daha cok her seyden bir haber sekilde en sevimli halleriyle uyuyan bebeklere uygulanan eylem.
genele baktigimizda ise insanin en masum halini yansittigi icin, kesinlikle poz verilmeden cekilmis dogal bir fotograf oldugu icin en sevilesi fotograflardandir.
tabi salyan yastiga akip, capaklarin gözünü acmana engel olacak boyutta degilse..
kavramini bir cok insanin yasayamadigi hatta asla yasayamayacagi icin anlayamadigi kavram..
dalkavukluk gibi ici bos, kiskanclik kokan igrenc bir kelimeyle süsleyip hayatlarina duygusuz bir sekilde devam etmeleri kendileri icin kücük dünya icin büyük bir adimdir..
(bkz: kim tutar seni)
an itibariyle uykumu kaptigi gibi viziltisinida alip ucup gitti hain böcek..
insanin icinde katletme istegi uyandiran ses..
edit:monitörün caminda can veren kücük sinegi daha öldürürken pisman oldum..
Ve bir sabah paltonu giy
At kendini sokaklara
Kalbin seni aşka götürür
insan bazen lafta iyidir
Hep yalnız hep yalnız
Çok yanlış çok tatsız
Bugün kötü günümdeyim
Şımartılıp sevilmedim
Daha beter sersemledim
Şöyle böyleyim
Biraz daha kalsan da bir
Hemen basıp gitsen de bir
Kalbin senin emrindedir
Aşk böyledir
Bu aşk benim bedenime göre değil
Biraz küçük ya biraz değil
Hayat zaten çok ahlaksız
ister hakla ister eğil
Sam McClain'in seslendirdigi ally mcbeal dizisinin billy karakterinin yeni* sari kafa imajiyla edindigi fon müzigidir. sol el yumruk yapilarak sag avuc icine vurulur * ve müzik baslar; "there's a new man in tooooooownnnn"
diziyi izleyenler icin $arkinin gönüllerdeki yeri bamba$kacadir. copy paste yapalim, okuyun okutun;
There's a new man in town, and he's not fooling around
There's a new man in town, and he's not putting down
People listen up, there is something that you ought to know
There's a man coming your way, and he's trying to free your soul
He's been here once before, a long, long time ago
Now he's back reaching out, knock,knock upon your door
Please go and tell somebody, hurry up and spread the news
The Mighty, Mighty Man is back in town, with some soul and some down home blues
Somebody please stand up, stand up and tell the world
We've got to come together, and fill this world with love.
yazarin google men$eili notu:
"Mighty" Sam McClain
On his albums "Journey" and "Soul Survivor"
almanya'nin mannheim sehrinde maimarkthalle'de bir gecede 15 sanatci ve grubun sahne alacagi festivaldir. $öyle ki;
erkin koray, özlem tekin, teoman, mor ve ötesi, emre aydin, badem, göksel, gripin, nev, manga, gökce, seksendört, asli, gece yolculari, yüksek sadakat.
önceden damla deger vermedigin seyleri kafaya takmaya basladiginda anlar insan umarsizligini kaybetmeye basladigini.
eskiden ulan kafami bozani silerim deyip sonrasinda bir kere aklina getirmediklerini eskisi kadar kolay hayatindan silemediginde,
yapip yapmadiklarina baskasi ne der diye dikkat etmezken giderek etraftan duyulanlara en azindan artik kulak kabartmaya basladiginizi anladiginizda,
yedim ben onu bitti dedikleriniz artik midenizde kendini hissettirmeye basladiysa büyüdügünüzü anlayiverirsiniz.
büyüdükce gecmeyen fazlalasan ise f.d. sarkilarini daha özlemle sevme olgusudur,
"bazen merhamet, aşklardan kudretli...
düş bu sergüzeşt, uyandırın beni.
sormaz halimi, giden zalim dönmez asla geri.
bazen başka dert, dertlerin devası
döktüğüm tüm yaşlar, alnımın karası.
anlar belki diye, kan verdim besledim umudu
beyhude direndim; harcadım, tükettim gururu.
sevdim vuruldum, buna isyanım.
ne yerde, ne gökte.. sende her anım..
duyan duysun! sende...
bel bağlamam yarınlara,
bir şey söylerim soranlara.
bazen düşlerim, gerçek olsa derim.
bazen ecelim gelse erken derim.
bazen..."*
ilk dinlenildiginde ilhan irem etkisi yapmasini sonraki dinleyislerde hey allaam nidalari atmaya sebebiyet veren sarkidir da bi yandan..
sümüklü bi cocuga cukulata vererek bakkala yollamak kolaydir da, tatli uykudan uyanip kendini ders calismaya ikna etmek ölümdür.
anneye cicek alarak gec kalmadigina kolayca ikna edersin de, aglama, gülme krizlerini beraber gecirdigin tarafindan ekildigine kendini ikna edip bulusma yerinden ayrilmak saatlerini alir.
iki arti ikinin dört ettigine laf kalabaligiyla küsüratli sayiyla inandiricilik katmak, "unutulmak" degil "derslerden basini kaldiramamak" olduguna kendini inandirmaktan binlerce kere kolaydir.
gece yatarken yüzde yüz eminken, sabah kalktiginda antitez olarak binlerce bahane üretmissindir bile.
bazen hüzünlü, üzgün neyim oldugunda kulagina caliniverirse; tatli melodisiyle tempo tutulup, dökülen gözyasi sevdigin yaz yagmuruymus gibi numara yapilip, burun toprak kokusunu arayabilir.
