canım babamın sahip olduğu özelliklerdir.
içimdeki iyiliği, merhameti, sevgiyi bana verdiğin için teşekkür ederim babacım. yüzüne bunları söyleyemeyeceğim için buraya yazıyorum bunları.
tanıdığım en güzel insanlardan birisin. teşekkür ederim babam olduğun için. sen benim en büyük şanslarımdan birisin.
korkunçtur böyle insanlar. nasıl bir kafa yaşıyorsunuz siz? çevresindeki insanlara da acıyorum. dışarıdan ne kadar komik durduklarını farkında bile değiller..
(bkz: )kettering
en sevdiğim şarkıdır. benim için çok değerli bir parçadır, sırf bu parça çaldı diye iki dizi bitirmişliğim vardır. inanılmaz sevdiğim bir gruptur.
atlattığım hastalıktır. hiç kimse bunu anlamadı çevremde. aslında ben de çevremde kimseyi bırakmamıştım, iyice içime dönmüştüm. tek yaptığım şey kalori saymak ve spor yapmaktı. lisedeydim o zamanlar, yeni başlamıştım. herkes fiziğime iltifat ediyordu. dedim ki kendi kendime, madem fiziğin bu kadar güzel bunu kaybetme. önce sadece iki üç kilo verdim. sonra bu düşüncenin yerini, çok farklı bir düşünce aldı. kontrol manyağı olmuştum ben. güzel gözükmediğini farkındaydım, ama umrumda değildi. deli gibi zayıflamak istiyordum. servisi bıraktım, okula yürüyerek gidip döndüm. evde hiç bir şey yemiyordum neredeyse, onu da eritmek için her şeyi yapıyordum. saatlerce spor yapıyordum. ne arkadaşlarım ne ailem hiç bir şey anlamadı. o kadar inandırmıştım ki herkesi bende bir problem olmadığına...
bu hastalığın daha sayamayacağım onlarca özelliği var... ve ben ne zaman biraz kötü olsam hala yemeyi bırakırım. bu da beni biraz ürkütür. çünkü bunu bir daha atlatamayabilirim ben.
dalgaya alınacak bir şey değil. düşündüğünüz gibi tek amacı zayıflayıp güzel gözükmek olan bir hastalık asla değil. çok daha derin.
"incelik ve derinlik sahibi birisi olmaya çok özen gösterdim; artık bunu sağlamaya çalışmak ciddi bir yük. "
bu gece, bu saatte yine aklımdasın güzel insan. söylediğin cümlelerin hiç birini ömrümün sonuna kadar unutamayacağım sanırım.
bazen bunu yapmak gerekiyor. ne kadar acıtsa da, kalbini kırsa dahi yapmak gerekiyor. çünkü biliyorsun eğer hayatından çıkarmazsan, çok daha acıtacak seni. özleyeceksin, her zaman içinde bir yerde onu arayacaksın. ama böylesi daha iyi.
bunu hiç kimseyi kaybetmek istemeyen, herkes için son ana kadar kendinden ödün vererek mücadele eden biraz aptal bir insan söylüyor.
eğer son ana geldiyseniz, geçmiş olsun. çıkartın hayatınızdan.
insan öleceğini bilerek yaşar ancak aptal olanlar bunu unutur ,sanki hiç ölmeyecek gibi dünyaya adapte olur . zeki olanların ise her anında aklındadır bu.
ne kadar çabalarsan çabala , ne yaparsan yap sonun ölüm işte. nereye gideceğini asla bilemeyeceksin. işte bu beni her zaman ürkütür, ama bir yandan da rahatlatır.