“Böyle konuları neden öğretiyorlar ki abi, gerçek hayatta ne işimize yarayacak ki sanki” deyişlerinden sonra sözel bölüm okuyup hayatımın hatasını yapan ve hemen akabindeki sene matematik, biyoloji ve fizike inanılmaz bir hayranlık duymaya başlayan biri olarak çok acılıyım hâlâ daha.
Hayatımın hatası ibaresi kesinlikle abartı değildir. Zira o hatadan sonra uzuuunca bir hatalar ve pişmanlıklar silsilesi çıkıyor insanın karşısına. Biyolog, doktor, mekatronik yolunda gitmek varken ve mümkünken neden bir insan böylesine salakça davranabilir ki.
Neyseki üniversitede aynı hataya düşmedim ve sevdiğim bölüm olan reklamcılığı okudum, şuan nispeten daha mutluyum.
insanların dillendirmekten çekindikleri ve bastırdıkları duyguları bağıra bağıra gerçekleştirerek saçma ve asalak bir furyaya sebep olacak film hedesi. Misal: Virgin radio’da lori barokas’a bağlanan bir kadına, lori: “merhaba senle yatmış mıydım?” Diye sorsa ne kadar gülerdik dinleyici olarak siz düşünün.
Bu belaltı konu yakalayarak bastırılmış güdüler üzerinden pirim yağmaktan başka bir şey değil.
Tanım: Boktan, sikik filmsi şey.
bir erkek olarak feminizmden kurtulmak isteyen kadınlara tavsiye listem şöyledir:
- fit bir görünüme kavuşmak üzere sağlıklı kilo ver, vücut kitle endeksine göre ideal kilona ulaş.
- her gün bakımlı ol.
- saçlarını, boynun ve omuz yapını baz alarak makası iyi olan, iş bilen bir kuaförde yaptır/kestir.
- kaşlarını, yüz hatlarına, göz yapına ve saç kesimine uygun olarak yaptır.
- iyi bir kuaförde yukarıdaki ve geri kalan işler için zaman geçir.
bak bakalım o zaman da feminist oluyor musun? *
dan brown'ın üçüncü kitabıdır. neotik bilim, antik gizemler, masonik şifreler ve saklı kalan gerçekler işlenmektedir.
--spoiler--
da vinci şifresi ile melekler ve şeytanlar kitaplarında da baş kahraman olan harvard üniversitesisimgebilim profesörü robert langdon bu kitabında da baş kahramandır. langdon'ın tüvit ceketinden isteyen arkadaşlar burada mı?
--spoiler--
Dijital reklam mecralarının birçoğunda reklam döndürüp, hadlerinden fazla talep görüyor, sipariş alıyorlar. Görsellerindeki ürünler ile gönderdikleri ürün arasında dağ kadar fark var! Reklam görselinde gayet kaliteli ve polar gösterdikleri hırkanın kumaşı resmen çöp. Yer silmede bile kullanılmaz.
29 Aralık'ta taraflarına ulaştırılmış ve teyit ettikleri ürün iademin, 57 gün geçmiş olmasına rağmen hâlâ para iadesini yapmadılar. Birkaç defa aradım ama; baktım umurlarında değil, ben de dün gittim tüketici hakem heyetine durumu bildirdim. Siz siz olun bu siteden alışveriş yapmayın. nereden alışveriş yaparsanız yapın önce bir inceleyin ve benim gibi hataya düşmeyin. Kimse o paraları kolay kazanmıyor, yazıktır, günahtır. şöyle ki sonrasında baktığımda bu firmadan şikayetçi olan daha nice başka insanlar da var mış. şu adresten bazı şikayetçileri siz de görebilirsiniz. https://www.sikayetvar.com/vavin-giyim
5 seneye yakındır neden yazmadığımı özetleyen başlık. bu tarz ara dönemler oluyor ki her 10 başlıktan 54 tanesi mizah gır gır fütursuzluk üstüne. bu yetmezmiş gibi o başlıklara girilen entrylerden kayda değer 2 - 3 tane bilgi olmuyor.
insanlar bir şeyler yazınca sonuç olarak veriliyor yazılanlar; zaten formatta bu ancak maalesef birçok yazarın umurunda değil bu.
Benim hiç yaz aşkım olmadı
Benim hep yaş farkım oldu, diğer yanımdan.
Yaşlarım çok oldu, bazı farklarımdan sebep.
Sebebim olmadı hiç gitmeye, yaşımı dindirmeye.
Sevdaların yaşı yoktur. Ruhların yaşının olmadığı gibi.
Ben de aşiret çocuğuyum. Doğru açıdan bakınca bir aşiretin parçası olmak dünyanın en güzel hislerinden biri.
Bizde bi cenaze, düğün, olay, hastalık vs. gibi bir şey oldu mu herkes her şehirden işi gücü bırakır gelir ve omuz omuza durur. Derdine, sevincine, tasana, hasarına ortak olur!
Bu fani dünyanın yaşattığı her şeyi tek koca bir vücut gibi yaşamaktır aşiret olmak.
Aşiretten olmanın kıymetini en iyi lisede anladım. Lisede can ciğer sınıf arkadaşımızın annesini kaybetmiştik, kaç gün boyunca evlerindeydik ama ben daha önce böyle cenaze evi ve cenaze görmemiştim. Sonraki yıllarda başka örneklerini de gördüm, hâlâ da görüyorum.
Bir avuç insan dışında kimse olmuyor. Ve bu düğünlerde de böyle.
Hani insanın başına kendi yaptığının sonucu ya da başka bir sebepten bir şey gelir de:
- vaay be! Bu kadar mıydı yaşanacaklar? Bunca aklımdan akıp giden görüntüler, anlar, sevdiklerim, sahip olduğumu düşündüklerim, yapacaklarım, yaşanacak onca şey? Buraya kadar mıydı hayat denilen o süreç? Bir daha baharı görememe ihtimalinin güçlülüğü ne kadar da acı!
Diye düşünür ya hani insan, işte tam da o an kullanılan tabirdir film şeridi.
Akşam saatlerinde e-5'i kullanarak kadıköy'den eve dönüş yolunda, cevizlibağ sapağında başıma gelen olay yukardaki şeylerin hepsini belki de seksen defa düşündürdü bana.
Köprüyü geçtikten sonra başladığım telefon görüşmesine dalmamdan dolayı yaklaştığımı farketmediğim sapağa yaklaşık 100-150 metre mesafe kala orta şeritten en sağ şerite atlayarak kendimi ve sağımdan devam eden araçtakileri tehlikeye attım.
Hani aklınız hayır dediği halde, odaklandığı şeyi yapmayı sürdürür ya beden, işte bu da tam öyle bir durumdu. Sağımdaki arabayı geçip, sağdaki sapağa girebilmek için gazı kökledim ve uzunca kornaya bastım ve o sonraki birkaç saniyeyi inanın görmedim. Birkaç santimlik bir farkla sıyırarak sapağa girebildim ama resmen o geçtiğim arabayı ensemde bir ürperti gibi hissettim.
Sonrasında o kadar kızdımki kendime o kadar üzüldümki. Kendi kendime o an söz verdim! Bundan böyle istisnasız her canlıya ve herkese karşı çok daha dikkatli olacağım diye.
Kendimi geçtim o sağlayarak geçtiğim arabadaki insanlara yaptığım haksızlığı düşünüyorum.
Buradan bu hatayı yapan biri olarak benim gibi ve benden daha geri zekalı trafik magandalarınca bugüne kadar trafikte tehlikeye atılan herkesten özür diliyorum. Özür dilerim.
Yüreklerindeki sevdaları ve eşsiz hayatlarıyla diğer insanları tehlikeye attığım için özür dilerim. Sonucunu bildiğim halde bunu yaptığım için özür dilerim.
Bu akşam bunları yazabildiğim için bin defa şükür olsun.
Şimdi mantık kuralına uyarlayacak olursak şöyle oluyor:
- zengin olunca yakışıklı olunuyorsa; o zaman fakirken çirkinsindir.
- fakir çirkinse; sebebi zengin olmamasıdır.(yeterli varlığı olmamasıdır.)
- buradan çıkan sonuç; para kişiyi yakışıklı kılar.
Hede1: - kıvanç zengindir ve yakışıklıdır.
Hede2: - ajdar zengindir ve .. ve... veee.. z... zz.. zik gibidir. Upps bu olmadııı.
Maçka Demokrasi Parkında, kağıthane'de hasbahçe bitişiğinde ve göztepe özgürlük parkı içinde olmak üzere 3 şubeli bir restoran zinciridir. sahibi zaten hizmet sektöründen gelen biri olduğundan hizmet kaliteleri ve fiyatlarını karşılaştırdığınızda oldukça makul.
Beşiktaş Stadının hemen üst kısmındaki maçka demokrasi parkı içindeki mekan. hem açık hem kapalı alanları oldukça ferah ve dünya mutfaklarından zengin ürün çeşitleri var. papper steak ürünü oldukça lezzetli. nargilesi oldukça iyi olan nadir merkanlardan biri. lokasyon bazında bakıldığında da fiyatlar gazyet makul bence, öğrenci dostu.
haa bir de unutmadan!
çalışanlara yönelik set menüleri var, oldukça iyi fiyatlara önceden belirlenmiş menülerden birini seçiyorsun, üstelik meşrubatları da ikram oluyor. bize çok uyan bir çalışma olmuş; önceden arıyoruz, şu menüden istiyorum diye, onlar hazır ediyor, öğle arasına çıkıp mekana vardığımızda yemeğimiz hazır oluyor. Daha ne olsun.
insanoğlu hatta çemberi daha da genişletip çoğu canlılar diyebiliriz; bazı tehlike arz eden ya da kötü hissettikleri durumlarda bu pozisyonu alır.
Özellikle insanın, kötü ve korkmuş diye nitelendirdiğimiz durumlarda bu pozisyonu almasının sebebini bilim insanları özüne geri dönme iç güdüsü olarak tanınlamaktadırlar. insan ufalarak ana rahmine geri dönmek istercesine küçülme eğilimine gider ve bu bir iç güdüsel harekettir.
almanya merkezli kurulmuş ve 1987 yılında türkiye kolu da kurulmuş olan, türkiye'nin en büyük pazar araştırma şirketi. şirketi büyük yapan; anket analiz, tahlil ve sonuç hizmetlerinin hepsini veriyor olmasıdır. yakın bir zamanda turuncu şirketi ile iş ortaklığına hazırlanan şirket türkiye'nin en büyük hane takip sistemini de bu süreçte devreye sokacak. dünyanın 2. büyük hane takip sistemi ile belirli hanelere yerleştirecek cihazlar ve barkod okuyucularla denek ailenin yıllık ne kadar harcama yaptığını ve hangi alanlarda hangi oranda harcama yaptığını ölçmeyi planlıyorlar.
genelde kavga esnasında kullanılan, "bunu böyle şunu söyle yapmazsan* ağır yaptırımlı eylem haline geçerim" anlamına da gelen kızgınlık bildiren cümle.
ayrıldıktan yaklaşık 3 ay sonra zırvagül'ün attığı mesaj örnek verilebilir.
attığı mesaj aynı şu şekilde:
-shawour neaber. yılbaşında zırtapoz* ile çalıştığımız mekanda yılbaşı partisi var, gelmek istersen bilet ayırtayım. 85 e biletler gelirsen 70e sayarım sana. ne diyorsun.
elektro ve akustik gitar, piano ve tuşlular
grubun solisti. aynı zamanda şarkı sözü yazarı ve besteleyicisi.
6 eylül 1971 limerick, irlanda doğumlu, kanadalı don burton ile evli.
molly leigh adında bir kız çocuğu ile taylor baxter adında bir oğlu var. alışveriş, yemek yapmak, balık tutmak ve film izlemekden hoşlanıyor...
müzik the sundays, the smiths, r.e.m, sinead o'conner; edeni yatta yeats, tv'de the simpsons.. favorileri...
ontario, kanada ve dingle, irlanda'da oturuyor...
hiç tartışmasız the cranberries'in öndeki elemanı dolores. bir dinleyenin
unutmasının mümkün olmadığı sesinin yanında sözleri, besteleri, sahne
performansı, sürekli değiştirdiği imajı ve verdiği demeçlerle gruba
gösterilen ilginin merkezi konumunda...
bir kız kardeş ve beş abisinin ardından yedinci çocuk olarak dünyaya gelen vokalist, küçük yaşlarda kilise korosunda söylemekle başlamış işe.
5 yaşından beri piyano çalan dolores çocukluğuyla ilgili anlattıklarıysa gerçekten enteresan...
oyuncak bebeklerin kafalarını kesip gömmek gibi ilginç alışkanlıkları varmış mesela.
18 temmuz 1994'te eskiden duran duran'ın tur menajerliğini yapmış olan don burton'la evlenen dolores (sol omzunda kocasının ismini taşıyan bir dövmesi var) üç çocuk annesi.
düğünde giydiği gelinliğinin şu anda i̇rlanda'da bir müzede sergileniyor...
ülkenin en zengin kadını olarak anılan dolores'in sadece grupta değil ülkesindeki ve rock müzikteki önemi daha iyi anlaşılıyor.
noel anthony hogan
elekro ve akustik gitar
grubun gitaristi. hem besteleriyle hem de geri vokalleriyle dolores'e yardım eder.
25 aralık 1971 limerick, i̇rlanda doğumlu. memleketinden catherine nash ile evli.
rachel ve sophie adında iki tatlı kız çocuğu babası.
michael gerard hogan
bas gitar
grubun basçısı. mike, noel'in küçük kardeşidir.
29 nisan 1973 limerick, i̇rlanda doğumlu.
siobhan o'carroll'la evli ve jamie patrick isimli bir oğlu var.
fergal patrick lawler
bateri ve perküsyon
dünyanın en iyi bateristlerinden biri. cranberries web sitesi sözcüsü.
fazla olmasa da geri vokallere eşlik eder. 4 mart 1971 limerick, irlanda doğumlu.
laurie guerin'le evli ve jacob adında erkek çocuğu var.
noel ve mike hogan kardeşler, 1990 yılında doğdukları yer olan irlanda'da davulcu fergal lawler ile birlikte kurdukları gruba "cranberry saw us" ismini vermişlerdi. grubun ilk vokalisti niall queen ayrıldıktan sonra gazetelere ve degilere "bayan vokalist aradıklarını" belirten bir ilan veren üçlü, dolores o'riordan ile karşılaştılar. dolores üçlünün demo kayıtlarının üzerine söz yazdı ve grubun dünya çapında başarı kazanan ilk single'ı "linger" ortaya çıktı. bu gelişmelerden kısa bir süre sonra, grup ismini "the cranberries" olarak değiştirdi ve "nothing left at all" adlı demolarını irlanda'daki küçük dükkanlarda satışa sürdü. 300 adet kopyanın bir hafta içinde satılması üzerine de, içinde "linger" ve "dreams" i barındıran iki şarkılık demo kayıtlarını büyük şirketlere gönderdiler.
bu demo kayıtları ingiltere basınından ve plak şirketlerinden o kadar ilgi gördü ki, plak şirketleri arasında bir açık arttırma bile yaşandı. bu açık arttırma sonucunda, grup u2'nun da plak şirketi olan island records'la anlaşma imzaladı. the cranberries'in ilk albümü "everybody else is doing it, so why can't we?" 1993 baharında piyasaya çıktı ve oldukça olumlu eleştiriler aldı. albümden çıkan iki single; "dreams" ve "linger"ın başarısını takiben grup suede ile birlikte amerika turnesine çıktı. turne boyunca canlı performansları sayesinde izleyiciler tarafından suede'den daha fazla ilgi görünce, mtv'nin de dikkatini çektiler ve "linger" en yüksek rotasyonda televizyonlarda boy göstermeye başladı. amerika'da platin plak kazanan ilk albümleri, ingiltere listelerinde de uzun süre boyunca bir numarada kaldı.
1994 yılına gelindiğinde grubun vokalisti dolores, menajerleri don burton ile oldukça görkemli bir törenden sonra evlendi. evliliği ve grubun videoları sayesinde daha fazla ön plana çıkmaya başlayan dolores'in sözleri ve vokal melodileri, ikinci albümde daha bir dikkat çekiciydi. "no need to argue" albümünde yer alan, 90'ların en önemli rock şarkılarından biri olarak kabul edilen "zombie" ve "ode to my family" , dünya müzik piyasasındaki yerlerini iyice sağlamlaştırdı. savaş karşıtlığıyla da tanınan grubun zombie şarkısı, britanya'da ira'nın bombalamasında ölen iki küçük çoçuğun ardından yazılmıştı. "no need to argue" turnesi boyunca en çok konuşulan dedikodulardan biri dolores'in gruptan ayrılacağı ve kariyerine tek başına devam edeceğiydi, ancak bu dedikodular hiçbir zaman gerçekleşmedi. 1994 yılında, mtv'nin "yılın en iyi parçası" ödülüne grubun "zombie" şarkısı layık görüldü.
1996 yılında çıkardıkları üçüncü albümleri olan "to the faithfull departed", öncekilere göre daha sert sound'a sahip bir albümdü. aynı zamanda aerosmith'in prodüktörü olan bruce fairbarin'in imza attığı albümün ilk single'ı "salvation", cranberries'i dünya listelerinde yine üst sıralara taşımayı başardı. gruba gösterilen ilgi o kadar yoğundu ki, mtv unplugged serisi için uğradıkları washington'da verdikleri ücretsiz akustik konsere 10,000'i!aşkın izleyici katıldı ve yeterli güvenlik önlemleri alınamadığı için polis konseri iptal etti.
grup, 1999 yılında dördüncü albümleri "bury the hatchet"ı piyasaya sürdü. albümden çıkan ilk single "promises" oldu ve çıkar çıkmaz neredeyse tüm ülkelerde 1 numaraya oturdu. ayrıca animal instinct, just my imagination ve dying in the sun gibi parçaları unutulmazlar arasında yerini aldı. grubun sound'u artık daha bir olgunlaşmış ve turnede geçen yılların grup elemanlarını ne derece etkilediği albümde açıkça görülebiliyordu. albümü takiben açıkladıkları dünya turnesi konser tarihlerini dolores'in hamileliği sebebiyle iptal eden grup, dolores ve grubun menajeri don burton'ın kızları molly'nin doğumundan sonra küçük bir turne yapmaktan da geri kalmadı.
2001 yılında, "wake up and smell the coffee" adlı albümleri çıktıktan sonra, albümdeki parçalar listelerin üst sıralarında yerlerini almakta gecikmediler. bu albümleriyle de güzel eleştiriler alan grubun, bir yıl sonra çıkardıkları "stars - the best of 1992 - 2002" adlı ilk best of albümleri, daha önce çıkardıkları beş albümden seçilmiş 18 şarkının yanı sıra 2 de yeni şarkı içeriyor. grup, müzik eleştirmenleri tarafından 90'lı yılların en büyük gruplarından biri olarak kabul edilmektedir.
zeytinburnu'nda ki bir okulda -hala kaldırmadılarda- şu an bile yaşanan olay. duyunca ki afallamamı hayatta unutmam. olur mu öyle şey? demeyin lan. valla bak.
asıl olması gereken ve herkesin artık bunu farkında olarak yapması gerekendir. bazı kesimlerin taraftarlık meselesini "vay efenim, bizden olmayanları şöyle yaparız, böyle keseriz" diyerek, taraftarlığı holiganlıkla karıştırması saçmalığına son verdirecek tek yaklaşım biçimidir.