geç farketmiş olmaktan dolayı üzüldüğüm dizilerden biri. başrolünde Ricky Gervais oynuyor. Abd versiyonuna göre kötü olanlar kötü, aptal olanlar aptal kalıyor. en hoşuma giden şeylerden biri de bu. alice harikalar diyarında gibi bir durum söz konusu değil. kötüyse kötü; o kadar. ülkemde de böyle özgürce mizah yapılabilmesini çok isterdim.
hiçbir külfetin altına girmeden yaşamak tatlı geliyor insana. ödenecek yüzbinlerce liralık borç; okul masrafları ve geleceği için para biriktirmek zorunda olduğun bir çocuğun olmadan yaşamak. türkiye standartlarının bir hayli dışında ancak sanıyorum ki oldukça konforlu bir hayat. bu dediğim nakit olarak ev alabilecek parası olanlar için geçerli değil sanırım.
ilimden irfandan uzak, fazla duygusal dostlar kendilerini %100 "arap" "türk" "bilmem ne" zannediyor. gerçek şu ki dünya'da hiç kimse %100 bir kökenden gelmiyor. gen haritası çıkarıldığında herkesin içinde biraz da olsa herkesten var. tabii bunlar biyolojik olarak doğru. duygusal olarak %100 hissedebilirsin.
pisliğin halk ile bir alakası yoktur. bunu böyle söylemek ırkçılıktır. bir metrobüse binip derin derin nefes al bakayım düşüncelerinde ne gibi değişiklikler olacak.
bu sözü söyleyen ve inanan insanlara Falih rıfkı atay'ın "zeytindağı" kitabını okumalarını tavsiye ederim. o dönemki "arap" halkının zor zamanımızda neler yaptıklarını net bir şekilde görebilirsiniz. o günkü araplardan yola çıkıp bütün bir milleti kötülemek de asla doğru değil ancak hemen herkese "canım kardeşim, müslüman kardeşim" gibi sarılmak da asla doğru değil.
Kendisi, yokluktan ve sefaletten, çürümüş bir devletten, bütün zorluklara rağmen modern devlet kurup gelecek nesillerin atası ve babası olmuş bir öksüzdür. Öyle emek vermeden çakma eğitimler ile göz boyayanlarla, diploması olmayanlarla karşılaştırmak; sadece ona değil eğitim kurumuna hakaret olur. kendisi halen almanca, ingilizce okuyup anlayabilen ayrıca ana dili gibi fransızca konuşabilen tek cumhurbaşkanımızdır. onun kendisinden sonra gelenlere attığı fark 100 yıldır kapanamadı kapanacak gibi de durmuyor.
- kimseyi tanıdık diye haketmediği yerlere getirmeyen,
- emeği ile kazanmadığı beş kuruşu boğazından geçirmeyen,
- herkese ve her fikre saygı duyan,
- işe giderken devletin arabasını özel işlerde doğru olmaz diye kendi arabasını kullanan,
- kimseyi hakir görmeyen,
- kendini okuyup geliştiren,
- at gözlüğü takmayan,
- dünyayı ve vatanını en çok da barışı seven,
- devrimci ve dinamik olan,
- koltuk sevdalısı olmayan
herkes atatürk'çüdür. bahsettiğin kişileri bunun bir yerlerine sığdırabilirsen amenna. zira etraf koltuğu için fikrilerini satıp, koltuğa göre fikir değiştiren idealsiz, omurgasız insanlarla dolu.
"böyle şeylerin konuşulması ne güzel" demek güzel demektir; geçmişte konuşulmuyordu da şimdi konuşuluyor demek değildir. sittin sene sözlükteymiş ne anlatıyorsun? Okuduğunu anla, sonra yaz.
kilo vermek balık tutmak gibidir. hedefin ne kadar büyük olursa balığı çekmek de o kadar zor olacaktır. büyük balığı çekmeye çalışırken misinayı çok gergin tutup sürekli asılıp aşırı zorlarsan misina bir yerde kopar ve balığı alamazsın. o yüzden biraz çekip hafif salmak ama hep gergin bırakıp balığı yormak önemlidir. diyet ve spor yaparken mantıklı ve gerçekçi hedefler koyup arada kendinizi şımartıp rahatlacak molalar vermeniz sporu ve diyeti daha sürdürülebilir hale getirecektir.
böyle konuların özgürce konuşulabilmesi için ne güzel. kabul etmek şart da değil; ancak sırf fikrini söylüyor ve senin fikrine uymuyor diye "bağcılar'da ikamet eden birey" gibi salakça cümlelerle hem orada yaşayan insanları hem de fikrini söyleyenleri küçümsemek kimsenin haddine değil.
bırakın içerik denetlemelerini. yazar yapacağınız kişilerin önce türkçe yazıp yazamadığını bir kontrol edin be kardeşim.
edit: konuyla alakasız olarak bilmem kaç dilde yazabildiğini buraya yazarak ego kasmaya çalışan arkadaşlar da var onlara da yazık bir tebrik edelim. lakin önce 1 dilde okuduğunu anlamayı geliştirmek lazım gibi, naçizane tavsiyem.
frank lucas diye bir varlık, bize samancı kemalist dedikten sonra Atatürk'ün boyunun "net" olarak 1.67 olduğunu söylemiş. anlıyorum. kendisi elinde mezura ile atanın peşinde dolaşıp bir ara ölçmüş olmalı, zira tam olarak bilemeyeceği şeylere net diyecek kadar aptal ve irrasyonel bir kemalist olduğunu düşünmüyorum. bu apaydınlık kemalist yolda kendisine başarılar dilerim.
1.74'dür. Çanakkale şehitler abidesi de bu yüzden 40 metre şehitleri temsilen, 1 metre 74 santim de atatürk'ü temsilen olmak üzere 41 metre 74 santim uzunluğunda yapılmıştır.