mutluluk yürüdüğün yoldur kimi zaman. Bazen hayran olduğun kelebektir,çoğu kez sevdiğindir.Mutluluk hissetmektir yaşamı; üzüntüleri ve sevinçleri bir arada kabul etmektir. Yeri gelince ağlamaktir.Bazen yerli yersiz de ağlamaktir.Mutlu olmaktir herşeye rağmen.Mutluluk sensindir aslında kendin olmaktir:huysuzluğunla ve tüm güzel huylarınla.
Eski Türklerde askerler savaşirken arkadan gelen herhangi bir
saldırıyı kontrol edebilmek için sırtlarını ağaca, kaya veya taşa
vererek ok atarlarmış.Atalarımız genelde bozkır hayatı yaşadıkları
için bu sırt dayanan nesne genelde bir taş veya kaya olurmuş...
Yıllar sonra bu sırt dayanan taşın ismi ARKA-TAŞ dan ARKADAŞ şeklinde
dilimize yerleşmiştir.Artık güvenebileceğimiz bizi arkadan vurmayacak
olan samimiyetine güvendiğimiz kişilere verdiğimiz isim ARKADAŞ'tır...
tahir ile zühre
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hattâ sevda yüzünden
ölmek de ayıp değil,
bütün iş Tahirle Zühre olabilmekte
yani yürekte.
Meselâ bir barikatta dövüşerek
meselâ kuzey
kutbunu keşfe giderken
meselâ denerken damarlarında bir serumu
ölmek ayıp olur mu?
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.
Seversin dünyayı doludizgin
ama o bunun farkında değildir
ayrılmak istemezsin dünyadan
ama o senden ayrılacak
yani sen elmayı seviyorsun diye
elmanın da seni sevmesi şart mı?
Yani Tahir'i Zühre sevmeseydi artık
yahut hiç sevmeseydi
Tahir ne kaybederdi Tahirliğinden?
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.
orkidin adı değişip erkid olurdu.. :) ped reklamlarında mavi su yerine sarı-kırmızı, sarı-lacivert, yeşil-beyaz hatta bordo-lacivert renkte sular dökülürdü.