şu an alpha 0.6.766 versiyonu oynanabilen robot araç tasarlayıp 2 takım halinde savaşılan oyun.
aracınızı tasarlarken zırh, silah ekleyip savaşlardan kazandığınız puanlarla upgrade'ler yani yükseltmeler alabildiğiniz eğlencelik şey.
yurtdışı gezi'sinden dönen başbakan erdoğan'ın Atatürk havalimanında yaptığı konuşmayı ilk sayfalarına taşıyan bağımsız, demokrat * 7 ayrı gazetenin "demokratik taleplere canımız feda" diye aynı manşeti atması olayı.
hayır, bağımsız olduklarını bilmesek diyeceğiz ki; "ulan bunlara aynı başlığı aynı kişi mi fısıldadı acaba?".
hahaha! halbukise n'alakası var?
redhack adlı hacker grubunun yök'ün 60bin kadar gizli belgesine ulaşıp ifşa etmesi ve üniversitelerdeki birçok yolsuzluğun ortaya çıkması sonucu dünya çapında tt olmuş twittertag'i.
mahalle maçı yaparken erkeklik organına top gelen çocuğa, arkadaşlarının ya da abilerinin tedavi yöntemi olarak kullandıkları cümle.
doğrusu: "işe, geçer".
(bkz: işemek)
Değişken soğutucu hacmi (VRV) olarak da bilinen vrf ve vrf klima sistemleri aynı teknolojiyi kullanmasına rağmen, ayrı markalar tarafından kullanılırlar.
Vrf Klima sistemleri, güvenilir, esnek, kolay kurulum ve üstün konfor ve kontrol açısından tavsiye edilen, VRF sistemleri ise ofisler, oteller, tiyatrolar, mağazalar ve hastaneler gibi birçok uygulamalar için daha çok tercih edilir.
işçilerin ve işverenlerin, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek üzere, toplu iş sözleşmesi yapmalarının, uyuşmazlıkları barışçı yollarla çözümlemelerinin ve grev ve lokavtın esaslarını ve usullerini tespit etmek için çıkartılan 05/05/1983 tarihli, 2822 sayılı kanun.
--spoiler--
Toplu iş sözleşmesi, hizmet akdinin yapılması, muhtevası ve sona ermesi ile ilgili hususları düzenlemek üzere işçi sendikası ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren arasında yapılan sözleşmedir.
--spoiler--
--spoiler--
işçilerin, topluca çalışmamak suretiyle işyerinde faaliyeti durdurmak veya işin niteliğine göre önemli ölçüde aksatmak amacıyla aralarında anlaşarak veyahut bir kuruluşun aynı amaçla topluca çalışmamaları için verdiği karara uyarak işi bırakmalarına grev denilir.
--spoiler--
--spoiler--
işyerinde faaliyetin tamamen durmasına sebep olacak tarzda, işveren veya işveren vekili tarafından kendi teşebbüsü ile veya bir işveren kuruluşunun verdiği karara uyarak işçilerin topluca işten uzaklaştırılmasına lokavt denilir.
--spoiler--
Alan Lightman'ın bestseller olmuş kitabı.
Einstein'in görecelik kuramından hareketle zamanın farklı çalıştığı düşsel dünyaları anlatır.
kafa açan bir kitap.
--spoiler--
Duvardaki zar zor seçilen saate göre altıyı on geçiyor. Dakikalar ilerledikçe yeni cisimler de biçimleniyor. Sabahın loş ışığında genç patent bürosu katibi, başı masanın üzerinde, iskemlesine kıvrılmış. Son birkaç aydır, zaman üzerine sayısız düşler kurdu. Düşleri, araştırmalarına öncülük etti. Ama düş görmenin sonuna geldi artık. Geceler boyunca düşünülen birçok olası zaman oluşumlarından biri baskın çıkıyor. Diğerlerinin olanaksız olduğu anlamına gelmiyor bu. Onlar da belki başka dünyalarda var olabilirler.Patent bürosu katibi Albert Einstein. Düşlerinde yeni dünyalar görüyor. Buralarda zaman ya dairesel, ya da geriye işliyor, yüksek irtifalarda yavaşlıyor ya da bülbül biçimini alıyor.'Hiçbir romancı, fizikçi veya felsefeci bugüne dek zamanın ne olduğunu ya da ne olabileceği üzerine bu kadar muhteşem bir bakış ortaya koymamıştı.'
--spoiler--
--spoiler--
"Bu dünyada zaman dairesel ve insanlar sevinçlerini ve kederlerini tekrar tekrar yaşıyorlar..."
--spoiler--
--spoiler--
"Bu dünyada iki zaman var. Biri mekanik zaman, diğeri bedenin zamanı. iki zamanın karşılaştığı yer, umutsuzluk. iki zamanın ayrıldığı yer, hoşnutluk..."
--spoiler--
ntv tarih tarafından hazırlanan, tarihi belgelere dayanılarak çanakkale savaşı'nda yaşananları, hem türkçe hem de ingilizce olarak, twitter hesabından an be an canlı (97 yıl farkla tabii ki) yayınlayan proje.
fiyatı 25$ (üst modeli 35$) olarak planlanan, kredi kartı boyutlarında, 700 mhz arm işlemci, 128 mb ram ve full hd hdmi çıkışa sahip linux tabanlı bir bilgisayar.
2006 'da geliştirilmeye başlanmış olup bu ay sonu gibi satışına başlanılması planlanmaktadır.
--spoiler--
2006 yılında, cambridge üniversitesi'nde çalışırken, çocuklar için küçük ve ucuz bir bilgisayar fikri ile yola çıkan eben upton, yanına üniversiteden arkadaşları ve 80'lerin kült oyunu elite 'ın yaratıcılarından ünlü programcı david braben 'i de katarak raspberry pi projesine başlamış.
--spoiler--
--spoiler--
raspberry pi, tv'nize ve bir klavyeye bağlanan, kredi kartı boyutlarında bir bilgisayardır. hesap tabloları, kelime işlemciler ve oyunlar gibi , masaüstü bilgisayarınızın yapabildiği birçok şeyi yapabilen küçük bir pc 'dir.ayrıca yüksek çözünürlükte video da gösterebilmektedir. onu, dünyanın her yerinde programcılık öğrenmek isteyen her çocuğun kullandığını görmek istiyoruz
--spoiler--
128 mb 'lik model a 25 $, 256 mb'lık model b ise 35 $ olacak deniyor.
bilgisayarlarda, eski bios teknolojisindeki yetersizlikleri gidermek ve açılışa (bkz: boot) hız kazandırmak maksadıyla oluşturulan UEFI standardının içereceği duyurulan özellik.
Ama kulislerde söylenen, Microsoft'un bu özelliği kullanarak bilgisayarlara Linux işletim sistemi yüklenmemesini sağlamaya çalışması.
allah zeval vermesin, devletlü büyüklerimizin vergi veren halkına, promosyon olarak verdikleri ürün ve hizmetlerdir.
mesela 70 lira vergi veriyosun, 30 lira daha verirsen sana 100 liralık benzin veriyo.
ya da 6 lira vergi veriyosun, 3 lira daha verirsen sana sigara veriyo.
aynı şey içki, telefon, araba için de geçerli. neg'zel...
ben demiyorum. sağlık bakanı'nın son açıklamalarından çıkan sonuç bu.
tam gün yasasına tepki gösteren doktorlar için "gerekirse doktorları dışarıdan getiririz" deyip aynı eylemlere hemşirelerin de katıldığını gören sağlık bakanı "gerekirse hemşireleri de dışarıdan getiririz" demişti ya.
avrupa'da hemşireler 2000-3000 euro'ya çalışıyorlarmış. yani türkiye'ye üç otuz paraya gelmezler.
ama doğu bloğunda (rusya ve eski sovyet cumhuriyetleri) hemşireler 40-80 dolar alıyormuş, yazık.
Eee, o zaman kim gelir Türkiye'ye? Tabii ki de rus hemşireler.
Bu akepe o kadar da kötü değil mi lan yoksa? Badem bıyık bende nası durur acaba?
satranç ve kumar... bunları aynı kefeye koyan bir zihniyet tarafından yönetiliyoruz, ne mutlu bize.
keşke azıcık oynasaymışsınız zamanında, belki biraz bıngıldağınız kıpraşırdı da, şimdi bu kadar saçmalamazdınız.
o değil de; bu ötv, zamanında geçici deprem vergisi olarak konup, sonra özel tüketim vergisi olarak böğrümüze kazık kakan vergi değil miydi?
ne yapıldı deprem adına bu ülkede? ben söyleyeyim; hiç! koskocaman bir hiç!
bir dahaki depremde görüşmek üzere. bu sefer 7.4 de yetmeyecek bize.
zamanın ötesinden edit: oha lan, bu entry'i yazdıktan 1 hafta sonra van depremi olmuş, yeni fark ettim.