Hikaye ağır gelirse belki.
son 48 saat. sandıkları terk etmeyin.
Mutluluğu bilirsin, mutsuzluğu bana sor...
"Anlatılanlar başka, yaşanan başka..."
Harami var diye korku verirler, benim ipek yüklü kervanım mı var ?
Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz.
insanların geneli yorduğu için mecbur kalınan eylem.
"Aman, kendini asmış yüz kiloluk bir zenci
Üstelik gece inmiş, ses gelmiyor kümesten
Ben olsam utanırım, bu ne biçim öğrenci
Hem dersini bilmiyor, hem de şişman herkesten
iyi nişan alırdı kendini asan zenci
Bira içmez ağlardı, babası değirmenci
Sizden iyi olmasın, boşanmada birinci
Çok canım sıkılıyor, kuş vuralım istersen"
Mutlak sonun gerçek olduğu şu üç kuruşluk dünyaya ait değildir. Bunu bilsek yeterli gibi.
peki ya meyve sevmeyen erkek ?
Edep sen ne güzel şeysin.
iftiraya uğrayıp kendime inandıramamak.
"Biri seni teselli etmeye çalışıyorsa artık eskisi kadar çıtır değilsindir."
bilinçaltımızdan sorumlu muyuz ?
Mantıklı bir açıdan bakınca mutlu olmam gereken daha çok sebep var ama bünye mutluluğa alışık değil. Her durumda mutsuz olunacak bir sebep buluyor.
Ne iş olduğu önemli değil ama bir işte iyi ol.
Okuyarak öğreneceksin ama severek anlayacaksın.
Günaydın, bugünü de sağ salim atlatıp cumartesiye ulaşabilirsek ne mutlu bize.
Aramakla bulunmaz ancak bulanlar hep arayanlardır.
Yüksek minarede kandiller yanar...
günler. her gün bir önceki günün aynısı.
Bu haftasonu da dinlenemeden geçti. Nasipse önümüzdeki haftasonu dinlenmek.
Günaydın, tabi mümkünse...
daha fazla entry yükleniyor...