ulan keranacılar benim gibi şifresini dahi unutmuş adam login oldu sizin yüzünüzden.
aşk acısından kurtulmak mı istiyorsun? başarılı ol anam babam, bacım gardaşım. başarılı ol. ne yapıyorsan, ne işle meşgulsen, öğrenciysen, çöpcüysen, garsonsan. başarılı ol ve her şeyin kendin için olduğunu unutma. lehine kullanmayı bil bazı şeyleri. bu acını oturduğun yerde çekmek yerine, hırs haline getir, söz haline getir, köz haline getir ve başarılı ol. göreceksin o zaman her şey, sana bu acıyı çektiren bile senin ayağına gelecek. kendine inan.
tabi ki huri sayısı minvalinde seyredecek eleştiridir. bir şakirtin, günlük maklubeye kaşık sallama ortalaması kadar partneri ile orgazm yaşayan bir erkeğe 3-5 tane, tomurcuk göğüslü hatun vaat etmek iyi bir reklam stratejisi olmasa gerek.
islamiyet'in geçiş çevrelerce kabulunun önünde duran vaattir. sen ki islam inancına göre yücelerin yücesisin, tomurcuk kadar göğüs nedir allasen? dönemin estetik anlayışı, tomurcuk göğüsü bir adım öteye taşıyor da bizlerin mi haberi yok?
bu memleketin dinci takımı, eylem birliği adı altında onun bunun kucağından inmediği için,
vakti zamanında silahlı, radikal islamcı terör örgütlerine kadar denemedikleri yol kalmadığı için, ki o zamanlar dinler arası diyalog yoktu bilirsiniz, silahlı islami örgütler modaydı,
hal o ki muhtelif zamanlarda, düşman bellediklerine karşı mücadele için kucaklarda zevkten dört köşe olurlerken, muhakeme yeteneklerini kaybettikleri için,
1922 yılında yunanistan'a kaçan, manisa valisi hüsnü efendi'nin kuzeni olan derviş mehmet'in,
menemen'de kubilay'ın hayatını kaybetmesine neden olan o mide bulandırıcı günün tertipçilerinden olan derviş mehmet'in,
öz be öz torunu olan zat.
hani seçim meydanlarında, bilmem kimin dedesinin dedesi üzerinden kişileri şakşakçılarınızın önünde yermeye çalışıyorsunuz ya, selam ederim. vatan hainlerinin torunları.
"cebrail parti kursa desteklemem" demişliği olmasına karşın, açık ve net şekilde bir siyasi partinin şakşakçılığını üstlenen,
alparslan türkeş hayatta iken, merhum ile gayet iyi ilişkiler içersinde olup, türkeş vefat ettikten sonra türkeş'i gençlerin kanına girmek ile suçlamış olan,
gayri müslimlerin ruhuna fatiha okunamayacağı, elinden düşürmediği kutsal kitapta yazmasına rağmen dinler arası diyalog uğruna, kutsal kitapta yazanı hiçe sayarak hayatını kaybeden papa gibi önemli şahıslardan arkasından dualar okutturmuş olan,
peygamberine hakaret etmiş olan kişilere, iyi dileklerini mektuplar ile iletmiş olan,
yıllar önceki yayımlarında, islam peygamberi hakkında aşağılayıcı ifadeler kullanmış olan misyoner okullarına, milyon dolarlar akıtmış olan,
insan evladı.
çağın islam yorumu galiba bu olsa gerek. ha, aklına zerre şüphe düşen çekinmesin mesaj yoluyla ulaşsın ki, çeşitli kaynak ve argümanlar ile bu söylenenlerin doğruluğu hakkında kafalarda soru işaretleri kalmasın.
"Avrupa'daki diğer aşırı sağcı partilerle AP seçimlerinde işbirliği yapan parti, Türkiye karşıtlığını seçim malzemesi yapan diğer partilerden bu konuda ayrıldı. Başkan Vona, "Biz Türkiye ile yakınlaşmanın Avrupa’nın yararına olduğunu düşünüyoruz. Diğer partilerin Türk ve islam karşıtı politikalarına katılmıyoruz. Türkiye bize yeni fırsatlar sunuyor" açıklamasını yapınca Avrupalı aşırı sağcıların hedefi haline geldi. Ancak Vona bu eleştirileri, "Türklerle Macarların kökeni birdir. Hunlar'dır. Biz Türkler'e karşı çıkarsak kendi kökenimize de karşı çıkıyor oluruz. Türkler bizim kardeşimiz" yanıtı verdi. Macarlar'ın 4ü Türk 9 farklı boyun bir araya gelmesiyle oluşan bir ulus olduğu biliniyor"
"musul ve kerkük gibi olmayacağız" diyenleri duymadığımız, bombaların patladığı türk illerinden habersiz kaldığımız, çin'in sözde toprak bütünlüğüne saygıda kusur etmediğimiz günlerde, gayet tabi aklımızla bir kez daha alay edilir şekilde böyle gelişmelere de zar zor vakıf olacağız.
"Bu toplantıya başkanlık eden, gözleri altında olduğumuz Ebedi Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün iradesini, titremeksizin bedenlerinden vazgeçen ve şimdi kabirlerinden başlarını kaldırarak bizleri izleyen şehit ruhlarının dileklerini, Türk milletinin vicdanını kendi sesimde toplayarak bütün dünyaya haykırıyorum: BEN ISLAH OLMADIM!"
sözlük aleminin de factosu. kabul etmeyeni lanetleyen gerçektir. uğruna öleceği bir şeyi olmayanlar bir süre sonra öldürecek şeyler ararlar misali, sağa sola saldırmaktan başka hiçbir vasıfları yoktur.
kaldı ki, ümmetçilere yöneltilen suçlamalar bu topraklarda hayli fazladır ki, argümanla cevap verme alışkanlığı kazanamamış kişiler için bu suçlamaların savuşturulması karşıdaki kişinin "cehennemde yanacağı" tespitinden ileri gitmez.
cidden cahil kişiler olduklarını düşünüyorum, en azından 20 yaşına kadar başka bir yayın organından çıkma, başka kalemlerce dile getirilmiş karşı görüşe zerre göz ucu sürmemiş olanların geniş vizyonu olduğunu düşünmek saçma olur.
ama bakın şakirtler, elinizin altında internet denen bir şey var.
mesela, feto hocanızın amerikanın en büyük misyonerlik okuluna nasıl yardım yaptığını ki bu okulun yayın organı islam'a bayağa bir sallamıştır önceleri,
ya da feto hocanızın kimi amerikan yayın organlarınca nasıl peygamber ilan edildiğini, hadi hepsini geçtim güncel bir örnek olsun, anayasa için "evet evet" derken 80 öncesi kurulan radikal islamcı terör örgütlerini falan bir araştırın mesela.
bunlar zor işler değil. bir kafanızı kaldırın ilahi cdleri arasına sıkıştırılmış porno cdlerden. çünki şahsen sıkıldım aptallıklarınızdan, dünyanın en dayanaksız olgudu "din" denen şeyi, ortak akıl belleyip kişi başına düşen zeka oranını azaltmanızdan.
her zaman var olan durumdur. Atatürk, ulus devletin temellerini atarken de sevilmiyordu. bugün de sevilmiyor.
farklı olan ise şudur, o gün kelle korkusundan konuşulmayanlar bugün rahatlıkla dillendiriliyor. ama şunun bilinmesi gerekir, türkçüler bu ülkede her zaman herkesten daha cesur olmuşlardır ve olacaklardır. ulus devlet mücadelesi her zaman sürecektir ki, atatürk bu mücadelede ben ve benim gibiler için bir örnektir. her zaman saygıyla anılcaktır.
nedense bu slogan anti akp propagandası için gayet uygun görünüyor. anadolu gibi bir yerde, çölde yoğrulmuş inanç ve geleneklerin ve arap seviciliğinin ne işi olabilir ki?
"kurtarıcı yollamadığımız kimseyi yargılamayacağız" dediği iddia edilen bir tanrı vars ortada şayet, kişi en dandik dine dahi inansa, kimsenin bir dini ilahi ya da ilahi olmayan diye ayırma ayrıcalığı yoktur.
şahsen bana bir peygamber yollandığını düşünmüyorum. çöle hiç gitmedim, musa çok kalender. isa tam dalavere.
diğer bir yandan ise tırnak içersinde verdiğim cümle, bizzat bilmem ne suresinde yazar. onu da ben söyleyecek değilim, o kadar beleşçi olmayın.
insan sevgisinden ziyade, günümüz düşünce sistemlerinde, yer yer dini inançlarda dahi kadının bulunduğu konumun çok daha fazlasını onlara sunan fikirler bütünüdür,töredir,kültürdür.
türkçülük içersinde yaratıcı ana,göklerin kızı ya da ocak kavramları kutsaldır. bugün liberal demokrasi dayatmasıyla en medeni görünen toplumlar ikon kırıcılığı dönemleri yani dolaylı yoldan kadınları hedef alırken, türklük ve türkçülük dünyası asla böyle bir şeye izin vermemiştir.
türk töresi hakkında tek kelime dahi okumamış, araştırmamış, vizyonu sağdan soldan duyduğu populist söylemler olan kişilerce faşistlik/kafatascılık olarak nitelendirilendir.
türk töresi, gökten kitaplar inmeden ya da birileri devrimler yapıp insanlık projesine önderlik ettiğini söylemeden önce var olmuş, binlerce yıldır da var olan bir kültürdür. günümüzde batının harmanlayıp sunduğu filmler,romanlarda dahi bu törenin içersinde harmanlanmış mistik öğeler bulabilirsiniz. kaldı ki bu töre, gündelik yaşayıştan tutun da, devlet yönetimine kadar kapsamlı bir çerçevede günümüzde bile bizlere binlerce yıl öncesinden ışık tutar.
kimileri inkar etse de, kaldı ki artık inkar yok açıkca söylem var, bu devletin hamuru türkçülüktür ve türkçü temellere dayanan bir devlettir. an itibari ile yaşayış olarak olmasa da, kuruluş olarak bunu kimse inkar edemez.
alevilik, türklerin islamiyet'e direnciydi. islam ülkesi yapılmak istenen bir ülkede, bektaşi ocakları nasıl yakıldıysa, madımak da öyle yakılmıştır. orada kişiler yada üst kimlik olarak alevilik değil, yakılan bir dirençti.
çaylaklık süresini merak ettiğim sözlüktür. yoksa bu çaylaklık, ilk 20 entrynin formata uygunluğundan ziyade, entrylerin içeriğiyle alakalı olarak uzuyor ya da kısalıyor mu?