tabanca ile vurulacak cisim * üzerinde bir renk vardır. tabancanın sinyali de bu rengi algılar. tabancaya basıldığı anda çıkan sinyal ya da ışın * bu cismin üzerine denk geliyor ise o cisim vurulmuş sayılır. bu tamamen benim uydurma fikrimdir. yanlış isem biri düzeltsin.
sol frame de boy gösteren "x ve soğuk ayran" başlıklarının çoğalması sonucunda, acıkan yazarların bu akşamki menüsüdür efenim. bu saatte o yemeklerin bulunabilme ihtimalinin düşük olması sebebi ile yazarlara alternatif olarak başlıkları okuyup, üzerine soğuk su içmelerini öneriyorum.
gece gece sol frame de görünmesi ile adamın *mına koyan başlıktır. gecenin bir yarısı, sözlükte yazıcak başka başlık mı kalmadı arkadaş. diye sitem edesim geldi.
neyse ki bu akşam yemeğinde yemiştim. lahmacun acılıydı, ayranda soğuktu. sıktım limonu üstüne, içine doldurdum yeşilliği hayvanlar gibi yedim. canınız çeksin biraz ehehehe. puştum ben galiba...
evet bildiğimiz küçük baş hayvanın başının pişmiş hali, yurdum yemeği. mekan taksim balık pazarı...
bir insan dakikalarca bunun karşısında durup hayretler içersinde bakabilir mi arkadaş? evet bakabiliyomuş harbiden. nasıl bakmak ama... öyle böyle değil yani. fotoğrafını çekenmi ararsın videoya alanmı. her cinsi vardı lan bunların. hele o sarışın mavi gözlü dilberlerin bakması yedi bitirdi beni. "görmemiş işte, ne bekliyon lan" demek geldi içimden ama bu konuda kuyruk acımın olduğunu fark ettim. o sarı mavilerin benim yerime, o pişmiş kelleye bakmaya tercih etmesi yıktı beni. ulan tamam belki tipsizim ama pişmiş kelleden de yakışıklıyımdır herhalde dimi. o kadarda mı kötüyüz yani... tamam hayatında ilk defa gördün belki o kelleyi ama benide ilk defa görüyon. yanlış mıyım? düz mantık ama doğruya doğru arkadaş.
kıskandım sözlük. evet bir pişmiş kelleyi kıskandım. dakikalarca karşısına geçilip fotoğrafları çekilen ben olmalıydım. sonra gece koynuna girerdim belki birinin...
bir pişmiş kelle kadar değerimiz yokmuş amk! atlasa mı köprüden? şaka lan şaka. çözümü buldum;
+ sen istiyor duş, o zaman veriyor 50 dolar daha.
- al ulan al 100 verdim.
her türlü açık arazide hacet giderir poziyonda durma şeklidir. köy yaşantısında gayet normal bir şey olsa da, yol kenarında ağzında sigara ve önünde etiketi koparılmış efes pilsen şişesi ile duran adamı sağlı sollu tokatlayasım gelir. bu oturuşu bir fotoğraf ile anlatmak gerekirse; http://www.haberform.com/images/news/43562.jpg
+ sizi neden ulu sözlük yazarı yapalım?
- mesele farklı olmak değildir yeğen, mesele farklılıklar içinden ortak payda çıkarmaktır.
+ ne diyon olum sen, git başımdan!
- zall harbiden trollük yapıcam lan söz, al beni sözlüğe.
+ ya troll olursan?
- silersin o zaman, akıl edemedin mi bunu?
+ çok parlak bir fikir. sen baya zeki birine benziyon, gel hadi gel aldım seni sözlüğe...
--spoiler--
pendik bolge hastanesinde yatmakta olan ve carsamba gunu kalp kapakcigi ameliyati olacak babam icin 5-6 unite kana ihtiyacim var arkadaslar. ariyorum lakin bulamiyorum.
kan grubu: ab rh (+)
irtibat bilgileri:
emre isik
emfuzi@gmail.com
0544 650 43 01
carsamba gunu ameliyat gerceklesecek, taze/canli kan gerektiginden ameliyat sirasinda hazir bulunmasi gerek yardim edecek arkadaslarin.
--spoiler--
güzel bir şutun gol olmamasından sonra söylenen bir sözdür. futbolcu için bir nevi milli piyango teselli ikramiyesidir. maçın sonrasında spiker tarafından şutu çeken futbolcuya ilk söylenen söz maç ile ilgili değil, şutun nasıl kaçtığıyla ilgilidir. futbolcuda nabalım abi girmedi, önemli olan takımın kazanmasıydı gibi küçük emrah'ı andıran sözlerle bir edebiyat parçalar.
lodoslu bir günde gerçekleşme ihtimali olan durumdur. biraz hava alayım diye dışarı çıkılır. yolun ortasında mutlu, mesut bir şekilde yürünülür iken, lodosun hışmı ile şaha kalkan çanak anten kafanın üzerine lönk diye düşer. hastaneye gidilir, bilmem kaç tane test yapılır, herhangi bir sorun yoksa, kafaya tekrar bir anten düşme ihtimali olan sokaklara geri dönülür.
mağazaları semt pazarını anımsatan bir bayan giyim markası. erkek milletini çıldırtır resmen, yahu ne kadar da meraklı bu kız milleti itişe kakışa kıyafet almaya. indirim zamanlarında savaş alanı gibi olur. nasıl bir koşuşturmaca bu, kızlar kendini kaybediyor resmen. dükkanı kapamasalar gece gündüz yatar orda, üstüne başına bir şey dener. erkeklerin bu kadar nefret ettiği başka bir marka var mıdır acaba? aklıma gelmedi henüz...
sol frame'de başlıkların azlığıyla yazılan her şey rahatça okunabilir ve troll'lerin online olmaması sebebiyle de sessiz, sakin, keyifli bir gece geçirilir. güzeldir, hoştur efenim. kafa dinlenilir ulu sözlükte.
antik yunan felsefecisi edasında, elinde bir kadeh şarap ve etrafında o'na pervane olmuş kızlar olduğunu hayal eden ve entry'lerini bu inanışa göre giren yazardır.
uyurken geldiği iddia edilen bu bilinmeyen nesneyi deşifre etmek amacı ile yapılan eylemdir. yatağa girilir ve uyuma taklidi yapılır. uzun ve can sıkıcı bir bekleyiş olabilir belki ama azimle sıçan duvarı bile deliyomuş. madem yakalama kararı alındı beklemekten başka çare yok. tam üstünüze geldiğini hissettiğiniz anda yorganın altındaki balık ağı fırlatılır. * zafer sarhoşluğu ile koşa koşa odanın ışığı açılır ve bir bakılır ki etrafta bir şey yok, ağın içi boş. neden yakalayamadım acaba? geldiğini hissettiğim şey neydi? gibi bir soruya verilecek en mantıklı cevap ise kedidir kedi olacaktır.
porno film isteyen müşteri için şifreleme sistemi kuran ve bu şifreyi boş cd olarak belirleyen bir korsan film satan dükkanda karşılaşılan durumdur.
dükkana girilir, boş cd var mı diye sorulur. satıcı kişisi, tezgah altından kocaman bir bavul çıkartır ve seç beğen al der. şaşkın bakışlar eşliğinde ne olduğu çözülmeye çalışılır. sonra satıcı ile göz göze gelinir ve sadece boş cd istediğin tekrarlanır. bu sırada o'da şaşkınlıkla bakar. acaba filmleri beğenmedi mi diye soru sorar kendi kendine ve ardından; kim boş cd istese bavulu olduğu gibi açıp önüne koyarım. ne bileyim ben senin boş cd istediğini der.
boş cd başka nasıl istenir? amuda kalkılıp, üç beş takla atılması mı gerekir acaba...