ligde anadolu takımlarını bedava penaltılar sayesinde hileyle hurdayla yenen fenoş, olympiakos tarafından yine penaltılarla elendi. anadolu takımlarına karşı haksızca kullanılan penaltılar döndü sahibini buldu.
subway restoranlarıyla ilgili can sıkıcı gerçektir. subway gerçekten güzel sandviçler hazırlayan bir işletme. ama 15 cm az geliyor, doyurmuyor, 30 cm ise fazla geliyor. 23 cm gibi ara formlar da olsa iyi olur bence.
başkasının karısını (wanda nara) ayartarak yuva yıkmış olan icardi denen ırz düşmanının çokça parlatılmasından ötürü varlığından şüphelendiğim gavat türüdür.
macrocenter gibi dünya genelinden her türlü ürünü rahatlıkla bulabildiğiniz bir markette kaliteli bir alışveriş yapmak varken migros'a gidip money indirimleri kovalayan varoştur. ikisinin sahibi aynı şirket zaten, neden üçün beşin hesabını yapıyorsunuz? hayatı kaliteli yaşayın oğlum.
ülkemiz için büyük bir tehdit olan sorundur. başıboş chp'liler her yerde gezerek demokrasimizin önünü tıkıyorlar ve türkiye'yi çözümsüzlüğe sürüklüyorlar. bunların değişimci denilen ekremci, özgürcü vb. gibi daha az tehlikeli türleriyle birlikte pirocu adı verilen çok tehlikeli türleri de bulunmaktadır.
bilgisiyle, vizyonuyla, çalışkanlığıyla dikkat çeken deva partisi balıkesir milletvekili. önümüzdeki yıllarda ülke olarak adını sık sık duyacağımız bir isim olacağından eminim.
türkiye'yi iki krizden çıkarmış, türkiye-ab ilişkilerini geliştirmiş, deva partisi genel başkanı sayın ali babacan'ın o dinlemeye doyulamayan sesinin, yüksekliği zaman zaman artan zaman zaman azalan, ciddi olduğunda ayrı gülerken konuştuğunda ayrı güzel olan, baktıkça güven veren gül cemaliyle muhteşem bir uyum sağlayan müthiş tonunun insana çok iyi gelmesidir.
buluşulan kızın 30'lu yılları övmesi, 1923'ten önce türkiye'nin afganistan gibi bir yer olduğunu iddia etmesi ve ilk buluşmanın aynı zamanda son buluşma olmasıdır.
inşallah gerçekleşecektir. cehap muhalefeti tekeline alıp muhaliflerin başına bela oldukça bize kurtuluş yok. cehap'ı belediyelerden temizleyip tabela partisi yapacağız.
seçimlerin türkiye gibi bir ülkede hayatımız için aşırı öneme sahip olduğu bir gerçek. ama hiçbir seçim son seçim olmamıştır. belki hayatımız daha kötüye gitmiştir, belki ekonomi daha boktan bir hâl almıştır ama halkın önüne her zaman sandık konulmuştur. askeri darbelerden sonra bile 1-2 yıl gecikmeyle bile olsa seçim yapma hakkı her zaman tanınmıştır. ahraz cehaplıların aksi yöndeki propagandaları, ülkenin umutlu gençlerini depresyona sokmaktan başka hiçbir işe yaramıyor.
gerçi önümüzdeki sene yerel seçimler var. 3-4 ay sonra bu ahraz cehaplılar yine bu "kritik" seçim için popülist vasat adaylarına oy istemeye başlarlar.
neyse ki duyarlı vatandaşlar tarafından aile ve sosyal politikalar bakanlığı'na şikayet edilmiş. umarım çocuk da küçük köpek de bu ruh hastalarının ellerinden kurtarılır.
p e t e: eski nickim tantuni ve limon'du. nickimi değiştirmek istedim ama sözlük beni tantuni ve limon nickimle tanıdığı için bu nicki hatırlatacak bir nick seçme gereği duydum. tacettin konusunda sihirli annem'deki tacettin'den de biraz esinlenmişimdir.
eternal darkness: kapitalizm başlı başına leş bir sistem değil, fakat uygulamalar leş hâle getirebilir. bunun için de çeşitli çözümler vardır, yani kapitalizmin olumsuz tarafları giderilebilir. rekabet ekonomiyi canlı tutar. bu yüzden piyasa şartlarında yaşamak zorundayız. kapitalizm tamamen ortadan kalkarsa tüm mal ve hizmetlerin kalitesi düşer. liberalizm konusuna gelince, aslında liberalizm insan eşitliğine en çok önem veren ideolojidir. liberalizm bireyciliği savunur, yani her birey önemlidir. insan eşitliğinin olmazsa olmazı ise fırsat eşitliğidir. bireyler ekonomik faaliyetlerde bulunurken özgür olmalılardır ve her birey kendi eylemlerinin sonuçlarını kabul etmelidir. bence bu adil.
gazimagosa turkmeni: hayatın anlamı, mutlu olmak ve baki kalan bu kubbede hoş bir seda bırakmaktır.
evlilik aşkı öldürür mü bilmiyorum, hiç evlenmedim.
sanat için soyunmam.
dolce far niente: babacan'a güvenmemin sebebi referansıdır. geçmişte yapabildiğini ve bu yüzden gelecekte de yapabileceğini düşünüyorum. borçlanmak kötü bir şey değildir, hatta gereklidir. asıl mesele alınan borcun nasıl kullanılacağı. evet alınan bu borçla yatırım yapılabilirken her yere beton ekildi. ama bunun sorumlusu babacan değil, çünkü babacan ekonomi bakanıydı.
bu arada iktisat formasyonum var, iktisat lisans mezunuyum.
radikal kemalist teorisyen: öncelikle hakkımdaki fikirlerin için teşekkür ederim. ben çizgimi bozmadım. özgürlükçü, ilerici, batıcı, piyasacı duruşum birkaç yıl öncesine göre çok da farklı değil. bence insanların idealleri kolay kolay değişmez ama ideallerinin nasıl gerçekleşeceğine dair fikirleri değişebilir. yaşadığım değişim bundan ibarettir. benim görüşlerimi idealize eden düşüncenin sosyal demokrasiden ziyade sosyal liberalizm olduğunu maalesef biraz geç fark ettim.
atatürk'ün mezarından kalkıp günümüz kemalistlerini, özellikle sol kemalistleri görse vereceği tepkidir. muhtemelen fotoğraftaki gibi olur. diyeceği sözü kafanızda canlandırabilirsiniz.