the barz
764 (şahane)
onuncu nesil yazar 145 takipçi 1014.75 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    her ferdi hoşlandığı yem ile avlarlar

    1.
  1. Hüseyin Rahmi Gürpınar'a ait söz.
    Tamamı şu şekilde
    Her ferdi, hatta her cemiyeti (topluluğu), hoşlandığı yem ile avlarlar. önemli olan böyle oltalara gelmeyecek şekilde toplumu eğitebilmektir.
    ne haklı bir söz.
    ***
    varmak istediğim yere gelmeden önce balıkçıları konuşalım biraz.
    ben balıkçılıktan hatta genel olarak avcılıktan anlamam. Balık avlayanların muhabbetini dinlediğimde bazı balıkların ekmekle, bazısının küçük balıklarla, bazısı karides ile vs. avlandıklarını öğrenirdim.
    ***
    insanımızı ne ile avlıyorlar dersiniz?
    ajan filmlerinden de görmüşsünüzdür
    hedefi tavlamak için "para" ve "kadın" en çok tercih edilen yöntemlerdendir.
    bizim entelektüel geçinen tayfa için bunların yanına "saygınlık" ve "popülerlik" de eklenebilir.
    ***
    işte basınımızın hali...

    bundan 15 yıl önce "atatürkçü" görünenlerin ak rüzgarlarla başkalarını "kemalist" diyerek kendilerince aşağıladıklarını gördük.

    birkaç yıl önce "askerlerin camileri bombalama planı" diye saatlerce konuşup kumpasa ortak olan "şerefli" (!) basınımız bugün "kahraman askerlerimizi nasıl da mağdur etmiş pis fetö" diye sorumluluktan kendini sıyırıyor.
    (bkz: allah allah kontesi kim sikti/#33354182)

    kürt açılımının başladığı dönemlerde her yerde kürt, laz, çerkez diye onlarca millet sayılırken "türk" lafını edebilen yoktu! "türk milleti" denildiği zaman "ırkçı" yaftası yapıştırıyorlardı.

    daha dün bir çoğu fetö'ye yaltaklanıyordu.
    pensilvanya'ya gidip el öpme yarışındaydılar.
    fetö bunları 7 yıldızlı otellerde bedavaya ağırlıyordu! (şimdi anlaşılıyor ki bedelini milletçe ödemişiz, ödüyoruz)
    akp ile fetö beraberken sırayla bir akp'yi bir fetö'yü övüyorlardı.
    yollar ayrıldığında taraf seçtiler.
    sırayla birbirlerini eleştirdiler. (hatırlarsınız nazlı ılıcak ile nagehan alçı'nın yıllarca beraber "askeri vesayet deyip yıllar sonra birbirlerine saydırdıklarını... )

    aziz yıldırım'ın "cemaat fenerbahçe'yi ele geçiriyor" haykırışının olduğu dönemde hükümete karşı fetö safında yer tutmuş meşhur bir liboş kendini tutamayıp "bu kupa abd'ye (pensilvanya'ya) girsin" demişti sonra işinden olmuş, sonra özür dileyip başka iş bulmuştu.

    akp'ye övgüde sınır tanımayan "taraf gazetesi ve liboş tayfasının" zamanla nasıl eleştirdiğini de gördük.

    ama bu konuda kimse mehmet barlas'ın eline su dökemedi.
    gerçeğin peşinde doğruların savunucusu bir gazeteci (!) için en büyük övgü ona yapıldı
    "mehmet barlas mesleğe başladığından bu yana 27 kere başbakan, 36 kere hükumet değişti. o çizgisini hiç bozmadı, hepsini destekledi!!"
    ***
    sadece basın da değil sanat camiamız da omurgalı (!) duruşu ile ünlü!

    çocuktum çok iyi hatırlarım askerin sesinin gür çıktığı zamanlardı. yalandan "atatürkçü" maskesi takan çoktu. işte o dönem magazin programında kadir inanır vardı. parmağında "atatürk" yüzüğü ile... zaman geçti devran döndü. o kadir inanır akp'nin akil adamı oldu! ondan sonra parmağında atatürk yüzüğü ile basına hiç poz vermedi!

    bülent ersoy'un 80 darbesini desteklediği beyanları ortaya çıktı. yanına orhan gencebay'ı da alarak ak'ların laik, demokratik, türkiye cumhuriyetine yaptığı darbeyi desteklediği gibi...

    ya da gezi'de devrimci poz verenlerin sonra kendilerini paralayarak el öptüklerinde olduğu gibi...

    basındaki bu dönekliği gördükçe sırasıyla yazıyorum.
    (bkz: sen ne fırıldakmışsın hey ahmet hakan)
    elif çakır https://eksisozluk.com/entry/55786917
    abdülkadir selvi https://eksisozluk.com/entry/62407060
    ismet berkan https://eksisozluk.com/entry/62386179

    ***
    peki bizim toplumumuzu nasıl avlarlar?
    hassasiyetler üzerinden!
    en başta da din!
    ***
    gezi olayları zamanı...
    akp'nin üzerindeki kara bulutları dağıtıp gündem değiştirmesi lazımdı.
    kabataş yalancısı ünlü gelin piyasaya çıkmıştı...

    "camide içki içtiler" "camiye ayakkabı ile girdiler"
    "devlet malını (toma) yaktılar"
    "üzerleri çıplak, elleri deri eldivenli, başlarında tuhaf bantlı 70-100 kadar adam türbana küfrettiler. bebeği tekmelediler.. dövdüler... başörtülü bacımızın üzerime işediler..."

    daha bu ifadeyi okuduğum zaman "yalan" demiştim. başka sözlüklerde de yazdım. yazdıklarımın bir kısmı burada.
    http://www.uludagsozluk.com/e/22858826/
    https://tr.instela.com/de...asyon-emekcisi---11532033

    daha sonrasında muhafazakar bir arkadaşımla sohbet ediyorduk. rte'nin "cuma'ya görüntüsünü yayınlayacağız" demesinin üzerinden çok cuma geçmişti. kanal d mobese görüntüleri yayınlamış "başörütlü bacımızın" anlattıklarının yalan olduğu ortaya çıkmıştı.
    - the barz "kardeşim ben sana demiştim değil mi yalan söylediğini, her açıklamasında yalanına yeni ayrıntılar ekleyerek kuyruklu hale getirdiğini..."
    + arkadaşım: "başörtüsü hassasiyetimiz vardı. gezicileri de karşı kamptan görüyorduk. yemi çok kolay yuttuk..."
    ***
    aynı tuzağı ilk kez askerlere kurmuşlardı.
    fetö-liboş-ak- cumhuriyet düşmanı tayfa birleşmiş askeri kötülüyorlardı.
    toplumu yanlarına çekmek için attıkları yalanlardan hiç biri
    "camiyi bombalayacakları"
    kadar etkiye sebep olmadı!
    ***
    peki milli orduya kumpas kuracak kıvama nasıl getirdiler siyasileri!
    cuma namazına bile binlerce korumayla giden. şimdiye kadar görülmemiş biçiminde korunan. suikaste kurban gideceğinden endişeli rte'yi "size suikast planlıyorlardı" diye başlattılar her şeyi.
    aynı "yem" bülent arınç için de geçerliydi. "özgül ağırlık"a suikast yapılacak planları kozmik odada saklıyorlar diyerek girdiler kozmik odaya! ülke sırlarımızı böyle açığa döktüler!

    "asker darbe yapacak" diye diye toplumu korkutup "fetöcü darbeci askerlere" yer açtılar, yükselttiler.
    ***
    akp tipi başkanlığın önünü açmak, "ak türkiye'yi" oluşturmak isterken nasıl tavlıyorlar toplumu dersiniz?
    "benim milletim doğrusunu bilir"
    "milletim oyunu gördü"

    ah be canım kardeşlerim keşke doğru olsa bu sözler.
    milletimiz "oyunu görse".
    milletimiz birbirine tezat bütün politikaları alkışlayacak kadar şuursuzlaştı.
    mutlak itaat halinde.
    https://eksisozluk.com/entry/62156312

    milletimiz siz ne verseniz yiyor.
    tv'de ne görürse ona inanıyor.
    bir fikri yok.
    sorgulamıyor.
    herhangi bir yeni gelişmede yorum yapmadan önce yandaş medya kanallarından yönlendirme bekliyor!

    hadi halkımız pek okumamıştır, fazla sorgulamaz, devlet büyüğü bir şey derse inanır diyelim.
    entelektüel basınımıza ne demeli?
    herhangi bir gelişmede rte'den talimat gelmeden fikir açıklayamıyorlar!
    canlı yayında görüşünü erken beyan etmek zorunda kalanlar rte aksi görüş beyan ettiğinde hemen dönüyor!
    ***
    sloganlarla toplumu yönetmek kolaydır.
    dün gaza getirip bağırtıyorlardı meydanlarda "idam isteriz" diye.
    3-5 çığırtkan başlıyor meydanlarda dalga dalga yayılıyordu.
    "milletimiz isterse idam'ı getiririz" diyorlardı.
    sanki hukuk devletlerinde yasaların geriye yürümeyeceğini bilmezmiş gibi!
    sonra baktılar ki batı'dan tepki geliyor.
    şimdi "kıvıran" açıklamalar geliyor.
    ***
    birilerinin çocuğu askere gitmezken, askere gidip bedel ödeyenleri ne ile avlıyorlar dersiniz?
    "şehit" diyerek dini ve milliyetçi duyguları okşayarak. uyuşturarak.
    uyuşturulsun ki yüzyıllardır türkülere konu olacak kadar ayyuka çıkmış şeyler sorulmasın!
    (bkz: zenginimiz bedel verir askerimiz fakirdendir)

    ***
    toplumu oltalara gelmeyecek şekilde eğitmek gerek.

    buna karşın;

    eğitim sistemi birkaç yılda bir değişiyor.
    bilim ağırlıklı yerine din ağırlıklı eğitim hedefleniyor.
    öğrenciler "öğrenmek" için değil testleri çözmek için yetiştiriliyor.
    bizim küçüklüğümüzün güzide okulları anadolu ve fen liseleri mantar gibi çoğaltıldı, vasıfsızlaştırıldı.
    yayın yapmayan akademisyenlerimiz var. onlara göre "bilim insanı" olmak demek devlet garantili maaş demek!
    darbeyle alakası olmadığı halde askeri liseler kapatıldı! (soruları çaldırmamak yerine bulunan çözüm bu!)

    ***
    "din" "milliyetçi duygular" vs. yem edilmediğinde,
    bunları yem edip ucuz siyaset yapanlar bedel ödediğinde,
    siyasetçiler suçlarından "safmışız" diyerek sıyrılamadığında
    muasır medeniyetler seviyesine yükselme umudu olan bir ülke olacağız.
    0 ...
  2. 25 ağustos 2016 yandaş medya manşetleri

    1.
  3. bildiğiniz üzere abd başkan yardımcısı joe biden, 24 ağustos'ta türkiye'ye geliyor.
    artık öğrendiğimiz üzere akp kapalı kapılar ardında abd'nin bir dediğini iki etmemesine rağmen kameralar önünde abd'ye atar yapmayı çok sever.
    (bkz: akp'nin abd'ye yaptığı atarlar)

    bizim pek şerefli basınımız da bu tiyatroyu abartarak anlatmayı çok sever.
    iş bu entry abd başkan yardımcısı ziyareti sonrası basınımızda atılacak zafer nidalarını tahmin etme amaçlı olarak yazılmıştır.

    25 ağustos'a gelindiğinde yandaş basında çıkacak tahmini manşetler;

    - fetullah gülen iade edilecek (haberin devamında fetö mensuplarının türkiye'ye iadesi konusunda abd kesin bir dille uyarıldı. haberden yıllar sonra bile iade edilmeyeceğini görürüz)
    - biden'e soğuk duş (haberin içeriği adam çok yaltaklanmış da bizimkiler yüz vermemiş kıvamında) "soğuk duş" manşeti abd genelkurmay başkanı dunford ziyareti sonrası atılmıştı. işin aslı ise adama soru bile sormaya cesaret edememişiz! (http://www.uludagsozluk.com/e/33522650/ )

    - biden'e fetö dosyası (hürriyet styla - rte'den daha çok korktuğunda )
    - 2 numara açık konuştu (hürriyet styla - abd'den daha çok korktuğunda)

    - (bkz: erdoğan sert çıktı)
    - biden kürt devleti konusunda uyarıldı
    - pkk silah bırakacak (iyice üfüren yandaş gazete)
    1 ...
  4. fetö nün seçimlerde hile yapıldığını itiraf etmesi

    1.
  5. şimdilik bir ihtimal.
    ama güçlü bir ihtimal.
    gelelim bu ihtimalin nereden çıktığına?
    ***
    akp iktidara geldiğinde yetişmiş kadroları yoktu ve sırf kendilerine itaat edeceği düşüncesi ile "alnı secdeye değenleri" olağan dışı bir hızla başta bürokraside olmak üzere yükselttiler.

    ne istediler de vermedik? dönemiydi bu!
    fetö bir yandan akp'nin yükseltilmesi için çalışıp sadık görünürken diğer yandan kendi gizli ajandasını uyguluyordu.

    zaman gösterdi ki fetö'nün amacına ulaşmak için yemeyeceği bok yoktu!
    bunun en acısını 15 temmuz 2016'da "kendi vatandaşına kurşun sıkan askerlerde gördük"
    bunun haricinde;
    - atatürkçü, cumhuriyetçi, vatansever, milliyetçi, demokrat kişilere mobbing uygulanması (ya da işlerine taş koyan üst düzey bürokratların büyük paralarla özel sektöre transfer olması açılan kadrolara fetö'cü doldurulması), bunların yıldırılarak istifa ettirilmesi açılan kadrolara fetö'cülerin doldurulması
    - sınavlarda soruları çalması
    - ihalelere yandaş vatandaşların sokulması
    - engel olarak görülen şirketlere yüksek vergi cezaları
    - ergenekon ve balyoz iftiralarında olduğu gibi vatanseverlerin hapse koyulması, bazılarının orada ölüme mahkum edilmesi
    - muhsin yazıcıoğlu olayındaki aydınlatılmamış rolleri gibi doğrudan cinayet teşebbüsleri iddiaları vs.
    - fetö'nün yargı örgütlenmesinin davaları örgüt amacına uygun bitirmesi vs.
    ***
    ergenekon/balyoz kumpasçısı, kullanışlı aptal mehmet baransu: “hocaefendi çok şey istemedi adalet bakanı'nı, içişleri bakanı'nı ve mit müsteşarını ben seçeyim" şeklindeki açıklaması ve 15 temmuz 2016 darbe girişimi sonrası ortaya çıkan gerçekler gösterdi ki fetö;
    1 emniyet
    2 ordu
    3 yargı
    4 bürokraside personel daire başkanlıkları
    5 bilgi işlemciler

    alanlarında yoğun kadrolaşmaktaydı.

    bunlar gibi bir çok iddia dile getirtilirken ve fetö yargı'da sistemli örgütlenmişken yüksek seçim kuruluna yönelik bir operasyon olmaması dikkat çekicidir.

    ellerine geçen kudreti en alçak şekilde kullananların seçimlerde hile yapılmasına vesile olmayacağını kim söyleyebilir?
    nitekim seçimler öncesi fetö'nün kripto hesabı fuat avni tek tek seçim hilelerini, nasıl yapılacağını, kimlerin yapacağını açılıyordu!
    bu tür hileleri yollar ayrılmadan önce kendilerinin yapmadığı ne malum?
    ***
    fetö başı fetullah gülen'in "benimle ilgili suçlamaların 10'da biri ispat edilsin iadeye ben razıyım ama bunun için uluslararası bir komisyon incelesin" açıklaması davayı uluslararası boyuta çekmek istediğinin göstergesi.
    böyle bir komisyon kurulur ve burada seçimlerde akp lehine hile yaptıklarını itiraf ederlerse n'olacak?

    daha da vahimi yedikleri her bokun gizli kaydını alacak kadar sistemli hain bunlar!
    ya iddialarını ispatlayabilecek durumdalarsa?

    ya abd'den iade davası basına açık mahkemede görülür ya da davdaki deliller basına sızdırılırsa?
    ***
    (bkz: 15 temmuz 2016 darbe girişimi) nin başarısız olmak üzere planlandığı, asıl amacın iç savaş çıkarmak olduğu iddialar arasında. http://www.uludagsozluk.com/e/33328266/

    darbe sonrası abd askeri kaynaklarının "türkiye'deki müttefik askerler tutuklandı" şeklindeki açıklamaları, avrupa'lı siyasilerden ardı ardına türkiye aleyhtarı açıklamalar gelmesi, türkiye'nin ab üyelik sürecinin askıya alınacağı açıklamaları hatta ve hatta nato'dan çıkarılması gerektiği yorumları, darbe sonrası artan terör olayları, abd'nin kırmızı çizgimizdir dememize rağmen pkk/pyd'yi fırat'ın batısına geçirmesi vs. büyük bir planın aşamaları olabilir.
    bop'ta niyetinin türkiye'yi parçalamak olduğunu deklare eden abd, bir yandan güneydoğu'da pkk ayaklanması, diğer yandan ülke içinde çıkacak iç savaşı körükleyerek tıpkı türkiye'ye askeri müdahale imkanını zorlayabilir.

    bu bağlamda seçimlerde hile yapıldığının itirafı iç savaşı körükleyici etki yaratabilir.
    ***
    fetö gibi reza zarrab'da abd elinde kozdur.
    (mit tırları, teröre destek, kara para aklama ve terörün finansmanı)
    yularını dış ülkeye kaptırmış akp'nin bekası ile türkiye'nin bekası birbirini dışlayan iki unsurdur.

    (bkz: rte + tc = 1)
    ***
    son söz mustafa kemal atatürk'ten: milletin bağımsızlığını yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.
    4 ...
  6. akp nin fetö üyesi tanımlaması

    1.
  7. kafası karışan, etekleri tutuşan, "ulan inceden biz de cemaatle iş tuttuk bizi de içeri alırlar mı?" diye düşünerek tedirgin olan vatandaşa the barz'dan amme hizmeti.
    (girizgahı okumak istemeyenler aşağıda alıntı olan 12 maddelik kısma geçebilirler.)

    daha dün;
    - rte (başbakan): ne istedilerse vermedik mi?
    - hüseyin çelik (hükümet sözcsü): cemaatin ülkeyi ele geçirmesi paranoyadır. cemaat devlete sızmış buna kargalar güler.
    - yalçın akdoğan: 2004'teki mgk kararları (fetö faaliyetlerine karşı eylem planı hazırlama tavsiye kararı) yok hükmündedir.
    - bekir bozdağ (adalet bakanı): fethullah gülen bu ülkenin yetiştirdiği değerli bir kıymettir. seversiniz, sevmezsiniz ama değerli ve bilge bir insandır. bu ülkede milli ve manevi değerlere bağlı nesillerin yetişmesi için hizmetini yapıyor. her şey devletin denetimi ve gözetimi altında, açık.
    - yiğit bulut / başbakan'ın başdanışmanı: fethullah gülen'in attığı adımları ve özellikle "cihan devleti türkiye" modeline yarattığı katma değeri doğru analiz etmek ve siyasi bir yargılama içinde üstünden atlamamak gerekli.
    - binali yıldırım / eski ulaştırma bakanı hoca efendi'nin izmir kestane pazarı'nda başlattığı hizmetin bugün dünyanın dört bir yanına yayılmış olmasını görmekten büyük mutluluk duyuyorum. bu kutlu yolculuğun yediveren çiçekleri gibi bereketlenerek geldiği bu nokta hepimizin iftihar vesilesidir.
    - ahmet davutoğlu – dışişleri bakanı yurtdışındaki türk okulları önemli temsil görevi üstlenmişlerdir. hangisinin başı dara düşse hiçbir ayrım gözetmeden destek sağlarız.
    - bülent arınç / başbakan yardımcısı o muhteşem insana, hüzünlü gurbetten şimdi bursa'yı seyreden bu güzel insana, muhterem fethullah gülen hoca efendi'ye şükranlarımı sunuyorum. rabbim hayırlı ve uzun ömürler versin.
    - recep tayyip erdoğan / başbakan bu hareket (gülen hareketini kastediyor) kökü derinde, kökü sağlam, kökü selçuklu'da, kökü osmanlı cihan devletinde, kökü sakarya'da, dumlupınar'da olan bir büyük hareket, bir büyük davadır.
    http://www.egeninsesi.com...kplilerin_muthis_u_donusu

    - başbakan yardımcısı bülent arınç: benim cemaat denen olguya karşı sevgimi ve sempatimi 78 milyon insan bilir... amerika'ya giden benim, olimpiyatlara koşan benim, bu hizmetlerin ne kadar iyi olduğunu anlatan benim.
    - i.melih gökçek: terbiyeni takın fetullah gülen'e feto diyemezsin.
    - şamil tayyar: sol gözünden ameliyat olan saygıdeğer fetullah gülen hocaefendiye acil şifalar dilerim.

    demiyor muydu?
    (bunlar ağır toplar gazeteci kılığına girmiş yalama tayfasının yazdıklarına fazla girmiyorum ama şu entry'de bazı farklı örnekler de var http://www.uludagsozluk.com/e/33354182/ )
    ***
    15 temmuz 2016 darbe girişiminden sonra feto'cular fetö'cülüğe evrildi.
    terör örgütü üyesi oldukları ortaya çıktı.
    devlet de vatandaşına kurşun sıkanlar kadar bu kurşunun sıkan kişilerin yetişmesine vesile olan ekonomik, sosyal, siyasal, bürokratik aktörleri de içeri almaya başladı.
    işte halkımızda tedirginlik bundan sonra başladı.

    zira akp ile hükümetin yapışık ikizler olduğu dönemlerde;
    - siyasetçiler fetö'ye laf dedirtmezdi.
    - ihalelere girerken bank asya'dan teminat mektubu olması tercih sebebiydi
    - pavyon hesabı bile ödenirken "asya dıt kart" çıkarılır ne kadar "mümin" olduğunun şovu yapılırdı
    - hükümet ihalesine girecekler cemaate "himmet" adı altında rüşvet verirdi
    - çocuğunu fetö'nün okuluna göndermeyen "süslüman cemiyetinden" dışlanırdı
    - mantar gibi üniversite yapılmasına rağmen devlet yurt yapmaz. okumak isteyen çocuklar fetö'nün kucağına atılırdı.
    - ucundan kıyısından çocuğunu işe yerleştirmek için torpil arayanlar ve/veya hükümet/cemaat şerrinden korkanlar zaman, aksiyon vb. cemaat yayınlarına üye olurlardı. bayi satışı 100 bini bulmayan gazetenin 1 milyona yakın üye satışı (bedava dağıtım) vardı. (emin çölaşan çok yazdı bu konuyu)
    - ticarette çevreyi artırmak için fetö evlerinde "sohbete" giden çoktu
    - türkçe olimpiyatlarına katılmak ayrıcalıktı
    - yurt dışına çıkıp da fetö okullarını ziyaret etmeyen bürokrat yükselemezdi
    - hükümete yaranmak isteyen basın f.g.'nin konuşmalarını ön plana alırdı.
    - birçok şehrin ve üniversitenin toplu ulaşım ihaleleri, kampüs kartları vs bank asya'ya verilmişti ve fetö ile alakalı olsun ya da olmasın milyonlarca insanın cebinde bank asya kredi kartı vardı.
    - fetöcü sendikalara üye öğretmenler basamakları hızla tırmanıp okul müdürü oluyordu.
    - fetöcü iş organizasyonlarına (tuskon-işad) katılan işadamlarının önündeki bürokratik engeller kaldırılıyordu.
    - fetö'cü şirketler; eğitimden, medyaya, inşaattan madenciliğe, mobilyadan halıcılığa çığ gibi büyüyordu. hemen hemen her ailenin fetöcü şirkette çalışan 1 akrabası vardı.

    özetle bir şekilde insanlar okulda, işte, ticarette, bankada, siyasette ya da en azından gazete abonesi olarak fetö'ye bulaşmıştı ve darbe sonrası bunun hesabının sorulacağı için kımışlanıyordu (tedirginlik içindeydi).

    ***
    zannediyorum bir zaytung haberi karanlığı aydınlatmada ilk meşale oldu.
    haber hatırladığım kadarıyla şöyleydi:
    "erdoğan savcılara seslendi: fetö'yü araştırın ama çok geriye gitmeyin. son 2 yıl yeter"

    yüce hükumetimiz bu kargaşaya son verecek 12 maddelik formülü açıkladı.

    --- alıntı ---
    1- 17-25 aralık darbe girişimleri ve mit tırlarının durdurulması olaylarından sonra fetö yayın organlarından olan zaman gazetesi, bugün gazetesi aboneliğini devam ettirenler veya yeni abone olanlar.

    2- yine bu tarihlerden sonra örgütün niyeti ortaya çıkmasına rağmen, tüm ikaz ve yardımlara rağmen, çocuklarını fetö’ye ait okullarda-dershanelerde ve etüt merkezlerinde okutanlar.

    3- 50 bin kişilik özel fetö iletişim ağına dahil olanlar. fetö’cülerin kurduğu özel bir iletişim ağı var. o ağ üzerinden 50 bin kişi irtibat kurmuş.

    4- 17-25 aralık darbe girişiminden sonra fetö’ye ait finans kurumlarında hesap bulunduranlar, özellikle de fetö çağrısı ile bankaya yeni para yatıranlar.

    5- fetö tarafından kurulan aktif-sen gibi sendikalarda 17-25 aralık’tan sonra üyeliğini ısrarla devam ettirenler.

    6- yine fetö’ye ait olan memurlar vakfı, yönetder’e üyeliğini devam ettirenler.

    7- telefon dinlemelerine takılanlar.

    8- 17-25 aralık darbe girişimi ve mit tırları olaylarından sonra fetö mensuplarının yurt içi ve yurt dışında yaptıkları toplantılara, özel organizasyonlarına, ev toplantılarına katılanlar.

    9- 17-25 aralık darbe girişiminden sonra teröristbaşını pensilvanya’da ziyaret edenler.

    10- darbe girişimine katılanların ve destek verenlerin ifadelerinde ismi geçenler.

    11- fetö’ye müzahir tuskon gibi, işad gibi iş dünyası derneklerinden-vakıflarından-sendikalarından 17-25 aralık darbe girişiminden sonra ısrarla ayrılmayanlar.

    12- yine fetö tarafından kurulup işletilen yazarlar vakfı-abant platformu ve fetö’ye ait üniversitelerin-okulların yönetici-mütevelli heyeti ve üyeliğinden 17-25 aralık’tan sonra ayrılmayanlar.

    --- alıntı ---
    http://odatv.com/cemaatci...aciklandi-1508161200.html

    özetle 17-25 aralık 2013 milattır.
    bundan önceki fetö günahlarınız ak'lara yapacağınız bağışlarla silinebilir.

    17-25 aralıktan sonra fetö ile iş tuttuysanız sıçtınız.
    vay efendim "bunlarla koyun koyuna olan hükümet 12 yıl sonra ucu çıkarılarına dokununca anladı. ben gerizakalıyım 14 sene sonra bunlar darbe yapınca anca anladım"
    deseniz de yırtamazsınız!
    "ahmakmışım, aptalmışım, safmışım, kullanılmışım" açıklaması sadece bazı "kullanılmış aptallar" için geçerli. ne yazık ki siz onlardan değilsiniz! aptal çimenler olarak sizin elinizde akp karşıtı koz yok! ezilmeye mahkumsuznuz!
    2 ...
  8. abd nin sözüne güvenen saflar

    1.
  9. "günlerce 15 temmuz 2016 darbe kalkışmasını abd yaptı" diye propaganda yaptırıp ardından abd genelkurmay başkanına darbecilerin bombaladığı yerleri sırıta sırıta gezdirenler ve abd komutanı ile fotoğraf çektirenlerle aynı partidendir.

    Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, "ABD’nin ve hatta bizzat Obama’nın Münbiç operasyonu bittikten sonra oradaki demokratik güçlerin içinde bulunan PYD’lilerin tekrar Fırat’ın doğusuna geçeceğine yönelik sözü var. Şimdi ABD'nin bu sözünü tutması gerekiyor" dedi.
    http://www.milliyet.com.t...son-adim-siyaset-2295284/

    ileride "safmışız", "abd bizi kandırmış" demeyesiniz diye şimdiden söylüyorum.
    bu söz tutulmaz hacı. saddam da mursi de çok güvenmişti abd'ye pişman oldular.
    neden mi abd'nin sözüne güven olmaz?
    bop zaten abd planıdır. bağımsız kürt devletini kurmak isteyen abd'dir.
    bağımsız kürt devleti denize çıkmaz ise "ölü doğar" işte bu nedenle musul-kerkük-erbil'den akdeniz'e açılan sınırlarımıza paralel kürt koridoru elzemdir. pkk-pyd-barzani'ye verilen görev budur.
    planı yapan abd'dir. biz ülke olarak başkalarının sözlerine güvenip atıl kalmamalı.
    artık kendi politikalarımızı üretmeliyiz. bağımsız olmalıyız.
    suriye'nin bölünmesi demek türkiye'nin bölünmesi demektir. suriye'de çözüm için rusya, iran ve suriye ile ortak hareket edilmelidir.

    ***
    başlığı yazdığımda
    (bkz: pkk'nın sözüne güvenen içişleri bakanı)
    diye bir şey çıktı! açtığımda aşağıda yazanlarla karşılaştım.

    iç işleri bakanı efkan ala 04.07.2014'te: "Terör örgütü, çözüm üretildiğinde silah kullanmayacağını, çeşitli demokratik argümanları tercih edeceğini ortaya koyuyor. Türkiye’nin geldiği bu aşamada biz bu yasal çerçeveyi değerli yöntem olarak görüyoruz."demiş.
    http://www.milliyet.com.t...in-sistem-gundem-1906780/

    ***
    benim çözüm süreci muhabbetinin başladığı 06.03.2013 tarihinde yazdıklarım aşağıda.
    özetle "pkk niye silah bıraksın ki?" demişim
    http://www.uludagsozluk.com/e/18897331/

    ayrıca
    (bkz: mütemadiyen aldatılanlar tarafından yönetilmek)
    yıllardır yapılan taban tabana zıt açıklamaların bir kısmı için http://www.uludagsozluk.com/e/33557974/
    (bkz: akp çarkları)
    0 ...
  10. mütemadiyen aldatılanlar tarafından yönetilmek

    1.
  11. gençliğin geleceğe daha da karamsar bakmasına yol açan durumdur.
    yıllardır yapılan dönüşlerin, çarkların, geri viteslerin bir kısmı burada
    (bkz: akp seçmeni/#33557974)

    yıllardır "biiiizzz biliiiiriiiizz" diye oy alanlar bugün "safmışız, aldatılmışız" yarışındalar.
    siyasetçisi, askeri, polisi, bürokratı, akademisyeni, basını, sanatçısı, sporcusu, işadamı vs. hepsi sıraya dizildi.

    paçası tutuşanlar "ahmakmışım"a varan açıklamalar yapıyor.
    yakında
    - ben gerizekalıydım
    - ben süzme salaktım
    - benim 7 sülalem aptal
    - bendeki beyni kuşa taksan kuş bile ters uçar. kuş beyinli bile benim yanımda dahi kalır. o derece beyinsizim.
    - ben de sike sürülecek akıl yok

    açıklamaları gelecek.

    tüm bunlar ne için?
    yedikleri bokların sorumluluğundan sıyrılmak için şark kurnazlığı...

    ***
    yarın bir gün mahkemede darbeci fetö'cülerden biri "bu ülkenin cumhurbaşkanı; mit'i, emniyeti, askeri istihbaratı, onlarca danışmanı ve akan ucu bucağı olmayan bilgiye / istihbarata rağmen kandırılmışsa benim de kandırılmam doğal değil mi?" demez mi?
    ***
    17-25 aralık operasyonlarından sonra bazı fetö'cüler "rte/akp bizi kandırmış" demiyorlar mıydı?
    ulan ne kandırması?
    milyonluk araziler eğitim kurumlarınıza akp'li siyasiler tarafından hibe edilirken kandırılmamıştınız da birden aydınlanma mı yaşadınız?
    bağış toplamak adı altında akp sopasıyla tehdit edip "zorla himmet" toplarken aldatılmamıştınız da sonra mı aklınız başınıza geldi?
    kahraman askerleri siyasilerle el ele kumpaslarla içeri attırıp "kendi müritlerinizi" orduda yükseltirken aldatılmamış mıydınız?
    gazetelerinize devlet kurumları inanılmaz reklam paraları öderken aldatılmamıştınız da o zaman mı aklınız başınıza geldi?" diyorduk.
    ve tespiti yapıyorduk
    "bir elmanın iki yarısısınız"
    ***
    en tiksindiğim de ordunun başındakilerin "aldatılmışız" açıklamaları.
    ulan ne aldatılması?
    yüzlerce vatansever subayın içeri atılırken sesin çıkmadı.
    uyaranlara yüz çevirdin.
    kendi askerini/subayını yem ettin.
    orduya yüzlerce iftira atılırken sustun (pek bir demokrattın) ama seni eleştiren, fetö tehlikesine karşı uyaran "askerine niye sahip çıkmıyorsun" diyenleri (şehit babası da dahil) dava etmekten çekinmediler (eee demokratlık da bir yere kadar değil mi?).
    ***
    işin en kötüsü de şu başbakan eski yardımcısı, rte'nin eski danışmanı yalçın akdoğan "diğer cemaatler müsterih olsun" diye açıklama yapıyor!
    bir dinci gruptan boşalan koltukları yine "liyakate göre doldurmayacaklar"
    liyakatin yerine sadakate bakacaklar.
    yine hak eden ileriye gidemeyecek
    yine "vasat ama sadıklar" söz sahibi olacaklar.
    bunlar yeterince güçlendiğine inandığında yine kendi imparatorluklarını kurmaya kalkacaklar.

    mütemadiyen aldatılanlar, "safmışız" diyenler bunu demeye daha çok devam edecekler.
    zira akıl, bilim, hak, hukuk, liyakat, vatan sevgisi kavramları umurlarında değil
    bunun yerine gücü, parayı, menfaati, rantı, iltiması, sadakati koymuşlar...
    ***
    bazı tv programlarında tipler vardır.
    izleyen herkes "ulan ne salak adam ya" diyerek izler.
    o kişilerin salak ayağına yattığı kötü oyunculuklarından bellidir.
    ama insanların tv'de gördüğüne "salak" deyip kendini üstün konuma getirmenin hazzını yaşarlar.
    öyle tipleri izlemem ama misafirliğe gittiğimde maruz kalırım. (evet ne yazık ki ailemde de var bunlara prim veren) işte o zamanlarda hep düşünürüm...
    salak ayağına yatarak çok iyi para kazanan mı daha salak? yoksa,
    "ulan ne salak adam ya" demesine rağmen izleyerek "salağa" rating kazandıran milyonlar mı?
    insan onurunu ayaklar altına alıp herkes tarafından aşağılanarak para kazanmayı kendine nasıl yedirebilir?
    kendine salak diyenler tarafından zengin edildiğinde "ben bunlardan daha akıllıyım" diye düşünüp ikilem mi yaşıyordur yoksa "şark kurnazlığına" pis pis gülüyor mudur?
    ***
    son söz: siyasi hayatları hep kandırılmakla geçenlerin ticari hayatının muazzam başarılarla dolu olması, geçen her yıl servetlerine servet, gemiciklerine gemicik katması kaderin cilvesi mi?
    3 ...
  12. abd ile bozuştukça rusya nın kucağına koşmak

    1.
  13. milli refleksimiz.

    (bkz: kızların efendi erkek yerine piç erkek tercihi) gibi
    (bkz: türkiye'nin rusya yerine abd tercihi) hep gündemde olacak gibi.

    abd (edward) ile bozuştuğumuz ve ilgi beklediğimiz zamanlarda ergen kız (bella) gibi rusya'nın (jacob) kucağına koşmamız da tarihin bir cilvesi heralde.

    hatırlayalım;
    adnan menderes dönemi 1960’ın mart ayında türkiye, sovyetler birliği ve polonya arasında ticari anlaşma imzalandı ve eğer 27 mayıs olmasaydı, temmuz ayında menderes moskova’yı ziyaret edecekti.

    inönü’nün ise 1964’te abd başkanı johnson’un silah ambargosu tehdidine karşı “yeni bir dünya kurulur, türkiye orada yerini alır” dedi. (bir daha iktidar yüzü görmedi!) sonrasında

    25 mart 1967’de, türkiye ile sscb arasında ekonomik-teknik işbirliği anlaşması imzalandı (birinci demirel hükümeti iktidardı)
    gelen krediyle şunlar inşa edildi: iskenderun demir çelik tesisleri, seydişehir alüminyum fabrikası, aliağa petrol rafinerisi, bandırma asit sülfürük fabrikası, artvin levha fabrikası.

    o dönem sonrası öenmli tarihler;
    12 mart 1971 darbesi
    1 temmuz 1974 abd ambargosu - (1978'e kadar sürdü. türkiye'ye dank etti. yerli ve milli savunma sanayi için adım atılmaya başlandı.)
    20 temmuz 1974 kıbrıs barış harekatı.

    ***
    şimdi sıra rte'de
    önce 17-25 2013 aralık operasyonları
    sonra reza zarrap davası
    suriye'ye ilişkin savaş suçu tehditleri, terörist örgütlere silah sağlanması, terörün finansmanı ve kara para aklama yönünde rte'nin boynunda demoklas'in kılıcı gibi sallanan hususlar
    son olarak 15 temmuz 2016 darbe girişimi

    darbe sonrası abd'yi suçlayan akp hükümetinin ilk yurt dışı ziyaretinin bir kaç ay öncesine kadar suriye sınırında rus uçağını düşürmesi sebebiyle "küs olduğu" rusya'ya yapması yine bu refleksin / bir büyüğe sığınma ihtiyacının gereği...
    (bkz: 9 ağustos 2016 putin erdoğan görüşmesi)

    türkiye abd'den yüz bulamayınca yine kötü gün dostu (!) rusya'ya koştu.

    görüşme sonrası işbirliği artırılacak türkiye rusya tehditi ile batı'dan ilgi bekleyecek (ab'den vizesiz seyahat gibi)
    ağzına bir parmak bal çalınırsa hayırsız sevgilisine (abd ve ab) geri dönecek.
    ta ki bir daha satılışına / bozuşmasına kadar...
    1 ...
  14. ahiret şarlatanları

    1.
  15. kimin cennete kimin cehenneme gideceğini adı gibi emin bir şekilde bilerek fetva verenlerdir.
    onlara göre onların fetvasına uyanlar şüphesiz ki cennete gider!
    onların fetvasının siyasi rüzgara göre değişmesi önemli değildir.
    ***
    bunu yapanlar dini bildiğini iddia eden ruhban sınıfı.
    kandırdıkları ise okumaktan aciz inanan sınıfı.

    zamanın hristiyan dünyasında da bu böyleydi. adamlar reform ile incili basıp geniş kitlelere ulaştırdıkça ve incil halk tarafından okundukça ruhban sınıfının etkisi azaldı.

    ne yazık ki islam coğrafyası bu hastalıktan kurtulamadı.
    ilk emri "oku" olan islam'da, hele ki %99'u müslüman diye geçindiğimiz ülkemizde kuran'ı kerim'i baştan sona okuyan sayısı çok az.

    öyle olsaydı sorarlardı adama
    "ulan sen kimsin?
    allah'a şirk koşmak senin ne haddine?
    kimin cennete kimin cehenneme gideceğine sen mi karar vereceksin?
    sen allah'tan daha çok mu biliyorsun?"
    diye.

    ayet'tende mi habersizsiniz?
    elmalılı 4:48 - doğrusu allah, kendisine ortak koşulmasını asla affetmez. ondan başkasını (diğer günahları) ise, dilediği kimseler için bağışlar ve mağfiret buyurur. her kim allah'a şirk koşarsa gerçekten pek büyük bir günah ile iftira etmiş olur.

    ***
    ayrıca bkz: çeşitli din adamları tarafından verilmiş enteresan fetvalar.
    http://www.uludagsozluk.com/k/enteresan-fetvalar/ @the-barz

    ***
    zamanında iran'a i seyahetine giden bir arkadaşıma iran'da çay neden kıtlama usulü içiliyor anlatmışlar ondan aktarıyorum. (aynısını şimdi google'da arattım.
    bir sitede bulduğumu aynen kopyalıyorum. )
    --- alıntı ---
    eskiden meselâ iran’da çaya tadlandırıcı olarak hurma ve üzüm katılıyordu.
    ingilizler iran’a şeker satmaya kalktıklarında bunu başaramadılar. sonra iranlı mollalarla irtibat kurdular. ingilizler mollaların vereceği fetva karşılığında kazancın %10’unu teklif ettiler. nitekim bir cuma namazı’nda (iran’da cuma namazları o bölgenin en büyük camisinde ve çok kalabalık olarak kılınıyor) cuma hutbesi’nde mollalar şu vaazı verdi: “siz allah’ın nimeti olan hurma ve üzümü nasıl olur da çaya katarsınız! bundan böyle çaya şeker katacaksınız!” bu vaazdan sonra iranlılar çaya şeker katmaya başladılar.

    işler yoluna girince ingilizler mollalara verdiği % 10 payı satışların iyi gitmediği gerekçesiyle vermemeye başladı. bunun üzerine mollalar ikinci bir fetva verdi cuma hutbesi’nde: “gâvur icadı şekeri çaya katmak caiz değildir!...” bu fetva üzerine iranlılar evlerindeki şekerleri sokaklara döktü…

    ingiliz firmaları bunun üzerine baktılar olacağı yok, mollalarla yeniden masaya oturdu. fakat mollalar bu sefer % 20 pay istedi. ingilizler çaresiz kabul etti. mollalar cuma hutbesi’nde bu sefer şöyle fetva verdi: “biz size çaya şeker katmayın dedik ama sokaklara dökün de demedik, şekeri sokağa dökmeyeceksiniz, şekeri çaya batıracak ve böylece gâvur icadı şekere boy abdesti aldıracak ve öyle içeceksiniz!!!
    --- alıntı ---
    böylesi bir din adamının sözüne nasıl güvenilir?
    sürekli paylaşmanın erdeminden bahsedip lüks jiplerle dolaşan "yerli ve milli" tarikat liderlerimizin sözlerine nasıl güvenilir?

    yaşar nuri öztürk'ün "allah ile aldatanlar" diye sözü vardı.
    işte böylesinden korkmak lazım.
    allah'ın kelamını ticaretinde ve/veya siyasetinde işine geldiği şekilde kullanarak çıkar elde etmek isteyene lanet olsun.
    0 ...
  16. 1 ağustos 2016 hatay ın bombalanması

    1.
  17. şerefli basınımız tarafından
    "hatay'a 17 top mermisi düştü"
    "hatay'a 17 top mermisi atıldı"

    http://www.aksam.com.tr/g...ilik-verildi/haber-538014
    http://www.haberturk.com/...aya-17-top-mermisi-atildi

    şeklinde sulandırılan haber.
    (bkz: akp'nin kelime oyunları)

    işin aslı ise hatay'ın alenen bombalanması.
    amaç: kilis'te yapılanın hatay'a yapılması.
    halkın endişelendirilerek nufüsun göç etmesinin sağlanması.

    strateji: kürt koridorunun açılması.

    bunu yıllarca dile getirdim.
    (örneğin 13.05.2013'ten bir yazı.
    (bkz: türkiye nin kürdistan ı ilhak etmesi/#19682887))
    23.05.2013 http://www.uludagsozluk.com/e/19801659/
    27.10.2014 http://www.uludagsozluk.com/e/25558142/

    en son 2 ay önce
    (bkz: hatay'a bomba düştü haberlerinin yapılacak olması)
    başlığını açtım.
    ve bugün itibarıyla pandora'nın kutusu açıldı.

    ne yazık ki hatay'a bomba düştü haberlerini daha çok duyacağız!

    daha da vahimi üzerinden bu kadar saat geçildiği halde vatan toprağının bombalanması hususunda sözlük'te başlık bile açılmamış.
    böyle böyle kanıksatıyorlar.
    15 ...
  18. sen ne fırıldakmışsın hey ahmet hakan

    1.
  19. sen ne fırıldakmışsın hey ahmet hakan…

    28.07.2003 tarihli sabah gazetesinde yazdığın yazına bakıyorum ahmet hakan
    yine atatürk’ü yazmışsın…
    yeni geldiğin mahallende kabul görmek için kıvrak figürler sergilemişsin.
    “sezgisel zekasını” övdüğün “imparator” ibo’yu bir yandan överken diğer yandan yeriyorsun…
    bugün de aynısın. “hem nalına hem mıhına” yazmak adetin olmuş…
    bakalım o zaman ibo’yu yererken atatürk’ten nasıl bahsetmişsin?

    --- alıntı ---
    ey ibrahim tatlıses! atatürk, bu ülkenin ulusal değeridir. ulusal değer demek, toplumun tüm kesimlerinin ortak değeri demektir. ulusal değer olarak atatürk’ten söz ederken, onun ortak değer olma özelliğini göz önünde bulundurman gerekir. sahnede bir yudum rakı içip, ardından "yeni rakı’nın adını "ata rakı" olarak değiştirilmesini teklif ettiğin anda, rakı içmeyi çeşitli nedenlerle reddedenlerle atatürk arasında duvar örmüş oluyorsun. ayrıca atatürk’ü rakıyla özdeşleştirmek onun anısına saygısızlıktır, onu küçültmektir. sakin "ne var bunda, atatürk’ü övüyorum" deme, bazen överken de sövülür…
    --- alıntı ---
    http://arsiv.sabah.com.tr/2003/07/28/u/y05.html

    11 kasım 2014 tarihli yazında 10 kasım’da nasıl da ayağa kalkmadığını ballandıra ballandıra anlatıyordun ahmet hakan.
    bi tarafların yemediğinden bunu “liboş” maskesiyle yapıyordun.
    “bırakınız yapsınlar bırakınız geçsinler” değil mi ahmet hakan?
    “isteyen kutlasın, istemeyen kutlamasın kimse kimseyi zorlamasın”
    o zaman “bu yaptığım efelik değildi” diyordun ahmet hakan.
    http://sosyal.hurriyet.co...-ayaga-kalkmadim_27554801

    ***

    bugün atatürk’ü yazmışsın ahmet hakan
    teman da “iyi ki” olmuş.
    teşbihte hata olmaz günah çıkarmışsın.
    bugünkü yazında dikkatimi çekti 10 kasım’da ayağa kalkmamanı “artistlik olsun diye” açıklamışsın
    “efelik değil”den “artistlik olsun diye”ye yine savrulmuşsun ahmet hakan!
    http://sosyal.hurriyet.co...ssun-hey-ataturk_40174815

    bugünkü yazında şekilciliğin yine sırıtmış ahmet hakan.
    gazi mustafa kemal’in kadrini kıymetini bilmek anıtkabir’i ziyaret etmekle, duvarına poster asmakla olmuyor ahmet hakan.
    mustafa kemal demek bağımsızlık demek millilik demek.
    akıl demek bilimsellik demek. ilke demek. eşit yurttaşlık demek. üretim demek. fırsat eşitliği demek. liyakat demek ahmet hakan.
    mustafa kemal'i tanımıyorsun ki ahmet hakan!

    ***
    sorun sadece senin sorunun değil ahmet hakan.
    güce tapma toplumsal sorunumuz.
    senin yeni mahallene yaranmak için “atatürk ulusal değerdir” dediğin o günlerde ibrahim tatlıses dilinin döndüğünce övüyordu. sonra zaman değişti. o ibrahim tatlıses büyük bir duruş gösterdi! iktidar akp olduğu için akp’li oldu. tıpkı orhan gencebay gibi… bülent ersoy gibi… kadir inanır gibi… tıpkı bu saydıklarımın daha önce darbeci paşaları övmesi gibi…
    ***
    basında da aynı rüzgar var ahmet hakan. yarın ölse “kör ölür badem gözlü olur” misali “duayen gazeteci” diyeceğiniz mehmet barlas halk arasında nasıl anılıyor biliyor musun ahmet hakan?
    “mehmet barlas mesleğe başladığından bu yana 27 kere başbakan, 36 kere hükümet değişti. o çizgisini hiç bozmadı, hepsini destekledi!”
    sen de böyle mi anılmak istiyorsun ahmet hakan?
    ilkesiz…
    silik…
    iktidar yalaması…
    rüzgar gülü…
    fırıldak…
    yavşak…
    ***
    bugün hepiniz darbe karşısında “akp demokrasisini” alkışlıyorsunuz ya ahmet hakan.
    zerre şüphem yok darbe olsaydı ve akp’li siyasiler hapse atılsaydı bunu da alkışlardınız!
    “ama onlar da çok ileri gitti” derdiniz!
    demokrat, hümanist gibi görünmek için “ama asılmalarına karşıyım…” tarzı cümleler kurardın.

    nereden mi biliyorum?
    (senin özelinde) 2 tokat yedikten sonra akp'yi eleştirirmiş gibi yapmaktan bile vazgeçtin be ahmet hakan!
    umarım programına konuk ettiğin yıllarca kumpaslarla hapis yatan mustafa kemal'in askerlerinden biraz olsun "ilke" edinirsin ahmet hakan!
    ölüme gidecek olsan da kendi doğrularını söyleyebilrsin!

    (türkiye genelinde) 82 anayasası referandumu %91 oyla kabul edilmişti oradan.
    buna yaşı yetmeyecekler için daha güncel örnekler verelim
    dün fetullah gülen’i övmek için sıraya girenler bugün ona küfretmekte yarışıyorlar
    güç böyle hızlı el değiştiriyor ahmet hakan!
    güç el değiştirse de tarihte sadece ilkeli duranlar övgüyle hatırlanıyor.
    ***
    hazır döne döne mustafa kemal’i bulmuşken bu dönüşün son olsun be ahmet hakan.
    bundan sonra aç bir nutuk’u oku.
    hamaset edebiyatı yapan islamcı yazarları değil aç cumhuriyet aydınlarını oku.
    enkaz osmanlı’dan nasıl türkiye cumhuriyeti mucizesi çıktı, kul nasıl vatandaşa dönüştü bir anlamaya çalış.

    eğer bunları yapmayacaksan atatürk’ü ağzına alma!
    zira atam’ın senin ve senin gibilerin övgüsüne ihtiyacı yok ahmet hakan.
    mustafa kemal o kadar büyük ki ölümünden yaklaşık 100 sene geçmesine rağmen ona sövenler bile hakkını vermek zorunda kalıyor.

    atatürkçüleri de birkaç yazılık övgülerle kandıramazsın ahmet hakan. zira biz;
    okuyoruz...
    düşünüyoruz...
    sorguluyoruz...
    yine, yeni, yeniden rüzgar gülü olduğunu görüyoruz…
    ***
    yağlı işini, takıldığın nişantaşını kaybetmekten korkarsan bağımsız olamazsın ahmet hakan.
    bağımsız olamazsan fikrini açıkça söyleyemezsin. ilkeli duramazsın.
    dün tükürdüğünü bugün yine yalamak zorunda kalırsın ahmet hakan.

    bundan sonra sen güce tapmaya devam ettikçe senden yeni dönüşler göreceğiz.
    ve ilkelere inanan bizler senin adına utanacağız…
    belki bir gün sen de utanırsın diye yazmaya, yüzüne vurmaya devam edeceğiz…

    not: “hey corç versene borç”tan aklında kaldı belki ama hey diye uşağa bile seslenilmez ahmet hakan.
    ey diyeceksin.
    6 ...
  20. cezaevinde unutulan yüzbaşı

    4.
  21. rte den seri dönüşler gelmesinin sebebi

    1.
  22. rte'nin ülkede esen rüzgara göre milliyetçiliği ayaklar altına aldığını da gördük
    en faşistinden milliyetçi takıldığını da,

    düşman bildiklerinin j-hızlıca dost
    dost bildiklerinin hızlıca düşman olduğunu da yaşadık.

    ancak son günlerde 3 büyük çark geldi.

    1 rusya'dan özür dilendi. (türkiye tükürdüğünü yaladı)
    2 israil ile onların istediği şartlarda anlaşıldı. (türkiye tükürdüğünü yaladı)
    3 rte ihh'yı "bana mı sordunuz mavi marmara'ya binerken" diyerek sattı (rte filistin sevdalılarını sattı)

    hatırlayacağınız üzere
    * almanya ve abd'tarafından dinlendiğimiz hatta abd'nin dinlenme sonuçlarını ingiltere, yeni zelanda, kanada ve avusturya ile de paylaştığı ortaya çıkmıştı.
    http://www.milliyet.com.t...detay/1934180/default.htm
    * üzerine bir de reza zarrap davası geldi.
    * sonra kuveyt türk bankasının kara para akladığı haberleri sızdırıldı.
    * özellikle rusya ile papaz olunan dönemde rusya'nın diplomatik hamleleri vardı.
    türkiye - işid ilişkisini ispatlar nitelikteki videoları bm'de sunarak uluslararası süreci harekete geçirdiler.

    sonuç olarak;
    1 komşusunda savaş çıkarmak, silahlı terör örgütlerini desteklemek
    2 iran amborgosunu delmek
    3 kara para aklayarak terörü finanse etmek suçları

    konuları rte'nin başında demokles'in kılıcı gibi sallanıyor.
    13 ...
  23. rte artı tc eşittir 1

    1.
  24. dönem itibarıyla türkiye cumhuriyeti'nin durumunu anlatan denklem.
    artık öyle bir hale geldi ki rte'nin yükselmesi;

    - fantezilerle bezeli tutarsız dış politikası,
    - her gün çıkan yolsuzluk haberleri,
    - eş, dost, tanıdığın önemli işlere yerleştirilerek köşe başlarının tutulması, akp'den torpil bulunmadan iyi bir iş bulunamayacak noktaya gelinmesi,
    - hukukun/yargıya güvenin bitirilmesi,
    - ekonomik öngörüsüzlüğünün krize yol açması,
    - turizm krizi,
    - cumhuriyet değerlerini yıkmaya yönelik teşebbüsler,
    - lakikliğin kaldırılması,
    - eğitim sisteminin bilime değil dine kaydırılması,
    - iktidarın ülkedeki vatandaşların güvenliğini sağlayamayacak hale gelmesi,
    - ordunun nikah şahitliği ve dış gezilerde figüranlığa daha fazla odaklanması,
    - basının maymun olması, çoğunun devlet bankalarından kullandırılan kredilerle yandaşlara geçirilmesi, ele geçirilmeyenlerin vergi şantajı ile susturulması

    vs. onlarca sebeple
    t.c.'nin düşmesi anlamındadır.

    artık ülke dışında türkiye'nin itibarı yerlerdedir.
    dış basında rte'den "diktatör" olarak bahsedilmekte ülkemiz "kuzey kore, rusya, sudan" vs. ülkelerle bir tutulmaktadır.
    rte inanılmaz yetkilerle donatıldıkça ülkemizin özgür, demokratik, laik ülke imajı yerlerde sürünmektedir.
    terör saldırılarına "oyumuz artıyor" diye sevinen hükumetin vatandaşın güvenliğini sağlayacağını düşünmek saflıktır.

    ***
    ülkemizin hak ettiği itibarı görmesi için başta rte olmak üzere akp'nin indirilmesi yerine;
    - tükürdüğünü yalamayan, sürekli dönüş yapmayan, sözüne güvenilir, tutarlı iç ve dış politika izleyen,
    - ülkenin güvenliğini sağlayabilecek,
    - amacı yandaşları zengin etmek olan değil vatandaşın refahını yükseltmek olan bir ekonomi modeli kuracak,
    - kavgadan, çatışmadan, kutuplaşmadan beslenmeyecek, ülkeye huzur getirecek,
    - cumhuriyet değerleri ile barışık,
    - yargıyı düştüğü sopa konumundan adalet dağıtan konumuna yükseltecek,
    - özgür basın için ortam sağlayacak,
    - ordunun siyasi malzeme olmaktan çıkarılıp güvenliğe odaklanmasını sağlayacak
    bir yönetimin geçirilmesi gerekmektedir.

    bunu dönüşümü sağlayacak olan halktır.
    2 ...
  25. rus medyasındaki tayyip karikatürü

    1.
  26. twitter'da gezinir iken rus medyasının rte ile dalga geçtiği karikatürlere/görsellere denk geldim.
    (bkz: rus medyasının rte ile dalga geçmesi)

    sonrasında acaba rusya ve israil çarklarının
    (bkz: 26 haziran 2016 türkiye-israil anlaşması)
    (bkz: 27 haziran 2016 erdoğan ın putin den af dilemesi)
    (bkz: 27 haziran 2016 rte nin rusya dan özür dilemesi)
    (bkz: rusların türk sahillerine dönmesi için özür yetmez)

    dünya tarafından algılanmasını görmek için twitter'da rusya, israil ve erdoğan diye arattım.

    erdoğan ve akp hükumetlerinin politikalarını sürekli eleştiren biri olarak aşağıda linkini verdiğim karikatürün eleştirel sınırları aştığı, sadece erdoğan'a değil ülkemize de hakaret edildiği kanaatindeyim.

    twitter linki
    https://twitter.com/PozeB...s/747695893126746112?s=08

    link 2
    https://twitter.com/DrPar...status/747563152309633025

    edit:
    başlığı (bkz: skandal rte karikatürü) diye açtım.
    ama bizim über moderatörlerimiz kafalarına göre başlığı değiştiriyorlar.
    olay bu entry'de anlatıldığı gibidir. skandal rte karikatürü'nün rus medyasında yer alıp almadığını bilmiyorum ama sanmıyorum.
    şimdilik birkaç pkk'lı hesabından yayılıyor. linkleri de yukarıda.
    19 ...
  27. rus medyasının rte ile dalga geçmesi

    1.
  28. Sonunda bu da oldu.
    "Gerekirse papaz elbisesi giyerim" diyen takiyye duayenleri, tükürdüklerini yalaya yalaya ülkenin itibarını iki paralık ettiler.

    Not: görseli eklendi. http://galeri.uludagsozlu...lga-ge%C3%A7mesi-1101420/
    görsel kaynak 2 - https://galeri.uludagsozluk.com/r/1101427/+
    Ülkem adına utandım.
    10 ...
  29. ölen türk vatandaşlarına verilen tazminat

    1.
  30. standart bir tarifesi yoktur.
    serbest piyasa, kim tuttuğunu kaça öperse.
    yurt dışındaki devletlerden alacaksan bol keseden talep eder iken türkiye cumhuriyeti devleti olarak kendi vatandaşlarımıza ödeyecek isek asgari tarife uygulanmaktadır.
    ölüme ve ölümün ak iktidara sağlayacağı oylara göre de tutarı değişir!

    örneğin maksat israil'e atar yapar görünüp seçimleri domine etmek ise
    9 vatandaş için 21 milyon usd tazminat alınır!
    http://www.haberturk.com/...armarada-on-anlasma-tamam

    eğer askerse ve görevde ölürse 400.000 tl verilir. bunun için yönetmelik bile çıkarılır.
    http://www.resmigazete.go...er/2015/05/20150523-6.htm

    eğer askerken kalp krizinden ölürse aileye tazminat yok!
    buna karşın "şehitlik mertebesine yükseldi" avuntusu ile cüzi bir aylık bağlanıyormuş.
    http://t24.com.tr/haber/k...tazminat-odenir-mi,215932

    hacca gittiysen beyinsiz suudilerin hatasıyla vinç kazası yüzünden öldüysen suudi devletinden 240.000 tl tazminat alınır.
    http://www.dinihaberler.c...yakinlarina-tazminat.html

    madende işçi olarak çalışırken ölür isen maaşına, konumuna, yaşına vs. göre 226.000 - 175.000 tl arası tazminat ödenir. o da madenci "ak" değilse ve davayı "işçi hatası" deyip garibanın üzerine yıkamazlarsa...
    http://www.pusulagazetesi...scinin-ailesine-tazminat/

    kaçakçıysan ve uludere'de yanlış istihbaratla kendi devletin tarafından öldürüldü ise tutar 123.000 tl
    http://www.aljazeera.com....ere-tazminati-iade-edildi

    devletin belediyesi, karayolları, dsi'si el birliği ile ak yandaşa iş verir köprü yaptırır, o köprünün çökmesi sonucu vatandaş ölür ise tazminat ortalama 90.000 tl
    https://zete.com/caycumad...ye-tazminata-mahkum-oldu/

    söz konusu devlete en başta kendini koruması için vergi veren sivil vatandaş olduğunda tazminatlar 29.000 tl olur.
    http://www.haberturk.com/...lerine-29-bin-tl-tazminat
    0 ...
  31. ab yi sırtlayan ülkeler

    1.
  32. tek bir veriye bakıp (ab bütçesi https://tr.wikipedia.org/...%C4%9Fi_B%C3%BCt%C3%A7esi ) çok rahat yargıya varıyoruz.
    o veri de şu.
    almanya, ingiltere, fransa, hollanda ve italya'nın başını çektiği ülkelerin ab'yi fonlaması ab'den aldıkları desteklerden daha fazla.
    buna bakarak diyorlar ki almanlar çalışıyor yunanlar alemlerde.
    biz de çıkalım ab'den.
    doğru ama kısmen doğru!
    ***
    ortak para birimine geçilince ab devletleri kendine has para politikası belirleyemez oldu.
    güçlü euro politikası izlendi.
    bu en çok hangi ülkelere yaradı?

    01.01.2010 tarihinden bir makale http://www.dw.com/tr/euro-yunanistana-a%C4%9F%C4%B1r-geldi/a-5075387 bakın ne diyor?
    --- alıntı ---
    Son yıllardaki gelişmeye göre bu ülkelerin paralarını yüksek oranda devalüe etmeleri gerekirdi. italyan parasının %40, ispanyol parasının da %30 oranında dış değer kaybetmesi gerekiyordu. Yunanistan ve Portekiz’in paraları da üç yıl öncesine göre %30 ila %40 oranında ucuzlamış olmalıydı. Ama para birimi aynı olduğu için döviz kurlarıyla oynamak, örneğin Yunan eurosunu Alman eurosuna göre devalüe etmek mümkün değil.
    --- alıntı ---

    euro değer kazandıkça ihrcatı artırmak isteyen ve rekabetçi avantaj elde etmek isteyen ülkelerin seçenekleri kısıtlıydı.
    1 verimlilik artışı sağlamaları
    2 işçi ücretlerini düşük tutmaları

    parasal birliğin ilk yıllarında nispeten az gelişmiş ülkeler hibe ve fonlarla daha rekabetçi hale geldiler. Bu süreçte ülke büyüdükçe işçi ücretlerini artırdılar. zamanla işçi ücretlerindeki artış verimlilik artışının önüne geçti. bunu da ülke içi ekonomik krizler ve işsizlik izledi. tipik "maaşa zam işe son" durumunun yıllara yaygın bir şekilde gerçekleşmesi yaşandı.

    19.09.2013 tarihli habere http://www.bbc.com/turkce/ekonomi/2013/09/130919_fransa_almanya bakalım.
    --- alıntı ---
    Almanya'da seçimlere birkaç gün kala, Fransız ekonomi bakanı, rekabette eşitlik sağlanması için Almanya'da ücretlerin yükseltilmesi çağrısında bulundu.

    Sosyal Ekonomi Bakanı Benoit Hamon, Almanya'yı, ücretleri yapay bir şekilde düşük tutarak Avrupa'ya karşı haksız avantaj elde etmekle suçladı.

    istatistikler, Fransız mallarının fiyatının yüksek olması nedeniyle, son yıllarda Fransa'nın Almanya'ya ihracatının bu ülkeden yaptığı ithalata oranla azaldığını gösteriyor.

    Davos'taki Dünya Ekonomik Forumu'nun rekabet gücü verilerine göre, Fransa 23. sıraya düştü. 2005'te ise 11. sırada yer alıyordu. Almanya ise 6. sıradan 4'üncülüğe yükseldi.

    (tüm bunlara almanya ne cevap verdi?)
    Merkel ise rekabet gücünü artırması için Fransa'yı ücretleri düşürmeye çağırdı.
    --- alıntı ---

    arap yağı bol buldu mu kıçına başına sürermişdiye sözümüz var ya işte ab'ye üye akdeniz ülkelerinin durumu tam da bu oldu. almanya ise işçi ücretlerini nispeten düşük tutarak ve yüksek verimlilik artışıyla rekabette öne geçti. ab üyesi ülkeler böylece pazar haline geldi.

    almanya daha fazla ihracat yapıp daha az ithalat yaptı.
    eğitim seviyesi yüksek nüfusu/yetişmiş işgücü sayesinde katma değeri yüksek ürünler sattı. hammadde aldı.
    evet vatandaşlarına bol keseden maaş dağıtmadı ama ülke olarak daha güçlü konuma geldi. şirketleri piyasayı daha fazla domine etti. gelirde süreklilik sağladı. fon birikimleri ile çevre ülkelerin karlı şirketlerini alma fırsatı elde etti.

    kabaca bir örnek alman otomobil firmaları daha da güçlenirken volvo çin firması geely'e satıldı.

    sözün özü;
    balık tutanlar/ayağını yorganına göre uzatanlar her zaman kazandı
    balık verilenler / verilmesini bekleyenler uzun vadede kaybetti.
    4 ...
  33. yarbay mehmet alkan ın ordudan ihracı

    1.
  34. kardeşini bu vatan uğruna feda etmiş içi yanan bir subayın ak'ları eleştirdiğinden siyaset yaptığı bahanesiyle ordudan atılmaya çalışılması hamlesi.
    ironi "siyaset" kelimesinde.

    siyasetin oyuncağı olmuş hadi dediklerinde "tatbikat kamuflajını bile değiştirmeden" araplara koşan, iktidara kalkan olmak için timsah göz yaşı döken, sırf iktidara tepki artmaması için tsk'ya yalan haber yaptıran (tsk helikopterinin pkk tarafından rus füzesi ile düşmesi-bunun haberinin arıza nedeniyle düştü diye verilmesi görüntüsü çıkınca çark etmeleri, şehit sayılarının azaltılarak-ölen terörist sayısının abartılarak verilmesi vs. ), dibine kadar siyaset bulaşmış bir ordunun doğru söyleyen bir mensubunu kendi yedikleri bok bahanesi ile ihraç etmek istemesi ironinin dibi.

    (bkz: #yarbayalkanyanindayiz)

    hatırlayalım
    (bkz: yarbay mehmet alkan için soruşturma başlatılması)
    (bkz: yarbay mehmet alkan'a tsk'nın verdiği ceza)
    8 ...
  35. yarbayalkanyanindayiz

    1.
  36. an itibarıyla twitter gündemindeki konu.
    sebebine geçmeden önce hatırlayalım.

    (bkz: yarbay mehmet alkan için soruşturma başlatılması)
    (bkz: yarbay mehmet alkan'a tsk'nın verdiği ceza)

    şimdi de haberin devamı...
    ---alıntı ----
    yarbayın 11 mayıs’ta osmaniye şehit yakınları ve gaziler derneği’ndeki konuşmasından dolayı "siyasi faaliyette bulunmak" suçlamasıyla, silahlı kuvvetlerden ihraç talebiyle jandarma genel komutanlığı yüksek disiplin kuruluna çıkarılacak.
    ---alıntı ----
    http://www.cagdasses.com/...lkan-icin-imza-kampanyasi

    senin gibi göte göt diyebilecek cesareti sahip subaylar yerine diktatör sofrasında timsah göz yaşı dökenler ayıklanmalı ordudan.
    2 ...
  37. carlos latuff un rte karikatürü

    1.
  38. türkiye'deki şehit cenazeleri yetmedi amerika'daki muhammed ali'nin cenazesine gidip, bir elini tabutun üzerine koyup, miting yapıp, "eyyy esed" diye böğürme niyetinde olup, bunu yandaş basınında dünya islam aleminin lideri olarak lanse ettirmek isteyen şark kurnazı/ dünya muhtarları liderinin,
    kabe'nin örütüsü ve kur'an okunması gibi ağza çalınan bir parmak bal karşısında eğilmeyen dik duruş sergileyen muhammed ali ailesinin yüz vermemesi sebebiyle
    tıpkı suriye'den kaçırılan süleyman şah türbesi gibi (gö.üm gö.üm) ülkeye ricat etmesini ve bunun modern dünyada algılanış biçimini ortaya döken bir karikatür.

    "adeta kan üzerinden, ölüm üzerinden, cenaze üzerinden siyaset yapmayın" mesajı veren bir tokat gibi...

    bu da görseli
    http://galeri.uludagsozlu...rte-karikat%C3%BCr%C3%BC/
    9 ...
  39. 3 yıllık yüksekokulu 8 senede bitiren dünya lideri

    1.
  40. muz cumhuriyeti başkanıdır.
    ulan ben de diyorum neden hiç bir hesabı tutmuyor?
    neden önüne gelen kandırıyor?
    neden yola çıktığı tüm yakın arkadaşları bunu kazıkladı? (bkz: vice versa)
    neden bu konuştuğunda dünyada kimse sallamıyor?
    0 ...
  41. türkiye nin pkk ile beraber savaşması

    1.
  42. uzun dönemdir dile getiriyorduk artık iyice ayyuka çıkmıştır.

    arslan bulut'un bugünkü yazısında diler getirdiği iddia.
    ilgili bölüm
    --- alıntı ---
    Her ne kadar Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, bölgedeki ABD askerlerinin YPG arması takmasına "Müttefiklik ahittir!" uyarısında bulunsa da her ne kadar Başbakan Binali Yıldırım, Mardin'in Nusaybin ilçesinde ABD-isveç ortak yapımı antitank roketi ele geçirilmesi konusunda, "Şüphesiz müttefikliğe uygun değil" diye bir sözde tepki göstermişse de Amerikan hava desteğindeki PKK/PYD'nin YPG güçleri Minbic'i ele geçirmeye çalışırken, Türkiye de Fırtına obüsleri ile atış yaparak operasyona destek veriyor...Yani Türkiye, içeride PKK'nın kontrol ettiği ilçeleri geri almaya çalışırken, Suriye'nin kuzeyinde PKK ile silâh arkadaşlığı yapıyor!
    Kaynak: Türkiye PKK ile beraber savaşıyor! - Arslan BULUT
    --- alıntı ---
    http://www.yenicaggazetes...ber-savasiyor-38373yy.htm

    tespit 1 : işid abd güdümündedir.
    tespit 2: işid "canavar", halkları işid'den kurtaran "kürtler" kahraman şeklinde algı operasyonu yapılmaktadır.
    tespit 3: türkiye bunun farkındadır ancak siyasi iktidarın yularını abd elinde tutmaktadır.
    tespit 4: bu iktidar değişmez ise türkiye'yi daha kötü günler beklemektedir.
    0 ...
  43. hatay a bomba düştü haberlerinin yapılacak olması

    2.
  44. yalçın küçük'ün 01.06.2016 tarihinde yayınlanan söyleşisinde benzer bir tespit var.

    --- alıntı ---
    Küçük, güneydoğuda çatışmaların iskenderun’a sıçramasından endişe duyduğunu söyledi.
    --- alıntı ---
    http://odatv.com/davutogl...olacaklar-0106161200.html

    ben işid'in maşa olarak kullanılacağını öngörmüştüm. yalçın küçük ise doğrudan "kalkışma" deneneceğine inanıyor.
    yöntem fark etmez. sonuç önemli. ve emperyalistlerin hedefi kürt koridorunun ne pahasına olursa olsun açılmasıdır.
    0 ...
  45. düşük profil

    1.
  46. akp'de ahmet davutoğlu saray darbesi ile şutlandıktan sonra yerine getirilecek başbakan için Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eski metin yazarı ve Ankara milletvekili Aydın Ünal'ın yaptığı tanımlama.

    ki gün itibarıyla o kişinin binali yıldırım olacağı açıklandı.
    1 ...
  47. binali yıldırım ın lakapları

    1.
  48. siyasetçinin olmazsa olmazıdır lakaplar.
    geçimiş siyasetçiler nasiplendiği gibi şimdikiler de payını alır.

    süleyman demirel'e baba
    bülent ecevit'e karaoğlan

    denildiği gibi saygı duyulan örnekler de vardır.
    böylesi de...

    akp liderlerinin de lakapları olmuştur
    rte'ye (kimilerine göre) uzun adam, (kimilerine göre) hırsız, katil, diktatör
    abdullah gül çankaya noteri
    ahmet davutoğlu'na küçük adam, emanetçi, kukla, kirpi, gülen adam

    binali yıldırım "atanmış" başbakan olduğuna göre onu da medyada daha çok görmeye başlayacağız. o göründükçe, konuştukça, haber oldukça lakabı da şekillenecektir.

    sözlük sakinlerini fikir teatisine davet ediyorum.
    2 ...
  49. devletten para çıkmadan yatırım yapılıyor yalanı

    1.
  50. akp kadrolarının ısrarla söylediği yalan!
    kelime oyunu yapıyorlar.
    yatırım bitene kadar devletten para çıkmıyor doğru ama sonrasında verdikleri garantiler keşke devletten para çıksaydı da yandaş şirketlere kapitülasyon gibi haklar verilmeseydi dedirtiyor.

    hadi örneğe bakalım.
    meşhur 3. köprü
    3 milyar dolara mal olacak.

    işletmede hazine garantisi mevcut.
    bu ne demek vatandaş kullanırsa kendi kullanmazsa vatandaşın vergileriyle devlet baba yandaş şirkete tıkır tıkır ödeme yapacak demek.

    --- hesaplayan adam mode on ---

    araç başına 3 dolardan olmak üzere günlük 135.000 araç için hazine garantisi var.
    işletmesi, 7 yıl 9 ay olacak.

    tüm rota gidilirse: 52 tl + 9,36 = 61,36 tl
    günde maksimum araç geçişi: 125 bin
    günlük kazanç: 7 milyon 670 bin tl
    toplam maliyet: 7 milyar tl
    ihaleyi alan şirketler 913 gün yani 30 ay = 2 yıl 6 ay sonra kara geçecekler.

    sonra 5 yıl 3 ay kar.
    ki o da yaklaşık maliyetin 2 katı kadar kar yazar.
    + kdv'leri de var bu işin ama havuzun işadamları milletin amına koymaya yemin ettikleri için kdv'yi borç yaparlar sonra vergi dairesi ile anlaşmaya otururlar vergileri sıfırlanır. bu da yanlarına ekstra kar kalır.
    --- hesaplayan adam mode off ---
    link http://www.sozcu.com.tr/2...metresi-30-kurus-1234700/
    0 ...
  51. ekonomik kriz sonrası beşiktaş ın şampiyonlukları

    1.
  52. tespite bak çay demle gibi bir tespit.
    beşiktaş futbol takımının şampiyon oldukları sezon ile türkiye'nin ekonomik krizde bulunduğu dönemlerin tuhaf bir şekilde örtüşmesini içeren tespittir.

    hemen olay örgüsünü anlatayım.

    1982 bankerler krizi - 81-82 sezonu şampiyonu beşiktaş
    1990 körfez krizi - 1990 - 1991 sezonu şampiyonu beşiktaş
    nisan 1994 krizi - 1994 - 1995 sezonu şampiyonu beşiktaş
    kasım 2000 krizi ve şubat 2001 krizi (burada biraz gecikmeyle de olsa) 2002 - 2003 sezonu şampiyonu beşiktaş (gerçi akp iktidar oldu daha büyük kriz mi var!)
    2008 krizi - 2008 - 2009 sezonu şampiyonu beşiktaş
    2015-16 ekonomik krizi (dolar almış başını gitmiş, rusya ile papazız turizm çökmüş, kişi başı milli gelir 10.000 usd altına düşmüş) 2015 - 2016
    sezonu şampiyonu beşiktaş

    biraz daha detay için linkler aşağıda
    ekonomik krizler https://tr.wikipedia.org/...iye%27de_ekonomik_krizler
    şampiyonluklar https://tr.wikipedia.org/...Fampiyonlar%C4%B1_listesi

    son olarak çıkarım: türkiye'nin ortalama 7 yılda bir ekonomik krize girdiği düşünüldüğünde beşiktaş'ın sıradaki şampiyonluğu 2022 - 2023 sezonuna denk gelebilir ki mazallah akp'nin de 2023 planları bulunmakta.

    son olarak bir gs'li olarak şenol güneş'i ve beşiktaş'ı can-ı gönülden tebrik ederim.

    he biliom tek rakibim ömer çelakıl.
    1 ...
  53. akp nin yas eğlence riyakarlığı

    1.
  54. akp'nin şehit habeleri, terör kurbanları ve/veya kazalar sonucu işçi ölümleri gibi olaylarda yas tutmasının "oy getirme potansiyeline" göre değerlendirildiği yönünde tespitlerdir.

    genelde elim haberler milli bayramlara ilişkin kutlamaların iptal edilmesinde bahane olarak kullanılırken akp'li yakınlarının düğünlerini/kutlamalarını ertelemesi söz konusu olmamaktadır.

    tipik siyasetçi riyakarlığının ötesine geçen bu durum örneklerle daha iyi anlaşılacaktır.
    ***
    cb rte tıp bayramı nedeniyle saray'da yapılan törende ankara saldırısıyla ilgili açıklama yaptı

    (bkz: ferhat göçer'i dinleyecektik dinleyemedik)
    (bkz: patlama olmasaydı ferhat göçer'i dinleyecektik)
    (bkz: ferhat göçer dinleyecektik başka zaman dinleriz)
    ***
    reyhanlı patlamasından sonra ne demişti cumhurbaşkanı danışmanı burhan kuzu (12.05.2013):
    elim bir olay yaşandı. bu olay düğünümüzün tadını kaçırdı. sayın başbakanımız da bu menfur olay nedeniyle düğünümüzü iştirak edemedi” dedi. kuzu, törenin iptal edilmesine ilişkin de “ne kadar doğru olurdu bilemem” diyerek yorumladı.
    (bkz: elim bir olay yaşandı düğünümüzün tadını kaçırdı)
    ***

    soma’da yaşanan facia sonrasında yüzlerce insan hayatını kaybetmiş, erzurum akp milletvekili muhyettin aksak’ın kızının düğününe meclis başkanı cemil çiçek ve başbakan yardımcısı bülent arınç, ankara büyükşehir belediye başkanı melih gökçek, çevre şehircilik bakanı idris güllüce katılmış yetmemiş fotoğrafları sosyal medyada paylaşmışlardı!
    http://www.sozcu.com.tr/2...yasta-akp-dugunde-511652/
    (bkz: soma'ya rağmen mutlu mesut nikah yapan akp'liler)
    ***
    ankara katliamı sonrası ülkede 3 günlük yas ilan edilmişken akp'li bakan mehdi eker, merkez valisi hüseyin avni mutlu ve mhp milletvekili celal adan düğünde görüntülendi. (12.10.2015)
    http://www.sozcu.com.tr/2...lu-dugune-katildi-957246/
    ***
    gezi olaylarında canlarını yitiren, organ kaybı yaşayan gençler varken düğüne giden bülent arınç açıklaması
    (bkz: bülent arınç'ın direniş yüzünden zehir olan düğünü)
    ***
    aktütün karakolu basıldı 15 asker şehitti.
    akp kilis milletvekili hasan kara'nın 5 yaşındaki oğlu mehmet enes'in sünnet düğünü için, gençlik spor il müdürlüğü'ne ait stadyumda yapıldı.
    düğünün haber yapılmasını engellemek için gazetecilerin görüntü kasetlerine el konuldu. 06.10.2008
    http://www.gazetevatan.co...uyuk-ayibi-202040-gundem/
    ***
    ki suudi kralı öldü diye ilan edilen yas çoğu şehit/terör haberinden sonra dahi ilan edilmemiştir.
    (bkz: suudi kral öldü diye ülkede yas ilan etmek)
    ***
    diğer
    (bkz: akp'nin onlarca şehide rağmen eğlence düzenlemesi)
    ***
    ama gelin görün ki amaç milli bayramların kutlanmasını iptal etmek olduğunda ulusal felaketler nasıl da kullanılıyor.
    ***
    mesela reyhanlı patlamasından sonra burhan kuzu'nun düğünü iptal olmadı ama o sene 19 mayıs törenlerindeki konserler iptal oldu.
    ***
    29.10.2014
    ermenek'teki elim kaza nedeniyle, cumhurbaşkanlığı sarayı'ndaki cumhuriyet bayramı resepsiyonunun iptal edilmesine karar verildi.
    ***
    29.10.2015
    gaziantep valiliği tarafından düzenlenecek olan 29 ekim cumhuriyet bayramı resepsiyonu, yaşanan terör olayları sebebiyle iptal edildi.

    aynı açıklamayı tekirdağ'da yaptı.
    ***
    30.08.2015
    erzurum’da 30 ağustos zafer bayramı dolayısıyla palandöken kayak merkezi’nde yapılması planlanan resepsiyon terör nedeniyle iptal edildi.
    aynı açıklamayı kırklareli, urfa, amasya vs. de yaptı.
    ***

    her gün şehit haberlerinin geldiği bu günlerde gün itibarıyla rte'nin kızının şaşaalı bir düğün yapacak olduğunu unutmayalım.
    (bkz: 14 mayıs 2016 sümeyye erdoğan'ın düğünü)
    bundan birkaç gün sonra ise 19 mayıs kutlamaları var.
    bakalım terör bahanesi ile onu iptal edecekler mi?

    edit: başlığı "akp'nin yas eğlence ikilemi" diye açmıştım. riyakarlığı kelimesi daha iyi karşıladı başlığı. başlığı değiştirmek/taşımak istedim ama beceremedim. bu nedenle yeni bir başlık olarak açtım.
    8 ...
  55. berat albayrak ın çok iyi bir eğitiminin olması

    1.
  56. kerameti kayın-pederinden menkul zatı övmek isteyenlerin bu ara sıkça kullandığı cümle!

    ak yalakalar da biliyor "damat" olmasa bu kadar yıllık tecrübesi ile banka şubesinde müdür olamayacak adamın basamakları bu denli hızlı çıkamayacağını, ancak bugün başbakanlık düşük ihtimal de olsa ileride ne olacağı belli olmayacağından yağlamak istiyorlar.

    istiyorlar istemesine de yağlamak için bile malzemeleri yok. CV'de ABD ünviersitesini görünce ballandıra ballandıra anlatıyorlar!
    Ne de olsa kıbleleri abd!

    neyse konumuza dönelim
    ***

    neymiş bu çok iyi eğitim diye bi bakayım dedim.
    Lisans: istanbul Üniversitesi ingilizce işletme Bölümü
    MBA: New York Pace Üniversitesi'nde finans
    http://www.milliyet.com.t...k-kimdir--gundem-2152695/
    (doktora yaptığını söyleyenler var. ama zat-ı şahaneleri tbmm sitesine bilgilerini vermediğinden teyit edemiyoruz.)

    istanbul Üniversitesi ingilizce işletme Bölümü alanında Türkiye'de ilk 10'a girecek bir bölüm.
    ama kesinlikle ilk 3 değil.

    ny pace university ne menem bir şeydir diye araştırdım.
    sıralamada yerini zorlanarak buldum.
    abd üniversiteleri sıralamasında 180. sırada (180. sırayı 5 üniversite ile birlikte paylaşıyor.)
    sıralamaya alınan üniversite sayısı
    (bkz: legen wait for it dary)
    199 (199. sırada 5 üniversite var.)
    http://colleges.usnews.ra...-universities/data/page+8

    Türkiye'de ilk 100 üniversite sondan 20. üniversiteyi kıyaslama için örnek olarak vermeyeyim de sonra hakaretten içeri atmasınlar.
    ama anladınız siz ne olduğunu.
    ***
    bu mu lan?
    bunun için mi bu kadar yalıyorsunuz?
    sanki akp için eğitim çok önemliymiş gibi...
    sanki üç gün öncesine kadar "hoca" denilen adam şutlanmamış gibi...
    pelikan bildirisinde "okumuş" olanlarla ince ince daşak geçilmemiş gibi...

    ***
    bunlar da örnekler
    tabi ki abdulkadir selvimaraş dondurmasına muamele eder gibi yazılarıyla ön planda.

    "parlak bir eğitime sahip..."
    http://sosyal.hurriyet.co...linmeyen-yonleri_40101640

    çok iyi bir eğitiminin olması...
    http://sosyal.hurriyet.co...arinda-son-durum_40102673

    ahmet hakan geri durur mu?
    (bkz: dayak)
    http://sosyal.hurriyet.co...yakini-olmasaydi_40052881
    3 ...
  57. ahmet davutoğlu nun şutlanması hakkında ne dediler

    1.
  58. sayın yazar dur!
    taşlama hemen.
    aslına bakarsanız aramaya inandım .
    ahmet davutoğlu'nun istifası için ne dediler başlığını buldum.
    ama mevcut durumu karşılamakta aynı tadı, aynı duyguyu, aynı yoğunluğu, aynı hissiyatı vermedi.

    istifa mı?
    ne istifası?
    adamı bi siktir etmedikleri kaldı!

    önce açıklamalarını yalanladılar.
    gururunu yaşamak istediği her başarıyı (türbenin götün götün kaçırılması gibi!) başkaları sahiplendi.
    "küçük şeylerin büyük başarı gibi sunulmasına karşıyım" denilerek pas pas edildi.
    sonra "seni o makama ben getirdim" diye kulağı çekildi.
    toplum önünde ezildi!
    şimdi de bi kenara atıldı!
    azıcık gurur olsaydı bunu çok önceden kendi yapardı zaten.
    belki o zaman kendisine saygı bile duyabilirdik.

    itinayla altını oydular yerine binali'yi hazırlıyorlardı ki.
    stratejik derinliği dize kadar olan hamle yaptı!
    binali yıldırım'ın oğlunun kumar görüntüleri piyasaya sürüldü!
    bu hamle ömrünü uzatmaya yetmedi!

    "nifak sokmayın", "aramızı bozamazlar", "ahiret kardeşiyiz" vs. hepsinin faso fiso olduğu görüldü.
    "gerekirse makamı bırakırım" diye ajitasyon yapmasının akşamına bastılar tekmeyi!

    bu gerçekler ışığında durumdan vazife çıkararak başlığı tekrar açtım.
    ahan da tanım: bir peçete gibi kullanılıp atılanlar kervanına katılan davutoğlu'nun siyasi nezakete yakışmayacak şekilde istifaya zorlanması hakkında toplumun çeşitli kesimlerinden gelen görüşlerin dile getirilmesini.

    diğer %50 ne dedi: beter olun!
    3 ...
  59. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük