma gelmek, içinde bir şey kalmamak, inhilal etmek
2. Dışarıya akmak, dökülmek.
3. Gevşemek, açılmak.
4. mec. Derdini, sıkıntısını birine anlatarak ferahlamak, deşarj olmak.
5. Hayvan, bağından kurtulmak.
6. Doyuma ulaşmak.
yeni sevgilinin eskisinden kötü sevişmesi. *
bir de herşeye en baştan başlıyor olmanın verdiği kızgınlığın , sürekli eskisine söverek geçirilmesi eski sevgiliyi sürekli hatırda tutar. *
etrafında gördüklerini dünyanın gerçekleri sanan kişilerin yaptığı saçma genellemelerden biridir. kendine bakan herkesin; ırkı, dili, dini ne olursa olsun vücutlarının güzel olacağını kavramakta zorlanan kişilerin, kişisel düşüncelerinden öteye geçemeyecek bir önermedir.
(bkz: doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar)
karanlıkta yaktığı kibritle gözleri kamaştırdığı için kötü olan biridir kendileri. oysa karanlıkta kaldığımızı bize hatırlattığı için kendisine minnetar olmalıyız. anlayana...
her zaman yapıldığı gibi kulaklıkları takmak, kitabın kalınan sayfasından devam etmek ve arada bir sağa sola bakmakla başlayan süreçtir. sağa sola bakmanın ardından farklı bir yerde olduğunu keşveder ve devlet erkanından bir kişinin şehri ziyarete geldiği ihtimaliyle, güzergahın değiştirilmiş olduğunu düşünmekle devam eden bu süreç fazla uzun sürmeyecektir. dolmuştaki entellektüel tavrın bir anda yokoluverir ve "kaptan dur! inecek var!" diye bağırırsın, herkesin rahatsız edici bakışlarını hissederek iner ve karşıya geçersin. hem fazladan verdiğin para hem de düştüğün durum seni o gün boyunca çılgına döndürmeye yeter de artar bile.