Chp'li şaban sevinç ve tuncay özkan'ın birbirlerine girmesiyle öğrenilen konudur.
iddiaya göre cehaşpe içinden konuşan bazı üst düzey partililer diyor ki: cehaşpenin kararları gizli bir merkez tarafından alınıyor, bu kararlar genel başkanlığa dikte ediliyor, onlar da partiye dayatıyor.
Cehaşpeyi perde ardından yöneten bu gizli el kim ola ki acep?
tunceli'de ayaklandıklarında kendilerine osmanlı dönemindeki gibi müsamahalı davranılacağını sanarak yanılan ve o dönemin tanıkları tarafından kendisiyle beraber ayaklananların "fare gibi zehirlenerek telef edildiği" aktarılan ingiliz uşağı.
kalıntıları bugün halen memleket için her iyi gelişmeyi baltalamaya çalışmakta, içeride nerede bir ihanet hareketi, batı gütmesi varsa tuzlarını kapıp koşmaktadırlar.
hasan sabbah, şah ismail, şahkulu, celali, sey it rıza vs. derken son olarak gezi'de en önde ellerinde tuzlukla koşarken görülmüşlerdir.
yine temennileri turmadı, gayretleri sonuç vermedi yani. kemal, alman dergisine röportaj verip yine "türkiye'ye turist yollamayın ki ekonomik kriz olsun" dese... tekrar denese? olur mu ki?
Osmanlı'nın fars şahı ismail ile mücadele ettiği dönemde anadolu topraklarında yiyip içip yaşadığı halde şahın tarafını tutarak yaptığı nankörlük ve ihanettir.
Benzer bir ihaneti asırlarca bu topraklarda yaşayan, sağ salim emniyet içinde hayatını sürdüren ve ruslar doğudan anadolu'ya girince aniden haçlı ruhu kabarıp müslüman komşularını katleden ermeniler yapmıştır. Sonra da soykırım zart zurt. Ulan madem osmanlı size soykırım yapacaktı yüz yıllardır nasıl rahat içinde yaşadınız?
cehaşpe karşıtlarının heyecansız ve gayretsiz, rahata alışmış, nimeti önünde bulmuş yeni nesil olmasından kaynaklanır.
28 şubatları, 90lı yılları bizzat içinden yaşayan kuşak bu günlere gelmenin ne demek olduğunu bildiği için bir damla da olsa karınca misali su alıp yürürler. 15 Temmuz'da sokağa çıkan ve en fedakar davranan insanların yaş grubuna bir bakın. Orada gençten çok orta yaş vardır. 30 yaş üstü çoğunluktur.
burada da bazen haber sitelerine bile henüz düşmemiş olaylar, çok az kitapta bulabileceğiniz çarpıcı bilgiler paylaşılıyor. Ama bizim yumurtası sıcak enes batur hayranı sözlük bebelerimiz tenezzül etmezken, cehaşpenin trolleri ipe sapa gelmez yalan dolan bir başlık açsa hemen beş dakikada altını doldurmaya başlıyorlar.
öyle tipler var ki sözlükte, adamın bir tane aklı başında tanımı yok. ağız dalaşı yapan sarhoşlar gibi aptal saptal şeyler yazıyor. bu yaratığı kim ciddiye alabilir dediğim yerde hemen troller yetişip sanki gerçekten normal bir tanım girmiş gibi altına yazmaya başlıyorlar.
siz burada ateist taklidi yapan herkesi ateist mi sanıyorsunuz? şamanist taklidi yapan herkesi şamanist mi sanıyorsunuz? adam sözde ateist olduğu için dine saldırıyor ama ikide bir güya kötülemek için "emevi" kelimesi kullanmaktan pek keyif alıyor. mesela itin teki var, milliyetçi ayağına takılıyor, güya islam öncesi türkçülük veya ulusalcılık yaptığını düşündürtüyor. halbu ki adam bildiğin şah ismailin ardını yalayan osmanlı düşmanı zümreden bir esedçi.
muhalif olan, muhalefette olmanın ne olduğunu bilen daima ataktır. Elindeki nimetleri gökten zembille indi zanneden uyuşuk kitleler de daima yeni tecrübelere muhtaç.
kurtuluş savaşının önder kadrolarından, meclisin kurucularından bir kısmıdır.
milli mücadeleyi, kuvayı milliyeyi, kurtuluş savaşını dillerinden düşürmeyen kesimlerin bu isimlere saygı göstermesi, bu kesimlerin samimi olup olmadığını belirleyicidir.
Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası:(1924 - 25)
Başkan Kâzım Karabekir, ikinci Başkan Dr. Abdülhak Adnan (Adıvar) ve Hüseyin Rauf (Orbay), Genel Sekreter-Ali Fuat Paşa (Cebesoy). Diğer merkez yönetim kurulu üyeleri ise Rüştü Paşa (Erzurum mebusu), ismail Canbolat (istanbul), Sabit (Erzurum), Şükrü (izmit), Muhtar (Trabzon, Halis Turgut (Sivas), Necati (Bursa), Faik (Ordu) Beylerdi.
Bunlar tek parti (chf) karşısında ikinci bir oluşumu kurup yürütmüşler, bunun sonucunda 6 buçuk ay içinde partileri kapatılmış, yıllar içinde bu isimlerin bir kısmı idam edilmiş, bir kısmı yargılanmış, yazdıkları yakılmış, kendileri ülke yönetiminden uzaklaştırılmıştır.
dinsiz ateist komünistlerin nasıl vahşi ve cahil olabildiklerini dünyaya göstermiş olan yakın tarih gerçeğidir.
kamboçya'da 1970 li yıllarda iktidarı ellerine geçiren kızılların hayvanlar gibi uyguladıkları vahşet ve katliam, bu türün içinde yatan hastalıklı ruh halini göstermektedir. milyonlarca insanı kafalarına şiş saplamak gibi kendilerini tatmin eden psikopat yöntemlerle katletmişlerdir.
Öyle ki, dönemin tanıkları, kızıl kmerler denen ateist sürüsünün sırf gözlük taktığı için bile "adam okuyan bilinçli biri olabilir, köylü sınıfından değil" mantığıyla insanları alıp acılı yöntemlerle öldürdüklerini anlatıyorlar.
(buradaki gezici it sürüsünün davranışlarını hatırlarsanız bu gürüh eline güç geçirse neler olabileceğini kıyaslayabilirsiniz)
ateist vahşetin izleri için bir yerli bir yabancı kaynaklı iki kısa videoyu izleyiniz. katliamların eserleri bugün kamboçya'da soykırım müzelerinde sergilenmektedir.
Gazze'ye uygulanan ambargoyu delmek amacıyla 15 Mayıs'ta Norveç ve isveç'ten yola çıkan Özgürlük Filosu'nun israil ordusu tarafından durdurulduğu bildirildi.
Gazze'ye tıbbi malzeme taşıyan ve Norveç bayrağı asılı gemide aralarında gazeteci ve insan hakları savunucularının da yer aldığı 16 ülkeden 22 kişi bulunuyor.
1669’da ingiliz elçisinin papazı olarak gelen ve 1770’lerde Osmanlı topraklarında 7 yıl kalan Dr. John Covel, arkadaşına yazdıkları içinde şu satırlara yer vermektedir:
“Tüm şehir [istanbul] boyunca (bir veya iki kere tamamen kendi başıma) büyük Türk kalabalıkları arasında gidip geldim; yine de seni temin ederim ki dünyanın en ufacık bir hakaretiyle karşılaşmadım; tam aksine olağanüstü bir nezaket gördüm… Ve tüm bu büyük kalabalıklar arasında herkes bizim vaaz sırasında olduğumuz kadar sessiz ve düzenlidirler. Eğer öyle olduğunu görmeseydim muhtemelen inanamazdım buna, benden öğrendiğinle sen de bu harika [şeye] inanabilirsin.”
Tamamen zamanımızın anlayışı.
Ben açıyorum ama sen bakamazsın.
Bir karış etek giyiyorsun, altında görünen bacaklarını çekici hale getirmek için epilasyondan türlü kremlere kadar her işlemi yapmışsın, yani açmaktaki amacın çekici gözükmek. Ama açanda kabahat olmuyor, bakan "maganda, öküz, vs" oluyor.
Sahtekar dünyanın bile bile yalanı sürdürmesi.
Açmak serbest, bakmak yasak.
Benim de kollarım açık, tişört giyiyorum, kollarıma bakanı şikayet edeyim bundan sonra.
Abd ve avrupa ülkelerinden başka hiçbir yere gidemeyen, oralara gidince de ellerini bağlayıp saygı duruşuna geçen, bacak bacak üstüne atmış başkanların ayağını ağzına sokup talimat verip geri yolladığı liderlerin finoları için anlaşılması güç vizyondur.
Dünyanın sömürülmüş mağdur coğrafyalarında boy gösterip, batının kanlı elinden bıkmış insanlara dostluk eli uzatmak ancak sözde antiemperyalist özde batı ajanı olan kafe devrimcisi, kansızların zoruna gitmiş olabilir.
Türkiye'nin yerini haritada kimsenin gösteremediği bir dünyadan, uluslararası stratejide pay sahibi bir türkiye'ye geçilmiş olması da içimizdeki bizanslıları üzmüş olabilir.
Bu arada bu "neden afrika" gibi soruları taptığınız ve gezi çapulunda peşinde fino köpeği gibi fiti fiti sağa sola koştuğunuz yeni yetme üçüncü sınıf avrupalı ajanlara da sorsaydınız ya...
Mısır'ın başkenti kahire hayvanat bahçesinde yaşanmış olaydır.
şimdi orada yönetimde bizdeki cehaşpelilerin pek takdir ettiği diktatör sisi var. bu sebepten kimse sesini çıkaramamış ama bir çocuk sonunda "kral çıplak" der gibi "olm bu bildiğin eşek lan, boyaları akıyo" deyince mesele açığa çıkmış. https://www.haberler.com/...-boyayan-11088263-haberi/
islam toplumunda insanların renklerine, zenginliklerine, ırklarına bakılmaksızın aynı kardeşlik duygusu etrafında toplayıcı anlayıştır.
faşizm ve ırkçılık demek, ayrılık ve sorun demektir.
temennimizdir.
zaten kendisinin de böyle bir niyeti olmadığından önce başkanlık seçimleri öncesi ortalık hareketliyken el çabukluğuyla muhalifleri şutladı, sonra da il yönetimlerine, belediyecilere filan dar alanda "telkin"de bulunarak kurultay karşıtı açıklama yaptırttı.
biz de kalmasından yanayız. hatta elin ingilteresinde, belçikasında kral var kraliçe var da bizde neden olmasın? turistler sorarsa ülkenin başında yok ama bir partinin başında kral var deyip işlek bir turistik mekanda sergileyebiliriz kendisini.
Dünyaca ünlü israilli piyanist, orkestra şefi, aktivist Daniel Barenboim, israil meclisinde kabul edilen ve yasalaşan "Yahudi ulus devleti" yasasının, sadece yahudileri kapsayan ırkçı bir yasa olduğunu belirterek, "Bugün israilli olduğum için kendimden utanıyorum" dedi.
Bizim buradaki israil dostları sebatayist kalıntısı yahudiseverler bile utanmıyor ama adam utanıyor. vicdanlı adammış.
25 yıldır antalya'dayım (içeri girip çıktığım ara yıllar hariç) daha bir kez kaleiçi'ne yemek yemeye giden yerli bir insan tanımadım.
yemeğini kalekapısı civarında, dönerciler çarşısında veya ışıklar tarafında yer, girer dolaşırsın. Hıdırlık kulesi'ne ("karaoğlan" parkına) yaklaşınca kafelerde kahveni içebilir, az daha hesaplı olsun, deniz manzarası da isterim dersen parkın içindeki çay bahçelerinde veya ters tarafta tophane civarında da pekala bunu yapabilirsin.
"imza toplanıyor" lafını duyduğu anda bile sinirden salçalık domates gibi olan kızıleniklerin yüce sultanı.
sezarları.
çok akıllı fizikçi muarrem'i "gel bakalım buraya muarrem" diyerek seçimde öne atmış, o kalabalıkta gargaraya getirip muarrem destekçilerini parti yönetiminden şutlamış olan uyanık.
bu ateist kızıleniklerin sosyal medyadaki rezilliklerini, sapkınlıklarını gören biri bile dünyada bağırsak kurdu gibi olan bu sefil türün biraz güç elde etse neler yapabileceğini tahmin bile edemez.
sırf muhalefet olsun diye onu bunu eleştirmeye, vicdan taslamalarına bakmayın. hiçbir kural kaide tanımayan, bok gibi yaşayıp ölünce gübre olacağına inanan bu tür, muhalif tatminden çıkıp güç sahibi olsa, aklına gelen ve hayal bile edemeyeceğiniz her pisliği yapmasına engel olabilecek bir inanç ve kural tanımaz.
kan mı dediniz? ateist stalin ve ateist polpot'un dünya tarihine kazınmış katliamlarına bakın. Kitleleri, yüz binlerce insanı işkenceler ederek öldüren, çoluk çocuk demeden kız çocuklarını ortak mal, erkekleri sibirya madenlerinde köle yapan bu yüz karasını savunan kızılenikler var biliyor muydunuz?